Kabaca, kullanılmış, artık yapılış amacına hizmet etmeyen, deforme olmuş ve bu haliyle kullanışsız malzemelere “atık” deriz. Bunların olduğu haliyle ortama bırakılması çevre kirliliği yaratmaktır. Oys...

Kabaca, kullanılmış, artık yapılış amacına hizmet etmeyen, deforme olmuş ve bu haliyle kullanışsız malzemelere “atık” deriz. Bunların olduğu haliyle ortama bırakılması çevre kirliliği yaratmaktır. Oysa form değiştirmiş olsa da her madde farklı şekil ve amaçla yeniden kullanılabilir. Bu nedenle geri dönüşüm prensibi ile atık yönetimi denilen kavram meydana gelmiştir. Basitçe örneklemek gerekirse, bir koyun meralarda, ot, saman yiyerek beslenir. Hayvan beslenip büyürken bir yandan yediği her şeyi dışkıya dönüştürür. Hayvanların dışkısı doğal yolla elde edilmiş gübredir ve çok kıymetli başka bir malzeme açığa çıkmış olur. Ancak ortama olduğu haliyle bırakılırsa hiçbir fayda getirmez, bilakis, kirlilik yaratır. Kötü koku, sinek ve böcek oluşturur. Ancak hayvan gübresi, işlenir, toprağa karıştırılır ve zırai amaçla yeniden kullanılırsa, fosfor azot ve potasyum içeren çok kıymetli bir ürün elde edilir. Atık ismiyle nitelendirdiğimiz birçok ürün de aslına farklı şekilde kullanım amacına hizmet edecek hammaddeler ihtiva eder. Ambalaj atıkları dediğimiz büyük bir bölüm atık yeniden amacına hizmet edecek şekilde kullanılabilir kıymetlerdir. Cam, eritilerek değişik formlarda yeniden kullanılan bir üründür. Toprağın pişirilmesi ile elde edildiği için oldukça sağlıklıdır ve tekrar tekrar aynı işleme tabi tutulabilir. Yediğimiz içtiğimiz kullandığımız birçok ürün cam kaplar, şişeler kavanozlar içinde saklanabilir, taşınabilir, uzun zaman korunabilir. Ancak kullanım amacına hizmet etmediği, kırıldığı takdirde, atık malzemeye dönüşür. Bu haliyle doğaya bırakmak, tehlikeli bir çevre kirliliğine yol açmaktır. Oysa, yeniden dönüşümün yapılmasını sağlamak, doğayı olduğu kadar ekonomiyi ve kaynakları da korumaktır. Kırık cam ormana bırakıldığında, ısının yükseldiği dönemlerde güneş ışınlarında yarattığı prizma etkisi ile bulunduğu ortamda yangını tetikler. Alüminyum da doğada bulunan başka bir metal üründür. Çok çeşitli formlarda kullanışlı bir malzeme olarak hayatımız her alanına girmiştir. Çok daha meşakkatli ve pahalı bir malzemedir. Elektronikten, inşaata, ambalajlara kadar çok değişik alanda kullanılmaktadır. Ancak formu bozulduğunda o da cam gibi atık halini alır. Bu andan sonra yine ne denli kıymetli ve pahalı bir malzeme olduğu unutulur. Bu şekliyle ortama bırakılması çevre kirliliği olması dışında materyal değeri bakımından oldukça büyük ekonomik kayıp meydana getirir. Plastik ürünler ise doğal malzemelerden yapılmadığı, petrol türevlerinden elde edildiği için diğerlerinden çok daha tehlikeli ve zararlıdır. Sınırsız kullanım sahası, kullanım, üretim kolaylığı ve işlevselliği ile hayatımız içine girmiştir. Pek çok plastik, atık haline geldikten sonra da yeniden dönüştürülebilir ve kullanılabilir. Ne var ki, kullanım yelpazesindeki genişleme, kontrol edilebilir olmanın dışına çıkmıştır. Plastik türevlerinin iplik haline gelebildiği, dokuma ve tekstil ürünleri içinde yer aldığı son yarım yüzyıl başında, insanoğlu, bu ürünü insan vücudu içinde, solunum veya dolaşım sistemlerinde mikro plastikler olarak görebileceğini hayal etmemişti. Kullanışlı, işlevsel ekonomik, kolay veya dayanıklı olarak tanımlamıştı sadece. Çok yakın bir zamanda, tahmin edildiğinden çok daha çabuk, mikro düzeyde parçalanmakta olduğu fark edildi. İlk önce balıklarda kuşlarda, hayvanların organlarında, sindirim sistemlerinde görüldüler. Şimdi ise artık bizlerin de vücutları içinde, mikro plastikler tespit ediliyor. Bizlerse halen atıkları neden önemsemek zorunda olduğumuzu anlatmaya çabalıyoruz.