Gündemin birinci maddesi İstanbul Sözleşmesi… Geçtiğimiz Cuma gecesi Cumhurbaşkanı Kararnamesi ile İstanbul Sözleşmesi’nden çekildiğimizi açıkladık. Aynı vakitlerde Merkez Bankası Başkanı da gör...

Gündemin birinci maddesi İstanbul Sözleşmesi… Geçtiğimiz Cuma gecesi Cumhurbaşkanı Kararnamesi ile İstanbul Sözleşmesi’nden çekildiğimizi açıkladık. Aynı vakitlerde Merkez Bankası Başkanı da görevden alındı ama ona sonra değineceğim. İstanbul Sözleşmesi’nden çekildiğimizi açıkladık açıklamasına ama tam çekildik mi yoksa çekilmedik mi daha anlayamadık. Zira uluslararası antlaşmalar ve sözleşmelerde bir TBMM onayı gerekiyor. Hukukçular yorumluyor, siyasetçiler tartışıyor ve halk heyecanla izliyor; eh biz gazeteciler de yazıyoruz… Fakat bu durum bir gerginlik sebebi. Kadın dernekleri, muhalefet partileri ve iktidar mensupları birbirine girmiş durumda. Birine göre İstanbul Sözleşmesi’nden çıkmak kadın haklarını yok etmek, diğerine göre ise İstanbul Sözleşmesi’nde kalmak dış güçlerin oyunlarına açık olmak ve cinsel sapkınlıklara yol açmak… Ortak nokta aramayın bulamazsınız! Kavga, çekişme ve atışmalar devam ediyor… Ya ne olmalı? Önce vicdanlarda, ahlakta, sevgi ve saygı da sözleşme olmalı… Yani, eğitim şart! *** Bu arada salgınla ilgili son öğrendiklerimiz 3. Pik dönemine girdiğimiz doğrultusunda. Yeni kısıtlamaların gelmesi, hayatımızın yeniden hapsedilmesi an meselesi… Ve acılar kapımızda. Dikkat dikkat dikkat! *** Yeni kabine yolda… Bir “Cumhur Hükümeti” kurulabilir duyumları alıyoruz. Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan’ın kabineyi yenileceğini zaten uzun zamandır biliyoruz. Bu yenilemenin MHP kadrolarını da içine alıp alınmayacağı konusunda tahminler çok. Ankara’ya yakın kaynaklardan aldığım bilgiye göre bu durum şu anda söz konusu değil. Fakat olmayacak da değil. Hatta MHP’nin son kurultayında listeye giremeyen bazı önemli kişilerin bu kabinede yer alacakları bile konuşuluyor. *** Ve dolar… Paramız karşısında dolup taşan ABD doları ve AB Euro’su sinir sistemimizi altüst etmiş durumda. Paramızın yani milli ekonomik araçlarımızın böyle eritilmesi benim aklıma operasyondan, Türkiye’nin önünü kesmekten başka bir şeyi de getirmiyor. Ne yapıp edip bu gidişatı durdurmalıyız. İnsanımız çalışkan, üretmeyi seven ve güçlü bir karaktere sahip. Emeklerinin böyle çalınmasını kabul edemiyorum. Şu döviz tıkanıklığını, işsizlik sarmalını ve ekonomik daralmayı aşmalıyız. El ele, kafa kafaya ve omuz omuza vererek…