Bostanlı'da yaklaşık 40 yıllık olan 11 yatık binadan 1'inin yıkımı, mart ayında gerçekleşirken, 10'u hala yıkılmadı. Yıkım işlemlerinin gerçekleşmesi için, Karşıyaka Belediyesi'nin hazırlayıp, şubat ayında İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne gönderdiği imar revizyon planının onaylanmasının beklendiği öğrenildi. Yıllardır oturdukları evlerinden tahliye edilen, kapılarına mühür vurulan ev sahiplerinin birçoğu ise geçen kasım ayından beri kirada oturuyor. Bazılarına kira yardımı yapılırken, bazıları hala bekliyor. Ev sahipleri, kimseden bir bilgi alamadıklarını, evlerine ne olacağını öğrenmek istediklerini söyleyerek, duruma tepki gösterdi.

'Otopark yapmaya kalkışmışlar'

Yıkılan Akalın Apartmanı'nda ev sahibi olan Sedef Şengül, "Biz evlerden tahliye edildikten sonra maddi manevi aradığımız yardımı bulamadık. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nden defalarca görüşme talep ettik, Tunç Bey bize asla randevu vermedi. Dün de de boş arsamızın üzerine bir manav ve otopark mafyası çökmeye kalktı. Burayı otopark yapmak için tuğlaları getirmişler. Gören birisi bize fotoğraf attı. Kimsenin haberi olmadan arkadaşlar inşaata başlamışlar. Bizden biri gelip kimden izin aldıklarını sormuş. Onlar da alt kattaki dükkan sahibinin onları kiraladığını, ondan yetki alarak yaptıklarını söylemişler. Zabıtayı aradık ve gittiler. Madem biz evlerimizden olduk, diğer evleri de tahliye etsinler. Buraya bir çözüm bulunsun. Sadece bizim binamız mı çevreye zararlıydı?" dedi.

'Bizi duymamazlıktan geliyorlar'

Yıkım kararı verilen binalardan birinde ev sahibi olan Nur Çilekoğlu, yaşadıklarını şöyle anlattı: "İlk yıkım kararı baştaki ve sondaki binaya gelmişti. Fakat bizim apartmanda bir kişinin davası devam ediyor diye bizim bina yıkılamadı. Bizi apar topar çıkardılar, ne olduğumuzu bilemedik, ev bulamadık. Ev piyasası yükseldi. Karşıyaka Belediyesi'ne gittik, onlar 'İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne gidin' dedi. 6 katlıydı binamız, bir katımızı düşürdüler. İnşaat sektörü zaten krize girdi, biz oraya kendi dairemizi yaptırmaya kalksak 300- 400 bin TL'den aşağı para vermeyeceğiz. Yakındaki bütün binalara artık kat veriliyor. Buraya neden verilmiyor? Tunç Soyer, 'Bana bu konuyla ilgili gelmeyin' diyormuş. Bizi duymazlıktan geliyorlar. Biz kime gidelim? Ekim ayında çıktım evden, her gün kapıma zabıta geliyordu, sinir krizleri geçiriyordum. Herkes bu mahallede çok zenginlerin oturduğunu sanıyor. Buradaki çoğu insan emekli, bütçesi çok fazla olan insanlar değil. O yüzden bize en az 2-3 kat verecekler, müteahhit inşaatın parasını çıkarmak zorunda. Normalde binaların kentsel dönüşümden kira yardımı almamız lazım, binanın yapılması lazım. Başka bir yerde kiraya çıktım, Bostanlı'ya gelemiyorum çünkü burayı görünce içim acıyor. Biz kendi evlerimizin geri verilmesini istiyoruz ama karşımızda bunu konuşacak insan yok."

'Çözüm istiyoruz'

Konunun bir an evvel çözüme ulaşmasını istediğini söyleyen Kadir Balaban ise, "Kasım ayından haziran ayına geldik, herhangi bir işlem yapılmadı. Bostanlı'nın en güzide yerinde böyle bir soru işaretinin olması bana çok ilginç geliyor. Bizim muhatabımız kim onu bilmiyoruz. '8 kat veremeyiz, görüntü bozuluyor' diyorlar. Buralarda 12-13 katlı binalar var, onlara kim ruhsat verdi? Kimsenin mağdur olmasını istemiyoruz. Emekli, yaşlı insanlar var, hepsi mağdur vaziyette. Yetkililer elini taşın altına koysun, bir çözüm bulsunlar" dedi. Ev sahiplerinden Nebahat Moralı ise, "Burası boş bir arsa olarak kaldı ve her gelen bir parça bir şey koparmanın peşinde. Kimsenin haberi yokken otopark yapmak için hazırlıklar başlamış. Bomboş bırakıldık, rüzgarda savrulur gibi savruluyoruz. Buna çözüm götürecek birim kim? İzmir yetkilileri bu bizi aşıyor diyorsa, biz Ankara'ya bakanlığa gidelim" diye konuştu. (DHA)