Yerel yönetimler deyince birçok kişinin aklına çöp, kaldırım gibi temel hizmetler geliyor. Halkın temel yaşamını ilgilendiren birçok konunun icra makamı olan belediyeler sosyal yaşamı kolaylaştırmak,...

Yerel yönetimler deyince birçok kişinin aklına çöp, kaldırım gibi temel hizmetler geliyor. Halkın temel yaşamını ilgilendiren birçok konunun icra makamı olan belediyeler sosyal yaşamı kolaylaştırmak, daha iyi ve sağlıklı bir çevrede yaşamak için vatandaşlarına beklentiden çok daha fazlasını sunmak durumunda. Belediye iştirakleri tarafından yönetilen sosyal tesisler halkın ekonomik fiyatlarla alışveriş yapabildiği, sosyalleşip nefes aldığı ve güler yüzlü hizmet alabildiği yerler olmalı. Türkiye genelinde belediyeler ve kamu kurumları tarafından yönetilen sosyal tesisler genellikle belirli bir standardın altında hizmet sunan, fiyatları uygun olsa da müşteriyi tatmin etmeyen, birçoğunda sadece iş yapılsın diye hizmet verilen yerleri andırıyor. Geçen hafta İstanbul’a kısa bir ziyaretim oldu. Kısa süreli tatilde İstanbul’da ne olmuş, ne bitmiş diye merak ederken ablam Kadıköy Hasanpaşa’da açılan Gazhane’ye gitmeyi önerdi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin hizmete açtığı Müze Gazhane, 130 yıllık Hasanpaşa Gazhanesi’nin uzun soluklu bir mücadele ve çok yönlü bir restorasyon projesiyle dönüştürülmesi sonucu İstanbul’a kazandırılan yeni bir “yaşam alanı”. Bir buluşma durağı olarak İstanbullulara nefes aldıran Müze Gazhane, kendini sadece durağan bir “yaratıcı mekân” olarak konumlandırmıyor. Yeni işlevi, şehre yaydığı yepyeni enerjisi, çok amaçlı kullanım alanları, etkinlikleri ve mahalleyi tüm unsurlarıyla içine alan geçişkenliğiyle yaşamın tam içinde, aktif bir kamusal alan olmayı amaçlıyor. Kültürü, sanatı, bilimi herkes için ulaşılabilir kılmayı ilke edinen Müze Gazhane, dönüştürücü gücünü ise birlikte düşünen, kente dair hafızayı birlikte güncelleyen ve katılımcılığı benimseyen yapısından alıyor. Karikatür ve Çizgi Roman konusundaki sergiyi takip etme fırsatımız olan Gazhane’de bir ara sosyal medyada sıkça konuşulan Beltur tesislerini de görme şansımız oldu. Mükemmel hamburgerleri, özenli menüsü ve uygun fiyatlarıyla keşfetmek için gittiğimiz Beltur’da dışarıda yağan yağmur bahane edilerek dışarıya servis verilemeyeceği söylendi. Enfes bir mekan yapıp gelen müşteriye hizmet vermemek ve gelen konukların en küçük bir sorusuna bile yanıt vermeyen çalışanlarla mekanı bezemek gerçekten ilginç bir durum. Beltur’a karşı olan tüm düşünceleri daha Beltur’dan hizmet alamadan olumsuza çeviren bu iş yapma biçimi karşısında birilerinin harekete geçmesi lazım. İZMİR ÖRNEĞİ Sosyal tesisler konusunda İzmir’de yaşayanlar çok şanslı. Başta İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Grand Plaza şirketi tarafından işletilen Bostanlı Yasemin Kafe, Marina İzmir Nefes Restoran gibi işletmeler her gittiğimde keyifle vakit geçirdiğim yerler. Fiyatları piyasanın az üzerinde olmasına rağmen severek gittiğim ve yakın çevreme ve takipçilerime her defasında önerdiğim mekanlar. Fiyat-performans denildiğinde aklıma gelen ilk yer ise kesinlikle Buca Belediyesi iştiraki Bucamar tarafından işletilen Boudja Gastro Pub ve Buca Göl Restaurant. Özellikle Buca Belediyesi Kültür Sanat Merkezi (Pembe Köşk) içerisinde yer alan Gastro Pub, menü çeşitliliği, personelin yaklaşımı ve fiyatlarıyla oldukça cazip. Atmosferi de çok nezih. Yerel yönetimlerin isteyince nitelikli hizmet verebileceğinin en iyi örneklerinden biri Buca Gastro. Buca Belediyesi bu konuda diğer belediyelere örnek olmalı.