Yaz mevsimi adım adım yaklaşırken şimdiden cildimizi beslememiz ve zararlı unsurlara karşı önlem almamızda yarar var. Yaz aylarında artan lekelerinizden kurtulmak istiyor ve cildinizi gençleştirmek is...

Yaz mevsimi adım adım yaklaşırken şimdiden cildimizi beslememiz ve zararlı unsurlara karşı önlem almamızda yarar var. Yaz aylarında artan lekelerinizden kurtulmak istiyor ve cildinizi gençleştirmek istiyorsanız, okumaya devam edin... Ciltle ilgili yapılacak işlemlerde ilk olarak akıla kimyasal peelingler geliyor. Bu peelingler hasar görmüş cildin üst tabakasını soyduğu için eğer bilinçsizce yapılırsa cildin hassaslaşarak incelmesine neden olabilir. Bu bakımda kullanılan enzim peeling ciltte lekelenmeye neden olan enzimi baskılayarak cilt renginin açılmasını sağlıyor. Bu nedenle ciltte diğer peelinglerden meydana gelebilecek yan etkilere yol açmadan daha etkili sonuçlar veriyor. İşlemden sonra kişi günlük yaşantısına hemen dönebilir. Peelingin ardından uygulanan serumu ile cildin nemi artırılıp büyüme faktörleri peptitler ve antioksidan içerikler ile cildin bakımı tamamlanıp cildin yapılandırılması sağlanır. Bakım sırasında kullanılan bir cihazla cildinizde santimetrekarede yaklaşık 250 ila 300 adet mikrokanal açılır. İşlem öncesi lokal anestezi uygulandığından, hiç acı duymazsınız. Bu mikrokanalların açılması sırasında kesinlikle kanama morarma olmaz. Mikrokanallar yaklaşık 20 dakika içinde herhangi bir iz bırakmaksızın derinin kendi elastikiyeti ile kendiliğinden kapanır. Bir başka açıdan bakılır ise 20 dakika boyunca deri altına açık olan binlerce kapı elde edilmiş olur. Kök hücre dermaterapisi işte bu mikrokapıların içlerinden derinin alt tabakalarına doğru büyüme faktörü, peptid ve kök hücre ekstreli ürünlerinin gönderilmesi işlemidir. Enjeksiyondan farklı olarak derinin üst bölgelerinde, kozmetik formüllerin en çok ihtiyaç duyulduğu bölgelere gerekli aktif içeriklerin yüksek yoğunlukta gönderilmesi mümkün olur. Bu işlem sayesinde sürülen ürünlerin, bu mikrokapılardan gönderildiklerinde normal bir uygulamaya göre 200 kat daha fazla cilde geçiş sağladığı gözlenmiştir. Kök Hücre Dermaterapi yöntemi ile ürünler cilde çok daha fazla nüfuz etmekte ve daha homojen bir şekilde deriye etki göstermektedir. Kök Hücre Dermaterapi'nin en önemli fonksiyonlarından biri, deri içinde yine büyüme faktörlerinin salgılanması nedeni ile kollajen, hyalüronik asit, elastin fibriller gibi yapıların sentezlenmesidir. Ortamda gerçek anlamda bir yara olmaması nedeni ile üretilen tüm bu maddeler bize anti-aging etki sağlar. İnce çizgi ve kırışlıklıkların azaldığı, yanık ve akne skarlarının hafiflediğini görmek mümkün olur. Tüm cilt tiplerine uygun olan bu yöntemin uygulanmasından sonra ortaya çıkan kızarıklık genellikler 30 dakika ile 2 saat arasında sona erer. Sosyal hayatınızı etkilemez, işinizden kalmanızı engellemez. Kök Hücre Dermaterapi'nin en önemli avantajlarından biri ise güneş hassasiyetine neden olmadığı için yaz aylarında da rahatlıkla kullanılabilmesidir. Her zaman altını çizdiğimiz gibi bu tarz uygulamalardan önce alanında uzman bir hekime danışmanız sağlığınızı korumanız açısından son derece önemli olacaktır. Hepinize güzelliklerle dolu bir hafta dilerim.