Bildiğiniz gibi bir süredir doğduğum memleketimdeyim. Özlemişim, şükür özlenmişim. Sadece o mu? Değil tabii. “Temelli mi geldin, kalıcı mısın, ne yapıyorsun?” gibi sorular da var. Ben de “Evin noksan...

Bildiğiniz gibi bir süredir doğduğum memleketimdeyim. Özlemişim, şükür özlenmişim. Sadece o mu? Değil tabii. “Temelli mi geldin, kalıcı mısın, ne yapıyorsun?” gibi sorular da var. Ben de “Evin noksanlarını tamamlıyorum” diyorum. Arkadaşımın biri, “Evin neyi var ki, gayet iyi.” Ben de “Abim doğal gaz bağlattım. Bilirsin siyasetçi gazla çalışır” diyorum. Tabii uzun bir süre güldük. Mayıs ayının 5-8 günleri arasında Bayındır’da çiçek bayramı var. Sadece çiçek bayramı değil en güzel en önemli ulvi bir bayram daha var, kutlanacak. Ramazan bayramı. (Şeker bayramı). Ancak Bayındır bayramlara ne kadar hazır. Pek hazır sayılmaz. İlk zafiyet Büyükşehir Belediyesi’nin Bayındır’a yardımcı olmadığı yolunda. Doğrudur değildir. Eskiden devletçe yapılması gereken işleri belediye başkanından çok ilçe başkanları takip ederdi. Hangi hizmetler büyük çaplı? Örneğin inşaat işleri, baraj, bölgesel kurum talepleri, okul yapımı, büyük sanayi merkezlerinin inşaat hizmetleri. Belediye başkanları ise şehir içi yolların açılmasına yer altı sulama tesislerine, kanalizasyonların yapımına, önem arz edecek kurumlara arazi tahsis işlerine bakmalı. Bayındır’da bu konuda gerek Fevzipaşa, Mithatpaşa bulvarlarının açılması, Demircilik Mahallesi’nde dere yatağının kapatılması işleri gibi. İçilebilir suyun 50 yıl şehri besleyebilecek şekilde çeşmelerden kullanılmasını sağlamak, su bulmak, park mesire yerlerini düzenlemek, usulüne uygun şehir içi inşaatları yasal çerçevede yaptırmak. Temizlik işlerini aksatmamak, ufak çaplı yol kaldırım düzenlemelerini hemen yapmak. Şehrin mevcut binalarının dış cephelerini sıvatmayı, boyatmayı yani şerefiyeyi sağlamak, yıkık dökük yer bırakmamak gibi çok şey sayılabilir. Şehir içi hizmet konularında örnek olarak Muzaffer Köfteoğlu, Kani Parmaksız, Okan Erbil, Mustafa Saraçoğlu gibi geçmiş belediye başkanlarının isimlerini yaşatmak sayılabilir. Daha sonra sadece devletten hizmet alarak “Ben yapıyorum” denilir oldu. Bu tür ifadeler hem yanlış hem hizmet edebiyatı olur. Devlette yatırıma ayrılan süre yaklaşıp tahsis çıktığında yatırım öne çekilir. Başkanlar bu konuda “ben yaptım” moduna girer. Aslında kendi yaptıkları ile bu moda girmeli. Bayındır’da yerin altındaki binlerce metrelik telefon hattı yapıldı. “Ben yaptım” diyen olmadığı için kimin yaptığı belli mi? Bayındır Ovası ve köylerine binlerce metre elektrik ve su hattı döşendi. Ama yaptıran belli olsa da onlar da “Ben yaptım” demedi. Bayındır olarak Büyükşehir’e takılıp kalmayın. Görüyorum ki bir tek varlıklı kimsenin Bayındır için yatırımı yok. Ne şimdi, ne eskiden. Bayramlar gelirken eski kaymakam evi yıkılmış, boş, Saraçoğlu Pasajı yıkılacak amma berbat bir görüntü var. Hiç olmazsa bayrama kadar badana edilebilir. Pazaryeri büyük bir proje içeriyor ancak projenin başlaması dahi belirgin değil, pazaryerine bir bilgi levhası dikilebilir. Belediye hizmet binası dört ayrı yerde. Menderes Bulvarı’nın tadilatını Büyükşehir yapıyor olsa da şehir içi kaldırımlar kötü çok kötü olanı da var. Başkan parasız ve tek başına gibi. İktidardan desteğin bir emaresi yok. Bayrama kadar yapılacak çok iş var. İnşallah gelecek bayrama şehir içi hizmetleri önemsenmiş göreceğiz. Başkan şehre bakarken ilçe başkanı da başka işlere bakmalı. Bu bayram not hanesine yazılacak dikkat!