Sağlık hizmetleri sunumunun en önemli ayağı koruyucu sağlık hizmetleri. Ülkemizde Koruyucu sağlık hizmetleri ise aile hekimler...

Sağlık hizmetleri sunumunun en önemli ayağı koruyucu sağlık hizmetleri. Ülkemizde Koruyucu sağlık hizmetleri ise aile hekimlerimiz eliyle yürütülmekte. Daha doğrusu koruyucu sağlık hizmetlerimizin aile hekimlerimizin eliyle yürütülmesi gerekirken aile hekimlerimiz koruyucu sağlık hizmetlerinin yanında her işe bakıyor. Mesela, belediyelerin görevi olan defin raporlarının verilmesi, ehliyet raporları, spor yapmasında sakınca yoktur raporları, işe giriş raporları görevleri olmayıp ta, yaptıkları birkaç kalem iş. Aile hekimliği çalışanlarının 5 yıldır beklediği yönetmelik, 30 Haziran 2021 tarihinde Resmi Gazete de yayınlanarak 01.07.2021 de yürürlüğe girdi. Bir temmuz tarihinde yürürlüğe giren aile hekimliği sözleşme ve ödeme yönetmeliğinde aile hekimlerimizin beklentisi, birim başına düşen nüfusun 4000’den 2500’e indirilmesi, ödeme katsayılarının arttırılması ve Türkiye deki aile hekimliği hizmetinin daha etkin ve kaliteli bir seviyeye ulaşmasını sağlayacak yönetmelikti. Ancak çıkan yönetmelik, aile hekimlerinin sözleşmelerini nasıl daha kolay fesih edebiliriz, aile hekimlerinden nasıl ücret kesebiliriz, şeklinde. Adeta ceza yönetmeliği yayınlandı. Aile hekimlerimiz der ki, “Bu şekilde bir yönetmeliği kabul etmemiz ve sindirebilmemiz mümkün değildir.” Yayınlanan yönetmelikte ödül yok. Ancak uzunca bir ceza puanı listesi var. Mesela yeni ceza maddelerinden bir tanesi, en ağır suçlarla aynı kefeye konan basın ve yayın organlarına veya sosyal medyaya demeç veya bilgi vermek. Basına demeç vermeyi anladık da, milyonlarca insanın günlük yaşantılarından kesitler içeren Sosyal medyada bilgi vermek nedir? Yani bunun manası aile hekimliğinde yaşanan hiçbir sıkıntıyı, olayı sosyal medyanızda paylaşamazsınız mı demektir. Yani yönetmelik diyor ki; KONUŞMAYACAKSINIZ! Aile Hekimlerini susturmak ve bir nevi gözdağı vermek olan bu yönetmelikle Kronik hasta takibine başlanmış. Kronik hasta takibiyle hastaya ulaşmanın kolay olmayacağını, kronik hasta takibinin farklı bir internet portalı üzerinden girilmesi gerekliliğini de düşünürsek, adeta imkansız gibi görünüyor. Yönetmelik maddelerine bakıldığında aile hekimleri bir nevi cezalandırılmaktadır. Pozitif performans gibi lanse edilmeye çalışılmış olan kronik hasta takibinin negatif performans olarak geri döneceği aşikardır. Pandemi koşullarında poliklinik hizmeti yanında, gebe-bebek-çocuk-lohusa izlemleri, standart aşılamaların devam etmesi bir yandan da pandemi aşılamalarına -sinovac ve biontech aşılamalarının devam ettiği bu süreçte yeni iş yükü getirmenin hiçbir manası yoktur. Olması gereken, aile hekimlerimizin nüfusunun 2500’lü rakamlara çekilmesi. Koruyucu sağlık hizmetleri dışında kalan angaryaların aile hekimleri ve hemşirelerinin sırtından alınması. Koruyucu sağlık hizmetlerinin en iyi şekilde verilmesini sağlayarak vatandaşlarımızın hasta olmasının önüne geçilmesini sağlamak. Aile hekimliğine asıl geçiş gerekçesi olan, sevk zinciri sistemini uygulamaya koymak, her yıl katlanarak artan sağlık harcamalarının da önüne geçebilmek olmalı. Günün şartlarına göre, yeni uygulamalar elbette getirilebilir. Ancak, hemen her yeni uygulamanın çalışanların huzurunu bozması, doğru değildir. Yeni uygulamalar, çalışanları da motive ederek, devletin ve milletin menfaatleri de göz önünde tutularak uzun soluklu uygulamalar olmalıdır. Bu ceza yönetmeliğinin de, bir an önce geri çekilmesi gerekmektedir ki, iş huzuru bozulmasın.