İnsanın dünyasını değiştirebilmek için kullanabileceğimiz en büyük güç eğitimdir. Öyle ki eğitim, görmeyen gözlere bile rengarenk bir dünya verebilir. Türkiye’deki görme engelli okullarında günden güne öğrenci sayısının azaldığına dikkati çeken Türkiye Beyazay Derneği İzmir Şube Başkanı Salih Arıkan, müfredatın geliştirilerek bu okulların güçlendirilmesi gerektiği konusunda çağrı yaptı. Başkan Arıkan, “Eğer imkan sağlanırsa görme engelli çocuklarımız geleceğe daha güvenle adımlar atabilir” dedi. “Tüketici Hakları Derneği (TÜKODER) İzmir Şubesi ve derneğimizin ortaklığıyla bir projeye başladık. Bu proje kapsamında da TÜKODER tarafından daha önce basılan 10 yayın, Braille alfabesi ve işaret dili anlatımlı video olarak yeniden hazırlandı” diyerek açıklamalarda bulunan Arıkan, “Bende bu proje nedeniyle görme engelli okullarıyla iletişime geçtim. Bu çalışmalarımızı engelli öğrencilerimizle buluşturmak için yaptığım görüşmeler sonucunda üzücü bir tabloyla karşılaştım. Bu sohbetlerde öğrenci sayısının azaldığını üzülerek gördüm. Bazı okulların orta eğitim kısımlarında hizmet veren pansiyonlarının, bazı okulların ise bu öğrenci azlığı nedeniyle tamamen kapatıldığını öğrendim. Bunda birçok ilde alt sınıf açılması ve bazı öğrencilerin kaynaştırma eğitimine giderek okullara devam etmesi söz konusu da edilebilir. Öğrenci aranırsa ve eğitim müfredatları zenginleştirilirse bu okullar çağa uydurularak daha güçlü bir hale gelir. Okullar kapanırsa sadece çocuk kaynaştırma programlarına yönlendirilmiş oluyor. Bu durum özellikle rehabilitasyon merkezinin olmadığı küçük şehirlerde o çocukların geleceğine yönelik olumsuz şeylere neden olabiliyor” ifadelerini kullandı.

‘EĞİTİMLE BULUŞAMAZ’

İzmir’de şu anda görme engellilere yönelik sadece bir okulun olduğunu belirten Başkan Arıkan, “Ortalama 126 öğrencimiz var. Diğer illere kıyasla biz biraz daha iyi bir durumdayız. Büyükşehir olduğumuz için öğrencilerin büyük bir çoğunluğu servisle ulaşım sağlıyor. Yatılı öğrenci sayısı az ancak gündüz eğitim devam ediyor. Anadolu’nun bazı yerlerinde bu sayı çok ama çok düşük. 12 yıllık zorunla eğitim varsa engelliler de bu haktan yararlanması lazım. Gerekirse bakanlık ve yerel yönetimlerle işbirliği yapılarak bu öğrencilerin sayısı tespit edilmeli ve onların da eğitime katılması sağlanmalı. Öğrenci yok diye okulu kapatırsanız ya da imkanları geliştirmezseniz o çocuklar eğitimle buluşamamış oluyor” dedi.

‘BİLGİYE ERİŞMELİLER’

“Bence görme engelli okullarının müfredatları gözden geçirilerek çok yönlü yetiştirilen öğrencilerle dolu olması gerekiyor” diyerek sözlerini sürdüren Arıkan, şu ifadeleri kullandı: “Öncelikle bağımsız hareket sağlam bir bilgisayar ve mobil telefon Eğitimleriyle bilgiye erişilmesi sağlanmalı. Diğer öğrencilerin gördüğü dersler verilmeye tabi ki devam edecek. Ama yine el sanatları müzik ve çağın gerektirdiği eğitimlerin verildiği merkezler olmalı. Çocuklar okula hapsolmamalı ara tatiller ve hafta sonlarında kamp deneyimleri olmalı, çocuk ailesinden bağımsız olarak yaşama becerisi kazanmalı. Yabancı dil eğitimleri geliştirilerek farklı ülkelerdeki görmeyen çocuklarla iletişim kurmaları, hatta öğrenci değişim programlarıyla çocuklar Dünyayı tanımalı okuldan mezun olduğunda basit ev işleri tamir ve yemek ve hayatta lazım olacak bilgi ve beceri eğitimleri almalı. Eğer bu imkanlar sağlanırsa görme engelli çocuklarımız geleceğe daha güvenle adım atabilir.” Son olarak, 7-14 Ocak tarihlerinin dünyada Beyaz Baston Görme Engelliler Haftası olduğuna da dikkati çeken Başkan Arıkan, “Beyaz bastonlu biri ile karşılaştığınızda lütfen daha duyarlı olun. Beyaz bastonlu olan kişilerin yolda geçiş üstünlüğü olduğunu ve o kişinin görme engelli bir birey olduğunu unutmayın. Bunun dışında dediğim gibi bir an evvel görme engellilerin eğitim imkanları güçlendirilmeli. Onların karanlık dünyalarına ışık olmak elimizde. Lütfen, çocuklarımızı karanlıkta bırakmayın” diye konuştu. Yağmur Gülü / Özel Haber