Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin geçtiğimiz günlerde yaptığı ‘nöro ekonomi’ ile ilgi konuşması düşündürdü. Nöro ekonomi (neuroeconomics) diye bir ekonomi kavra...

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin geçtiğimiz günlerde yaptığı ‘nöro ekonomi’ ile ilgi konuşması düşündürdü. Nöro ekonomi (neuroeconomics) diye bir ekonomi kavramı var mıdır diye tartışmalar başlatıldı. Biz gazetecileri de araştırmaya başlattı. Bakan bu konuşmasını bir zirve toplantısında yaptı. İsmi; “Ekonomik Dönüşüm ve Yeni Paradigmalar Zirvesi.” bakanın bilimsel bir dil kullanması çok doğal, ancak kantarın topu kaçtığı mı acaba?      

       Konuşma zirvedeki katılımcılara bir sesleniş. Eyvallah. Ancak bu konuşma günün sonunda kamuoyuna da yapılmış sayılacağından medya bunu haberleştirecek ve kamuoyu ne söylendiğini anlamakta zorluk çekecektir…   

       Bakan Nebati’nin zirvede konuşması şöyle; “Neoklasik ekonomi düşüncesinden epistemolojik bir kopuşu temsil eden heterodoks yaklaşım günümüzde giderek ön plana çıkan davranışsal ekonomi ve nöro ekonomi ile daha fazla önem kazanmaktadır.”     

       Nöro ekonomi kavramının ne olduğunu irdelemek daha doğru olacaktır. Nöro ekonomi nedir? Bilindiği üzere ekonomi bilimindeki gelişmeler, diğer bilimler ve özellikle fen bilimleriyle yakından ilişkilidir. Bu bağlamda önceleri deneysel araştırmalardan uzak olarak belli varsayımlar altında yapılan önermeler; - Değişen uygulayım bilimi ve  iş gücünün yapısı gibi etkenler nedeniyle var olan düşünceleri değerlendirmede ya da isimlendirip belirli neden ve sonuçlar ortaya koyup kuramsallaştırmada yetersiz kalmaktaydı...     

       Bu terimler dkonomide engel mi oluşturuyor? Böylece; - Ekonomi biliminin kabul edilebilirliği, “İnandırma ve olayı kestirme yeteneği artmış dolayısıyla da önceleri karşı çıkma şeklinde kendini gösteren kuramlar gitgide azalmış, kanıtlanabilirliği ya da açıklanabilirliği artan ekonomi bilimi, daha yaygın bir kitlece kabul edilebilen temel noktalar üzerine oturtulmaya başlanmıştır…” 

       Adı geçen diğer bilimlerden en önemlisi; ‘Bilinç’, ‘Algı’, Bellek ve öğrenmenin biyolojik temelleri, sinirbilimi yani nörolojidir!    

       Bunun temel nedeni ise; karar alıcıların, yani ekonomik faaliyette bulunan ekonomi birimlerinin her koşulda her zaman aynı şekilde davranmayıp, ekonomik dalgalanmalar, “Kişisel ve sosyal öğeler” gibi bağlı ya da bağımsız değişkenden etkilenebilirler… 

       Bakan Nebati’nin söylediği “Nöro Ekonomi” ne demektir. Ekonominin sinirleri mi bozuldu demek istiyor? 

       Aslında fiyat artışları ve insanların sinirsel değişimlerini nörolojik olarak ortaya çıkarması mıdır? Süreç içerisinde daha gerçekçi ruhsal gerçekler incelemelere dâhil edilmiş ve başka gelişmeler ortaya çıkmıştır. Bugünkü anlamda davranışsal ekonomi, gerçekte halkın nasıl davranış göstereceğini araştırmaktadır…     

       Nöro ekonominin; ülkelerin makroekonomileri, mal ve hizmet piyasaları ile bu piyasalardaki rekabete olan etkisi, ayrıca, satın alacağı üründen ne beklediği önceden bilinecek olan tüketicilerin sağlamayı umdukları faydanın azamisinin sağlanarak tüketimi artırıcı etki yaratacağı açıktır…     

       Buna karşın ekonomi birimleri ve ekonomiyi taşıyacağı olası zirve bakımından ise olumsuz gibi görünen tüm bu öğelerin etkilerini göz ardı etmeye değecektir. Nöro ekonomi tüm bu saydığımız olumlu etkilerinden dolayı, her ülkenin üzerine yoğunlaşmasını gerektirmektedir…     

       Nöro ekonomi biliminin ortaya çıkışı, ülkelere pek çok getiriler sağlayacağından, oldukça önemli bir olgudur. Gelecekteki olası gelişim de göz önüne alınacak olursa, nöro ekonomi uygulamalarıyla en kısa zamanda tanışan ülkeler, kendileriyle eşit konumda olan diğer rakip ülkelere karşı rekabet üstünlüğü kazanmış olacaklar ve dolayısıyla uluslararası ortamda her alana ilişkin alacakları paylarını artırmış olacaklardır…