2021 yılının ocak ayında uygulanmaya başlanacak olan asgari ücret için şimdiden çalışmalara başladıklarını belirten CHP İzmir Milletvekili Kani Beko, “İşçinin alın terini karşılayan bu miktar belirlenmeden önce bazı konuları değerlendirmek gerekiyor. Her yıl asgari ücret tespit komisyonunun tam bir orta oyunu sergilediğine şahit oluyoruz. Biliyorsunuz, ülkemizde kayıtlı işçilerin en az yüzde 41’i asgari ücretle çalışıyor. Asgari ücret ne yazık ki ülkemizde tek bir işçi için hesaplanmaktadır ve bu durum uluslararası standartlara aykırıdır. Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) asgari ücretin belirlenmesinde dört kişilik bir ailenin baz alınması gerektiğini söylüyor. Türkiye de ILO üyesi olduğu için bu karara uymalıdır. Asgari ücret ile çalışan 15 milyon işçinin hepsi bekarmışçasına hesap yapılıyor. Ancak bu ücret belirlenirken kişilerin aileleri de dikkate alınmalı ve en azından dört kişinin geçimini sağlayabilecek bir şekilde hesaplanmalı. Yaklaşık 35 milyar vergi alınan bu ücrette, işverene ise 176 milyar vergi muafiyeti uygulanıyor. Bu çok adaletsiz bir sistem” dedi.

‘AGİ SORUNSALI…’

Medeni duruma göre ve çocuk sayısına göre değişiklik gösteren 16 yaşından büyük tüm çalışanların asgari geçimini sağlayacak kısmının toplam gelirinden çıkarılmasıyla vergi dışı bırakılması anlamına gelen Asgari Geçim İndirimi (AGİ) hakkında da açıklamalarda bulunan CHP’li vekil Beko, “AGİ bir nevi vergi iadesidir ancak uzun zamandır bu da bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Bir zamanlar herkes vergi iadesiyle ilgili yapmış oldukları harcamalara ilişkin faturaları toplar ve işverene verirdi. İşveren de vergi iadesi adı altında bu ücreti geri iade ederdi. Fakat bu uygulamayı kaldırarak yerine AGİ sistemi getirildi ve bu ücretler asgari ücretin içinde yer aldı. AGİ bir an önce asgari ücretin içinden çıkarılmalı, işçinin hakkı işçiye verilmelidir” diye konuştu.

‘AYRIM ÇOK BÜYÜK’

Türkiye’de işçi ve memur arasındaki ayrımın gittikçe büyüdüğüne de dikkati çeken Beko, “Bu ayrımın yapılmaması ve tek asgari ücrette olması gerektiğini düşünüyorum. Bir memur en az 3 bin 500 lira maaş alıyor. Ben bu ücretin asla ve asla çok olduğunu söylemiyorum. Ancak işçiler buna göre 2 bin 324 lira 70 kuruş gibi bir ücret alıyorlar. Burada işçi ve memur arasında çok büyük bir fark var. Bir an evvel bu ayrım kaldırılmalı ve işçiler de hak ettiği ücreti alabilmeli. Şu anda genel merkezimiz asgari ücret beklentisini açıklamadı ancak bana göre Türkiye’de asgari ücret 3 bin liranın altında kesinlikle olmamalıdır. Türkiye’de Cumhurbaşkanının maaşı asgari ücretin 30 katı.15 milyon kişi asgari ücretle çalışıyor, 2 milyon genç de şu anda istihdam hayatına geçiş için hazırlanıyor. Özellikle son bir yıla baktığımızda asgari ücret enflasyon karşısında erimiş, açlık ve yoksulluk sınırı altında kalmıştık. Ekonomik kriz ve enflasyon nedeniyle eriyen maaşlar için Avrupa’da olduğu gibi eşel-mobil sistemi uygulanmalıdır” ifadelerini kullandı.

‘VİCDANLI BİR ÜCRET’

Son olarak, insanların mevcut asgari ücret ile açlık sınırı altında yaşamaya çalıştığını söyleyen Beko, “Türkiye’de geçinebilmek her geçen gün daha da zorlaşıyor. İnsanlar soğuk kış günlerini battaniye altında geçirmek zorunda kalıyor. Asgari ücretle çalışan işçiler doğalgaza yapılan zamlarla başa çıkamıyor. Birçok kişi birinci derece yakınlarıyla aynı evi paylaşmak zorunda kalıyor. Asgari ücretle çalışan bir işçi evlenmek istediğinde düğün masraflarının ortalama en az 100 bin lira olduğunu söylüyorlar. Bu durumda 2 bin 324 lira maaş alan bir işçi 50 ay yemeden içmeden para biriktirebilirse evlenebiliyor. 18 yılda AK Parti iktidarının ülkeyi getirdiği nokta ne yazık ki bu… Biz bu sene daha vicdanlı bir ücretin işçiyle buluşturulmasını istiyoruz. Asgari ücretten vergi de alınmamalıdır. Bu ücretler yıllık olarak hesaplanmalı ve tespit komisyonu demokratik hale getirilmelidir. Bu komisyonda Devrimci İşçi Sendikası (DİSK) ve Hak İş’in de mutlaka yeri olmalıdır. Tabii ki asgari ücretin asli çalışanları da bu komisyonda yerini almalıdır” diye konuştu. Yağmur Gülü / Özel Haber