Nihat AK-ÖZEL HABER-Depremin ilk saatlerinden itibaren İzmir’deki çok sayıda sivil toplum kuruluşu adeta seferberlik başlattı. İlk etapta arama kurtarma çalışmalarına ağırlık verildi. Arama kurtarma çalışmalarının tamamlanmasıyla STK’ler, depremlerden etkilenen bölgede yaraları sarmak için insani yardım çalışmaları hızlandırıldı. Çok sayıda STK ve gönüllüsüyle afetzedelere hizmet veren İzmir Kent Konseyi, başlattığı çalışmalara hız verdi. Konsey Başkanı Av. Nilay Kökkılınç Ege Telgraf Gazetesi’nin sorularını cevapladı. Kahramanmaraş merkezli 11 ili etkileyen büyük depreme karşı İzmir’deki STK’ler nasıl bir tepki verdi? Dünya üzerinde yaşanmış en büyük felaketlerden biri ne yazık ki! Ülkemizin 10 kentini vurdu. Binlerce kaybettiğiz vatandaşımız, enkaz altında kalan vatandaşlarımız, eşini,dostunu, evlatlarını kaybedenler, annesiz babasız kalan çocuklar, canlılar…. Neresinden bakarsanız bakın çok büyük bir afet! Sivil toplum örgütleri de, doğal olarak tüm milletimizin seferber olduğu gibi, deprem bölgesine yönelik yardım çalışmaları içerisinde yerini aldı. İzmir’de çok güçlü bir sivil toplum var. Gönüllük bilinci yaşam biçimi olmuş kentlilerimiz var. Hepsi seferber oldu.   İzmir Kent Konseyi ve kent konseylerinin STK’lerin depreme yönelik çalışmalarındaki pozitif etkisi ne şekilde gelişti? İzmir Kent Konseyi, bildiğiniz üzere bir sivil toplum çatı kuruluşu. 377 kayıtlı paydaşımız var. Meclislerimiz ve çalışma gruplarımız ile birlikte yaklaşık 900 kadar gönüllü bireyin aktif olabildiği bir kurumsal yapı. Aramızda merkezi idare temsilcilerinden muhtarlara, üniversitelerden sendikalara, meslek odalarından sivil toplum temsilcilerine, yerel idare temsilcilerine kadar çok çeşitli kuruluş gönüllüleri yer alıyor. Bundan ötürü de İzmir Kent Konseyi, depreme yönelik gönüllülük esası ile yapılan çalışmalarda bir köprü vazifesi gördü. Tüm bileşenlerinin desteklerinin, ihtiyaç duyulan yerlere ulaşmasında İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Valilik koordinasyonuyla katkı sağladı, gönüllülerin yetkin oldukları alanlarda bu çalışmalara olan desteklerinde aktif rol üstlendi. İzmir Kent Konseyi’nin işbirliğindeki hangi STK’ler ne gibi çalışmalar gerçekleştirdi ve gerçekleştirmeye devam ediyor? Bileşenimiz olan tüm sivil toplum örgütleri faaliyet alanlarına göre destek verdi. Örneğin sağlık alanında faaliyet gösteren derneklerimizin bize ulaştırdığı tıbbi malzeme ve ilaç desteği İzmir Büyükşehir Belediyesi Eşrefpaşa Hastanesi koordinasyonu ile depremzedelere ulaştırıldı. Bunun dışında sadece 2.el eşya ve giyim desteği ile çalışmakta olan bir derneğimize bağışlanan eşyaların ayrıştırılmasına, paketlenmesine gönüllülerimiz dayanışması ile destek verdik. Valilik ve İzmir Büyükşehir Belediyesi sadece kullanılmamış eşya desteği kabul ediyordu. Bu yöndeki bileşenlerimizin desteklerinin de koordinasyon merkezlerine ulaştırılmasında lojistikte yardımcı olduk. Kent Konseyi olarak da deprem bölgesine yönelik ihtiyaç olduğunu öğrendiğimiz malzemelerin temininde ve ulaştırılmasında etkin çalışmalar yürüttük. Gençlik Meclisi’nin gönüllüleri İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Girişimcilik Merkezi’nde haberleşmede etkin oldular. Çalışma Gruplarımız ile Kadın, Engelli ve Çocuk Meclislerimiz de kendi alanlarında bu dayanışma hareketinin bir parçası oldular. Gönüllülük esasına göre çalışan STK’ların yardım toplanması ve yardımların dağıtılmasındaki etkisi nedir? STK’ lar gönüllü kuruluşlar. Dayanışma, ilk sırada yer alan önemli faaliyet alanları. Dolayısıyla günümüz teknolojisiyle çok hızlı koordine oluyorlar, yardım toplanmasında ve dağıtılmasında ne yapacaklarını çok iyi biliyorlar. Ancak, yaşadığımız felaket gibi boyutları çok büyük olan ve farklı sivil toplum örgütlerinin , gönüllülerin, kurum ve kuruluşların desteklerinin afet bölgelerine birlikte aktarılmasında, bu desteklerin ihtiyaca göre olması, doğru ve adaletle ihtiyaç sahiplerine dağıtılabilmesi, kanaatimce ancak bürokratik ve hiyerarşik silsilenin dışında yürütülebilen güçlü bir sivil koordinasyon sistemi ile mümkün olabilir. Uzmanların kesin bilgi olarak paylaştığı kentte gerçekleşecek bir deprem için İzmir Kent Konseyi ve kurumsal üyesi STK’ler nasıl bir hazırlık planlıyor? İzmir, ne yazık ki özel haritalarda kırmızıyla işaretli deprem kuşağında bulunan bir kent. Son yaşadığımız 30 Ekim depreminde de 117 insanımızı kaybetmiştik. Bayraklı‘da yıkılan binalar oldu. Kentte ağır hasarlı, orta hasarlı, az hasarlı yapılar konuşuldu. Kentsel dönüşüm konuşuldu. Büyükşehir Belediyesi, İzmir’in olası depremlere karşı dirençli bir kent kimliğini alabilmesi için İYTE, ODTÜ ve 18 Mart Üniversiteleri ile bir protokol yaptı. Ayrıca İnşaat Mühendisleri Odası ile yapı stokları üzerinde bir çalışma yürütüldüğünü, kentsel dönüşüm ile ilgili hızlı bir çalışma içerisinde olunduğunu biliyoruz. İzmir Valiliği’nin de AFAD İl Müdürlüğü’nün koordinasyonunda İl Afet Müdahale Planı’nın olduğunu biliyoruz. İzmir Kent Konseyi olarak, Afet Çalışma Grubu ve gönüllülerimiz ile bu son süreçte bir dizi toplantı gerçekleştirdik. Afet Çalışma Grubu’ndan gelen önemli bulduğumuz öneriler var. Bunları yerel ve merkezi idareyle paylaşacağız. Kentsel dönüşüm, kentlerin ve kentlerde yaşayanların afetlere hazırlıklı olması ve afet sonrası hizmetlerle ilgili olarak sivil toplum çalışmaları içerisinde olacağız. Kahramanmaraş merkezli depremde İzmir Kent Konseyi kısa, orta ve uzun vadede yürüteceği çalışması olacak mı? İzmir Kent Konseyi’nin Yürütme Kurulu Üyesi olan İzmir Büyükşehir Belediyesi temsilcisi ile bazı personelimiz şu anda deprem bölgesindeki kentlerde destek çalışmaları yürütüyorlar. İzmir’e gelen depremzede vatandaşlarımız yönünden sivil toplum bileşenlerimizin desteklerini koordine etmeye devam edeceğiz.Acının dini, dili, milleti yok. Tüm ülkemize tekrar geçmiş olsun.