Türkiye-Irak-Suriye İş İnsanları Derneği 26 Şubat’ta Mersin’de genel kurulunu yaptı. Başkanlığa seçilen Salih Çelik, dernek...

Türkiye-Irak-Suriye İş İnsanları Derneği 26 Şubat’ta Mersin’de genel kurulunu yaptı. Başkanlığa seçilen Salih Çelik, dernekteki yenilikleri ve hedeflerini Ege Telgraf’a anlattı Merkezi Mersin’de olan Türkiye-Irak-Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği, geçtiğimiz günlerde genel kurulla adını Türkiye-Irak-Suriye İş İnsanları Derneği olarak değiştirdi. Mersin ve Türkiye’deki Suriyeli iş dünyasının varlığına değinen TISİAD Başkanı Salih Çelik, “Bu potansiyeli değerlendirmeliyiz” dedi. Çelik, dernek olarak bir dizi yeniliğe de gittiklerini kaydederek, “Sadece Mersin’de değil, Türkiye’nin farklı kentlerinde de TISİAD ekonomik ilişkiler geliştirmede öncü olacak” sözlerine yer verdi.
  • Sayın Çelik, öncelikle TISİAD başkanlığına seçilme sürecinizi anlatır mısınız?
Derneğimiz 2012’den beri faaliyet gösteriyor. 2021 yılında üyelerimizin yoğun isteği üzerine bir değişim sürecine girdik. Olağanüstü genel kurulla Reber Haşimoğlu derneğin başkanlığına seçildi. Dernek olarak birliğimizi sağladığımız ve geniş bir alana yayılma hedefiyle hareket ettiğimiz bir sürece girdik. Genel kurul tarihimiz geldiğinde de başta Reber başkanımız olmak üzere dernek yapımız benim başkanlık yapmamı istedi ve verilen görevi kabul ettim.
  • Genel kurul ortamınızdan söz eder misiniz?
Tabii. Açıkçası çok yoğun bir katılım gördük. Dost STK ve iş çevrelerinden katılım oldukça yüksekti. Mersin basınının yanı sıra TRT dahil medyadan ciddi bir ilgi gördük. Genel kurula gelen üyelerimizin hepsi görüşleriyle katkı sundu. Hepsinde bir heyecan gördük. Sanayicisinden ihracatçısına varana kadar iş dünyasının her kesiminden güçlü bir yönetim kurulu oluşturduk. Yönetimin dışında Yüksek İstişare Kurulu Başkanlığı görevini TÜSİAD ve TÜRKONFED’in yönetim kurulunda yer alan sayın Mehmet Selahattin Balkan’ın kabul etmesi bize ayrıca güç verdi.
  • Neye bağlıyorsunuz bu ilgiyi?
Açıkçası derneğimizin misyonuna ve koyduğu hedeflerin önemine bağlıyorum. TISİAD, bugüne kadar yaptığı çalıştaylar, temaslar ve girişimlerle ülke ekonomisinin en temel meselelerini gündeme getirdi. Ayrıca sonuç alacak ilişkiler ağını da geliştirdi. Bugün IKBY ile olan ticari bağlar gelişiyorsa bu konuda derneğimizin katkısı büyüktür. Irak’ın güney kısmında da etkin ticari bağlar geliştirdik. Bu genel kurulda komşularımızdan Suriye’yi de derneğimizin ismine dahil ederek yolumuza devam edeceğiz. SURİYELİ İŞ İNSANLARININ ETKİSİ
  • Evet, bu yeni gelişmeyi konuşalım biraz. Suriyeli iş insanları da artık derneğinize dahil olacak. Bu anlamda ne gibi bir hedef koydunuz?
Genel kurulda da belirttiğimiz üzere maalesef Suriye arzu etmediğimiz bir şekilde bugün siyasi bir karmaşa yaşıyor. Bu ortam, ülkemize ve kentimiz Mersin’e ciddi bir Suriyeli emekçi ve iş insanı göçünün gelmesi sonucunu da verdi. Suriyeli iş insanları bugün Mersin ve ülkemiz ekonomisinin bir parçasıdırlar ve bizlerle de sık sık yan yana gelmektedir. Derneğimizin adına Suriye’nin de eklenmesi hem Mersin’in hem Türkiye’nin ticari olarak bir adım öne geçmesini sağlayacaktır. En kısa zamanda Suriye’nin içinde bulunduğu durumdan çıkması temennimizdir. Ancak gerçek şu ki, Suriyeli iş insanlarının yatırımlarından ve oradaki ticari gelişmelerden pay almamız gerekiyor. En önemlisi bu adım, gelecekte istikrarsız ortamın son bulduğu bir ortamda bizi geleceğe hazırlayacaktır. Bu yenilik derneğimize yeni sorumluluklar da yüklüyor. Bundan sonra gerçekleştireceğimiz etkinlik ve zirvelerde Suriye toplumunun üzerine düşünen ve bu konuda veri sunan bir noktada olacağız. Bunu yapabilecek düşünsel ve ekonomik kapasiteye de sahibiz.
  • Derneğin önüne koyduğu yakın dönem hedeflerinden söz eder misiniz?
Türkiye’nin farklı kentlerinde temsilcilikler, mümkünse şubeler açmak hedeflerimiz arasında. Özellikle Mersin’de ve ülkemizin farklı bmlgelerinde Irak’taki ticari yatırım imkanlarını sergileyecek etkinlikler yapacağız. IKBY bölgesinden Erbil, Süleymaniye, Duhok gibi kentlerle güçlü bağlar kurulması adına ülkemizdeki bazı kentlerde ticari zirveler düzenlemeyi düşünüyoruz. Irak’ın güneyinden de Bağdat, Musul, Basra gibi kentlerde çalışmalar yapacağız. Aynı zamanda Irak’ta da aynı çalışmanın yapılması için girişimlerimiz olacak. Bakın göreceksiniz sadece Mersin’de değil, Türkiye’nin farklı kentlerinde de TISİAD ekonomik ilişkiler geliştirmede öncü olacak.
  • 2003 yılında yaşanan federasyon sürecinden bu yana Irak’la Türkiye arasında ekonomik ilişkilerin çok daha güçlü bir boyuta vardığı bir olgu. Siz iki ülke arasındaki ekonomik faaliyetleri ne denli takip ediyorsunuz?
Açıkçası derneğimizin bu iki ülke arasındaki tarihsel, kültürel bağın yanı sıra ihtiyaç duyulan ekonomik bağı tespit ettiği için bu alanda faaliyet gösteriyor. IKBY ve Irak Merkezi Hükümeti bugün Türkiye’nin Ortadoğu’ya açılan kapısı gibi. Türkiye gibi model ve Ortadoğu’da demokraside öncü bir ülke konumunda. IKBY de benzer bir gelişmişlik düzeyini gösteriyor. Ayrıca Irak Avrupa ülkeleriyle beraber en yoğun ticareti yaptığımız ülke. Hatta pandemi öncesinde bu bölgeyle olan ticaretimiz Avrupa’yı da yer yer geçiyordu. Irak’ta Türkiye’nin farklı kentlerinden firmalar bugün hizmet veriyor. Bu iki ülke için ciddi bir kazanç. ‘HER ŞEY PARA DEĞİL’
  • Az önce Mersin’deki Suriyeli iş insanı varlığından söz ettiniz. İlk başlarda Suriyeli iş dünyasıyla ilişkilerin niteliği çok sağlıklı belirlenmedi sanki. Şu anda Mersin’de Suriyeli iş insanlarının entegrasyonu ne durumda ve siz bu konuda neler yapacaksınız?
Neler yapacağımızla ilgili az önce biraz açmaya çalıştım. Açıkçası, göç hareketleri ve onun yarattığı ekonomik ortam her dönem ve dünyanın her yerinde olan bir durumdur. Mühim olan bunu yönetebilmektir. Bu konularda da devletimizin yükünü hafifletmek lazım. Zaten STK’lerin böyle bir sorumluluğu olmalıdır. Biz dernek olarak bu durumu görüyoruz; en azından kendi alanımızla ilgili adımlar atıyoruz. Derneğimize Suriye’nin de dahil edilmesi de böyle bir adım. Sorunuzun ilk bölümüne gelince; bugün Suriyeli iş insanlarının kente katkısı net bir şekilde görülür durumda. Herhangi bir uyumsuzluk görmüyoruz. Zaten kentin ve ülkenin faydasını gözeten faaliyetleri ortaya koyarsak çok daha hızlı yol alırız. TISİAD olarak buna gayret göstereceğiz. Her şey ticaret yapmak veya para kazanmak da değil. Hepimiz aynı zamanda toplumsal olarak kendimizi sorumlu hissediyoruz. Ülke menfaati, toplum yararını daima gözetmemiz gerek. Ayrıca Suriye’nin durumu, Suriyeli iş insanlarıyla yatırım imkanları gibi konularda bilim kurulumuz eğitim ve paneller de gerçekleştirecek. Prof Dr Ahmet Özer’in başkanlık ettiği bilim kurulumuz Türkiye’nin on farklı üniversitesinden akademisyenlerin yer aldığı bir kurul. Bu alanda bize bilimsel veriler sunacaklar.