Çok sevdiğim bir arkadaşımız vardı. Takma ismi Amerikalı. Sarışın, daha doğrusu saçları kendinden kınalıydı. Yüzünde de Rita Pavone gibi sarı çilleri vardı. Uzun boylu, yakışıklıydı hıyar. Garip gelme...

Çok sevdiğim bir arkadaşımız vardı. Takma ismi Amerikalı. Sarışın, daha doğrusu saçları kendinden kınalıydı. Yüzünde de Rita Pavone gibi sarı çilleri vardı. Uzun boylu, yakışıklıydı hıyar. Garip gelmesin, ‘hıyar’ kelimesi yerine göre methiye olarak kullanılırdı yöremizde. Nerden geldi aklıma şimdi bunlar! CNN’de konuşmacı Amerikalı gazeteci Razi ile Takvim gazetesi yazarı hemşehrim Zafer Şahin tartışınca aklıma geldi. Depremi ile ülke henüz bir ateşin içinden yeni çıkmış olduğumuz halde ABD seçimi niye bu kadar önemli oldu? Son derece garip bir durum gibi görülüyor olsa da, değil. Yılların yabancı algısı ülkemizde çok etkili olduğu için ABD seçimine, yahut ABD’ye ilgi normal. ‘Go home!’ diye yıllarca bağıran ülkemin insanları Amerikan sigaralarını kullanmaktan vazgeçemedi. Serseri ABD kovboylarının giysilerine bayıldı. Bir kot markası için ebeveynler çocukları birbirine girdi. Ve kot galip geldi. ABD markalı otomobilleri kullanmakta yarış ettik. Holywood filmleri, hele bir de kovboy olursa nefesimizi kesti. Bu ülke kovboy çocuk olarak büyüdü. Dallas filminde en kötü adam J.R. (Ceyar) adını yalancılara verdik. Her filmi toplumsal kurtuluşları anlatan Holywood zafer sahnelerini Amerikalı kahramanlar ile bitirmeyi ihmal etmedi. Amerikan başkanları dahil, Amerikalı olan olmayan birçok aktör kovboy filmi çevirdi. Böyle bir anlayış ile Amerika, Amerika oldu. İrlandalı, Çinli, İtalyan, Japon, Koreli, Hintli, Afrikalı siyahi, Alman, Türk Amerikalı oldu. Kendine Amerikalı diyen bir millet çıktı. İngiliz demedim çünkü Amerika’nın babası İngiltere. İşte tamamı devşirme bu devlet ve insanları ne yaptı biliyor musunuz? Ben söyleyeyim; tek vatandaşını dahi diğer ülkelerde kendi kanunları dışında yargılatmayan bir Amerika yaptı. Her gün, her yıl, her konuda Amerikan yardımı haberleri ile uyandık. ABD seçimi adeta Amerikalı olmuş ülke insanını tabii ki alakadar etti. Yazık! Hala devlet adamı sıkıntısındayız. Rizeli Şevki, kovboy filmini kaldırmakla Amerikan algısına mani olduğunu sanıyor. Şevki abi bir gün tarlada çift sürerken yeğenim bir şişeyi kenara attı. ‘Neydi attığın dayım?’ dedim, yeğen ‘Kola şişesi’ dedi. Adam bir kola şişesini bile küçücük bir Türk çocuğunun kafasına sokmuş, neyi tartışıyoruz? Bin tane şişeyi yan yana koysan Amerikan kola şişesini herkes tanır. Yazık, bu kafayla mı ‘Kızıl Elma’ ya ulaşacağız. Tarihi filmlerimiz bile kardeş kanı, saray entrikası, fitne kadınlar, geleceği bilen ermişlerle dolu. Teksas, Tommiks çizgi romanlarında bu durumda olan kahramanlar yoktu. Sadece halk kahramanları vardı. Ancak Amerikan algı yayınları ve elemanları atom bombasının yapamadığını yaptı. Hem de kimseyi öldürmeden. Yetmiş yıldır küçük Amerika olacağız dersen tabii bu gün kim kazanacak diye aşırı abartılı bir Amerikalı ilgilisi oluruz. Ey Türk gençliği muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur! Hakikat bu…