Dünya değişiyor. Pek de net anlaşılamayan garip mi garip bir savaş var.  Görünmeyen bir düşmana karşı… “Öyle…” diyen de var. “Böyle...” diyen de var…  “Yalannnn…” diyen de var, “Gerçek” diyen de… Kafa...

Dünya değişiyor. Pek de net anlaşılamayan garip mi garip bir savaş var.  Görünmeyen bir düşmana karşı… “Öyle…” diyen de var. “Böyle...” diyen de var…  “Yalannnn…” diyen de var, “Gerçek” diyen de… Kafalar karışık. İnsanoğlu bir yandan,  ‘Esrarengiz Düşmanla savaşırken bir yandan da yeni düzene ayak uydurmaya çalışıyor. Herkesin gündemindeki birinci konu ‘Virüs’.  Ama bu arada, panik havasından yararlanarak, durumdan yararlanmaya çalışanlar. Sinsi harekâtlarını sürdürenler. Dünyada da, bizde de… Kimisi ‘Koltuk’ kapma, kimisi ‘Kazanç’ sağlama derdinde… Bireyler düzeyinde yaşam kavgası devam ederken, siyasi rekabette de gerginlik var.  İnsanlar pek farkında değiller ama bizim buralarda her an füzeler uçuşabilir, bombalar patlayabilir… ABD, Ege’ye yerleşmiş durumda… Karadeniz’de ABD-Rusya gerginliği hat noktada… Ortadoğu, bir başka karışık… Doğu Akdeniz, petrol-gaz kavgası da yatıştırılmış değil… Kaos sürerken bizim siyasetçiler ise kayıkçı kavgasında.  Mantıkla bakacak olursak. ‘Tam bir iş birliği yapma zamanı’ diyorum… Daha önce de yazmıştım, yineliyorum. Kendinizi yeni bir dünya düzenine alıştırın. Eski düzen yok artık ve olmayacak. Çok şey zaten değişti, değişmekte ve değişecek. Bilgisayarın, ‘Tek Hâkimiyet’ ve imparatorluğu dönemine girdik.  Her işinizi ‘On-Line’ yapmaya alıştırın kendinizi… Alışverişler,  ‘On-Line’… Eğitim ‘On-Line’…  Devlet işleri ‘On-Line’…  İletişim  ‘On-Line’…  Her şey ama her şey ‘On-Line’… Savaşlar da dâhil. Örneğin, insansız hava araçları da ‘On-Line’ görünen köye kılavuz gerekmez… Kapanma döneminde müzisyen olmak. Çok sayıda müzisyen tanıyorum. Bazılarının ekmek parasını kazanabilecekleri bir başka işleri var ama bazıları sadece müzisyen. Başka işleri yok, bir başka gelirleri de yok.  Tek gelirleri, ‘sahne veya özel derslerdi. Virüs sorunu çıktığından beri hepsi işsiz. Cepler boş. Kara kara düşünür durumda. ‘Yarın’,  ne olacak. Sokak sokak dolaşıp sanatlarını icra etmeye, insanların verecekleri birkaç kuruş ile evlerine ekmek götürmeye çalışıyorlar... Umutlar Cumhurbaşkanı Erdoğan daydı. Erdoğan, vatandaşına, esnafa, sanatçılara, işçilere sahip çıkıyor. “Esnafa beş bin lira, Üç bin lira kişi başına verilecek” diyor ve “1 Temmuz tarihi ile yasaklar da kalkıyor. Müzik sadece gece saat 24.00’e kadar insanlar fazla rahatsız olmasın” diyor… Turizm mevsiminin gelmesiyle birlikte, sınırlar açıldı. Turist uçakları İstanbul’a, Akdeniz ve Ege kıyılarına inmeye başladı. Covid-19 nedeniyle 18 yaş üstü tüm vatandaşlar aşılanma kampanyasına alındı. Herkes sağlığı için mutlaka aşı olmalıdır… Cumhurbaşkanı Erdoğan ve bakanlar, değişim ile ilgili adım adım ilerliyorlar. Türkiye’nin batıdan doğusuna, güneyden kuzeyine varıncaya kadar her yer inşaat alanı içerisinde yatırımlar devam ediyor. Türkiye millileşme konusunda tam gaz ilerliyor. Yakın zamanda dışa bağımlı olamadan her türlü uçak, gemi, silah, top tüfeğini kendisi yapacak. İHA ve SİHA’ları yurt dışına satmaya başladı. Muhalefet “istemuzuuk” diye bağırdı ama Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’ye çığır açacak “Kanal İstanbul’un” ilk köprü temelini cumartesi günü attı… Benim gördüğüm, gençlerimizin çok çalışması, ayrıca siyasete genel baktığımızda muhalefet partileri erken seçim derdinde. İktidar partisi de ülkeye hizmet yarışını sürdürme ve seçimin 2023 yılında tam zamanında yapılması yönünde çalışmalarını sürdürüyor…