Türkiye ve Yunanistanlı kadınlar, iki ülke arasındaki artan gerilime “dur” demek üzere bir barış çağrısı yayınladı. Kadın hakları aktivisti Gülseren Onanç'ın başlattığı “Türkiye ve Yunanistanlı Kadınların Barış İnisiyatifi” ile iki ülkeden 350 kadının imzaladığı ortak çağrı metniyle, anlaşmazlıkların özenli bir diplomasi doğrultusunda, uluslararası hukuk ve hakkaniyet çerçevesinde çözülmesini talep edildi. Kadınlar, Ege'de ortak kültürü geliştirerek dayanışma ve dostlukla, barış içinde yaşamaya kararlı olduklarını belirtti. CHP’nin İzmir vekilleri, “Dış politika, iç siyasete mal edilemez” ifadelerini kullandı.

“GÜNDEM ÇARPITILIYOR”

Ülkeler arası gerginliğin dış politika başarısızlığı olduğunu vurgulayan CHP İzmir Milletvekili Tacettin Bayır, “Bu sorunların anlaşarak çözülmesinden yanayız. Savaşın her türlüsüne karşıyız. Burada tabi mevcut iktidarın dış politikasına bakacak olursak. Komşularımızla sıfır sorun vardı. 12 adalar meselesi ve doğalgaz arama ile ilgili yaşanan gerginlikler iktidarın dış politika başarısızlığını gösteriyor. Bizi endişelendiren şey ise, iktidarın devamı için muhtemel bir erken seçimde yeni bir gündem yaratılmaya çalışıyor. Burada bir kumar oynandığını düşünüyorum. Bunu doğru bulmuyorum. Hatta daha da ilerisi. 1974’te Ecevit’in meşhur Kıbrıs çıkarmasına benzer bir kazanıma benzer bir kazanımı sağlamak istiyor olabilir. İslamcı bir anlayışla kendisini destekleyen kitleye bir mesaj vermek istiyor olabilir. Tıpkı Ayasofya’da olduğu gibi sanki ibadete kapalıymış açmışlar gibi. Seçmene karşı yapıldığını düşünüyorum. Ekonomideki başarısızlıktan dolayı gündem çarpıtılmış oluyor. Ekonomi gitmiş mutfak yangın, işsizlik, yolsuzluk had safhada hepsinin üstünü ancak gündemi farklı yere çekerek örtebilirsiniz. Bu bir algı operasyonu” dedi.

“HOŞ BİR DURUM DEĞİL”

Düşmanca tavırların uzun vadede dış siyasete olumlu yansımayacağını belirten CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel ise, “Komşularımızla olan ilişkiler iç siyasete asla malzeme edilmemeli. Yunanistan ile de baktığımızda aynı sorunun orada da olduğunu görüyoruz. Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Yurtta sulh, cihanda sulh’ söylemini benimseyen insanlarız. Birbirimizle kavga etmek ve düşmanca tavır geliştirmek yerine dostluk ilişkilerinden yanayız. Türkiye’nin hakkını hukukunu elbette savunacağız ama Yunanistan’da olan çekişmeyi iç siyasete mal edip çıkar sağlamak hiç hoş bir durum değil. Genel merkezimiz açıkladı. Bizim gemimizin kıyıya çekilmesinin doğru olmadığını ve araştırmaların sürmesi noktasına net bir tavır sergiledi. Türkiye’nin menfaatine hiçbir emperyalist hükümetin zararı olamaz. Bağımsız ve kendi kararlarını alabilen bir ülke haline getirirsek çok iyi olacak” ifadelerini kullandı. Rana Beyza Öztürk / Özel Haber