Halı saha maçlarında kalp krizi riski artıyor Halı saha maçlarında kalp krizi riski artıyor

Kadınlarda doğurganlık çağının en yaygın hormon bozukluklarından biri olan Polikistik Over Sendromu (PCOS), zamanında teşhis edilmediğinde pek çok ciddi sağlık sorununa yol açabiliyor. Acıbadem Bursa Hastanesi Kadın Hastalıkları Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Doç. Dr. Nefise Nazlı Yenigül, PCOS’un hem fiziksel hem de psikolojik etkilerine dikkat çekerek, hastalığın erken tanı ve tedavisinin önemini vurguladı.

PCOS, yumurtlama düzensizliği, erkeklik hormonlarının aşırı üretimi ve yumurtalıklarda çok sayıda küçük yumurta bulunmasıyla karakterize edilen karmaşık bir hormon sorunudur. En sık karşılaşılan belirtiler arasında adet düzensizlikleri, yüzde ve vücutta artan tüylenme, sivilce problemi, saç dökülmesi, kilo alımı ve kilo vermede yaşanan güçlükler yer alıyor. Uzmanlar, bu belirtilerin kişiden kişiye farklılık gösterebileceğinin altını çiziyor. Hastalığın ortaya çıkmasında genetik yatkınlığın yanı sıra insülin direnci, sağlıksız beslenme ve hareketsiz yaşam tarzı gibi çevresel faktörlerin etkisi bulunuyor. Özellikle ailede PCOS öyküsü olan kadınların risk grubunda yer aldığı ifade ediliyor.

PCOS’un Kadın Sağlığı Üzerindeki Geniş Etkileri

Polikistik Over Sendromu sadece üreme sistemini değil, genel vücut sağlığını da etkiliyor. Hormonal dengesizlikler nedeniyle yaşanan adet düzensizlikleri ve tüylenme sorunları dışında, metabolizma üzerindeki olumsuz etkiler kilo kontrolünü zorlaştırıyor ve psikolojik sorunlara kapı aralıyor. Bazı kadınlarda yumurtlama problemleri nedeniyle doğurganlıkta zorluklar ortaya çıkabiliyor. Doç. Dr. Yenigül, PCOS tanısında yumurtlama düzensizliği, erkeklik hormonlarının artışı ve yumurtalıklardaki değişikliklerin birlikte değerlendirilmesinin önemli olduğunu belirtiyor. Ancak özellikle genç kızlarda ilk adet sonrası 8 yıl içinde bu tanının aceleyle konmaması ve belirtilere yönelik daha dikkatli bir yaklaşım benimsenmesi gerektiğini vurguluyor.

Tedavi Sürecinde Yaşam Tarzının Önemi

Polikistik Over Sendromu tedavisinde kişiye özel yaklaşım şart. Tedavinin temelinde ise yaşam tarzı değişiklikleri yer alıyor. Sağlıklı beslenme alışkanlıkları ve düzenli egzersiz, hastalığın seyrini olumlu yönde etkileyerek hormonal dengeyi ve insülin direncini iyileştiriyor. Adet düzensizliği ve tüylenme gibi sorunlarda doğum kontrol hapları kullanılabilirken, metabolik bozukluklar için destek tedaviler tercih edilebiliyor. Doğurganlık problemi yaşayan hastalarda ise yumurtlamayı uyaran ilaçlar, aşılama yöntemleri ve gerekirse tüp bebek uygulamalarıyla gebelik şansı artırılıyor. Doç. Dr. Yenigül, küçük kilo kayıplarının bile yumurtlama düzeninde önemli iyileşmeler sağlayabileceğini belirtiyor.

PCOS’un Uzun Vadeli Riskleri ve Düzenli Takibin Önemi

Polikistik Over Sendromu, tedavi edilmediğinde tip 2 diyabet, hipertansiyon, kalp hastalıkları, uyku apnesi ve rahim içi kanseri gibi ciddi kronik hastalıkların gelişmesine zemin hazırlayabiliyor. Ayrıca depresyon, kaygı bozuklukları ve yeme bozuklukları gibi psikolojik problemler de sık görülüyor. Bu nedenle PCOS tanısı konulan kadınların düzenli doktor kontrollerini ihmal etmemesi, kan testlerini yaptırması ve yaşam tarzını sürdürülebilir biçimde iyileştirmesi büyük önem taşıyor.

Kaynak: İHA