İ<strong>zmir Narlıdere Huzurevi Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi</strong>’nde kalan vatandaşlardan 270’i ve <strong>görev yapan personel</strong>den 60’nın <strong>testlerinin pozitif çıktığı</strong> yönündeki duyumlarının ardından huzurevlerindeki son durumu Sağlık Bakanı’na soran CHP İzmir Milletvekili ve TBMM Sağlık Komisyonu Üyesi <strong>Kani Beko,</strong> “Huzurevlerinde durum ciddi, rehavet havası yaratılıp ileri yaş grubu riske atılmamalı” uyarısında bulundu. Türkiye’de 2019 yılı itibarıyla <a href="https://www.ailevecalisma.gov.tr/" target="_blank" rel="noopener noreferrer"><strong>Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı</strong></a>na bağlı resmi ve özel toplam 33.799 kapasiteli, 152’si kamu 254’ü özel olmak üzere 406 huzurevinde yaşlılara hizmet verildiği bilgisini paylaşan <strong>CHP İzmir Milletvekili Kani Beko, koronavirüs salgını</strong>ndan en çok etkilenecek yaş grubunun bulunduğu huzurevlerini Meclis gündemine taşıdı. İzmir Narlıdere Huzurevi’nde kalanlardan 270’i ve görev yapan personelden 60’nın testlerinin pozitif çıktığı bilgisinin doğruluğunu teyit etmek için bu bilgiyi soru önergesine taşıyan Beko, ileri yaş grubunun sağlığının hala ciddi tehlikede olduğu bu dönemde bir rehavet havası yaratılmasının yanlış olduğuna dikkat çekti. Beko, “Her ne kadar son günlerde gerek AKP genel başkanı gerekse sizin yaptığınız açıklamalar ve rakamlar üzerindeki değerlendirmeniz toplumda bir rehavet etkisi yarattıysa da, sahada yaşananlara bakıldığında durumun anlattığınız gibi olmadığı da görülmektedir” ifadesini kullandı. <h2>YAŞLILAR DAHA FAZLA ÖLÜYOR HABERLERİ KORKU YARATIYOR!</h2> Bu günlerde huzurevlerindeki psikolojik destek konusunun da hayati önem taşıdığını vurgulayan CHP İzmir Milletvekili Kani Beko, şunları söyledi: “COVID-19 salgınından etkilenerek hastalanma riski yüksek kişilerin toplu olarak yaşadığı huzurevi ve bakımevi sakinlerinin psikolojilerine dikkat edilmesi önemlidir. Belirsizlik ve çaresizlik hisleri, hastalanma ve ölme korkusu, güvensizlik, korunma-kollanma ihtiyacı, huzursuzluk, aşırı kaygı, depresif belirtiler, uyku ve iştah değişiklikleri sıklığı bu kurumların sakinlerinde daha çok görülmektedir. Tüm iletişim ortamlarında ‘yaşlılar daha fazla ölüyor ve/veya risk taşıyor’ haberleri de yaşlılarda ciddi bir korku, tek başınalık hissi ve izolasyon ihtiyacı getirmektedir. Bununla birlikte COVID-19 şüphesi olan bir sakinin bulunması, diğer sakinler arasında kaygı ve huzursuzluk da yaratabilmektedir.” <h2>KAÇ HUZUREVİ SAKİNİNE COVID-19 TANISI KONULMUŞTUR?</h2> Beko, Sağlık Bakanı’nın yanıtlamasını istediği şu soruları yöneltti: “Yüksek risk grubunda yer alan 60 yaş üzerindeki yurttaşların kaldığı <strong>huzurevleri COVID-19 salgını</strong>ndan nasıl etkilenmiştir? Huzurevinde kalan kaç vatandaşımız COVID-19 olası veya kesin tanısı almıştır? Hastanelerde tedavi görenlerin sayısı kaçtır? Hayatını kaybedenlerin sayısı kaçtır? İzmir Narlıdere Huzurevi Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi’nde kalan vatandaşlarımızdan 270’i ve görev yapan personelden 60’nın testlerinin pozitif çıktığı bilgisi doğru mudur? Doğruysa hasta olan bu vatandaşlarımızın sağlık durumları nedir? Kurumlarda kalan kişilerin ve personelin kendini fiziksel ve psikolojik olarak güvende hissetmesi ve ruhsal iyiliğinin korunması için ne gibi önlemler alınmaktadır?”