Yazı dizimizde, korunması gereken alanlarda yaşanan imar ve rant teröründen bahsetmiştik. İmar kirliliği ve rant terörü nasıl vücut buluyor? Korunması gereken alanlar nasıl yok ediliyor?

Koruma amaçlı imar planları ne demektir? Dilimiz döndüğünce örnekler vererek anlatmaya çalışalım. Koruma amaçlı imar planları, o bölgedeki tüm koruma ilkelerini gözeterek, var olan korunması gereken değerli koruyarak imar planı uygulaması yapmak demektir. Büyük ölçekli Bakanlık planları, bölgelerin öncelikli gelişim alanlarını, bir bölgenin ne yönde kalkınacağını açıklar. Sonrasında yapılan alt planlar, büyükşehir ve ilçe belediyelerinin işidir. Alt planlar üst planlara aykırı olarak şekillenemez. Yapılan her ölçekteki planın üst planları ile uyum ve hukuki tutarlılık göstermesi gereklidir. 

Alt planlar dediğimiz, Büyükşehir belediyesi ve ilçe belediyelerine ait planlar, çok fazla detaya hakim olmaları nedeniyle daha büyük incelik ve hassasiyet gerektiren planlamalardır. Bir ilçenin, arkeolojik alanlarını, sulak alanlarını, tarım alanlarını, kıyı ve koylarını, ormana ayrılmış bölgeleri içerek en küçük uygulama imar planları göstereceğinden, ilçe belediyelerinin yetkileri, ödev ve sorumlulukları daha fazladır. 

Bir alan ilçe belediyesinin yetkisine geçtikten sonra, üç ay içinde ilçe belediyesince, mevzi imar planlarının tamamlanması gerekmektedir. 1/5000 ve 1/1000’lik uygulama imar planları dediğimiz bu planlar, bahsettiğimiz tüm koruma ilkeleri gözetilerek yapılmalıdır. Örneğin, Ovacık Ovası kırsal alanı, Altunkum Plajı ve Pırlanta Plajının yer aldığı Çiftlikköy ve kırsal alanları, 2014 yılında yürürlüğe konan Büyükşehir yasası kapsamında, Çeşme merkez ilçesinin mahalleleri statüsü kazanmıştır. Ancak tüm bu bölgelerde, korunması gereken doğal alanlar, kıyılar, tarımsal alanlar ve yürürlükte olan sit dereceleri mevcuttur. 

Bu nedenle şehrin mahallesi konumu kazanmış ve kısmen yapılaşmaya açılmış gibi gözükse de bu yapılaşma şehir merkezindeki blok apartmanlar şeklinde yapılamayacağı üzere, ilçe belediyesinin yıllardan beri Koruma Amaçlı İmar Planlarını yapması ve yürürlüğe koyması beklenmektedir. 

İlçe belediyesinin İmar Kadrosunda bu planları yapacak teknik personel ve memur bulundurma zorunluluğu vardır. Herhangi bir şekilde bu ekipten yoksun ise, kadro açmalı, bunu da yapamamışsa, mevcut plan uygulamalarını serbest plan firmalarına Taşer’e etmelidir. Her halükarda, ben görevimi yapmıyorum, yapamadım, deme hakkı yoktur. Mevcut belediye kanunu kapsamındaki öncelikli görev, yetki ve sorumlulukları içinde yer alan başlıca işlevlerinden biri, kendi sorumluluk alanının planlanmasını bitirmektir. Baktığımızda, “Bütünşehir” uygulaması üzerinden 10 yıl geçmiş olmasına rağmen, ilçemizin neredeyse hiçbir köşesinde “Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planları” tamamlanmamıştır. 

İlçemizde yıllardır, şehir merkezi genişleme alanı olarak görülen Akarca Mevkii imar planları konuşulmakta, ancak yukarıda izah ettiğimiz koruma ilkelerine riayet etmeden yapılan planlar, çeşitli odalar, sivil kurumların karşı dava açması neticesinde yargıya taşınmış, yargı incelemelerinde bahsettiğimiz koruma ilkelerine, üst planlara ve plan bütünlüğüne aykırı ve hukuksuz bulunmuştur. 

Ayrıca diğer bir başlı başına sorun ise, devam eden illegal yapılaşmadır. 2014 yılından itibaren uygulama koruma amaçlı imar planları yapılmamış ilgili bölgeler, kaçak yapılaşma terörüne maruz kalmıştır. Bunun en büyük kanıtı, 2018 yılında yürürlüğe konan 3194 sayılı İmar Kanunu geçici 16. Maddesi kapsamında yapı kayıt edinen yüzlerce yapıdır.