Türkiye, bilinmezliklerle yoğurulmuş bir seçime doğru hızla ilerliyor. Herkesin son zamanlarda sokakta birbirine ‘Bu seçim ne olacak?’ sorusunu sorduğunu duyuyorum. Manavından bakkalına, çaycısından t...

Türkiye, bilinmezliklerle yoğurulmuş bir seçime doğru hızla ilerliyor. Herkesin son zamanlarda sokakta birbirine ‘Bu seçim ne olacak?’ sorusunu sorduğunu duyuyorum. Manavından bakkalına, çaycısından taksi şoförüne kadar herkesin aklı fikri seçimde. Eskisi gibi ideoloji uğruna futbol müsabakası izler gibi bir tavır da yok; herkesin aklı fikri seçim sonrasında nasıl bir Türkiye olacağında… Halkın aklı fikri cebinde, dolabını neyle dolduracağında! Son yıllarda ekonomik dengesizlikler, pandeminin etkileri ve küresel politikaların değişimi nedeniyle ekonomik gelişmeler oldukça belirsiz hale geldi. Bununla birlikte, ekonomik açıdan, sadece krizlerin değil, aynı zamanda fırsatların da ortaya çıktığı bir dönemdeyiz. Bu nedenle, ekonomik eğilimleri yakından takip etmek ve değişen piyasa koşullarına uygun stratejiler geliştirmek hayati önem taşıyor. Bu noktada, birçok ülke, özellikle pandemi sürecinde, ekonomik büyüme için yatırımı artırmaya odaklanıyor. Ancak, bu yatırımların sadece niceliksel değil, aynı zamanda niteliksel olması da önemlidir. Yani, yatırımın, sürdürülebilir ve yenilikçi çözümler sunan sektörlere yönlendirilmesi gerekiyor. Bu hem ekonomik büyüme hem de gelecekteki kalkınma için önemli bir adım olacaktır. Ekonomik büyüme, aynı zamanda, ekonomik adaletsizliklerin azaltılması ve fırsat eşitliğinin sağlanması için de bir fırsat sunuyor. Bu nedenle, ekonomik büyüme stratejileri, toplumsal sorunları da ele alacak şekilde planlanmalıdır. Gelir eşitsizliği, işsizlik, yoksulluk ve diğer toplumsal sorunlar, ekonomik büyüme hedeflerine ulaşmak için aşılması gereken engellerdir. Bununla birlikte, ekonomik büyümenin olumlu etkilerinin tüm topluma yayılması için adil bir ekonomik sistem gerekiyor. Gelir eşitsizliği, yoksulluk ve işsizlik gibi sorunların üstesinden gelmek için sosyal refah programları ve eğitim yatırımları da öncelikli hedefler arasında yer almalıdır. Son olarak, küresel ticaretin artması ve ülkeler arası iş birliğinin güçlenmesi, ekonomik büyümeyi destekleyen faktörler arasındadır. Ancak, küresel ekonomik ilişkilerde yaşanan gerilimler ve ticaret savaşları, küresel ekonomik büyümeyi tehdit edebilir. Bu nedenle, iş birliği, diyalog ve karşılıklı saygı prensipleri temel alınarak, uluslararası ticaretin serbestleştirilmesi ve kolaylaştırılması gerekiyor. Tüm bunların yanı sıra, ekonomik gelişmelerin izlenmesi ve analiz edilmesi de önemlidir. Ekonomik verilerin takibi, politikaların ve stratejilerin geliştirilmesi için temel oluşturacaktır. Ekonomik büyüme stratejilerinin, toplumsal sorunları ve çevresel sürdürülebilirliği ele alacak şekilde planlanması, tüm toplumun refahı için önemlidir. Sonuç olarak, ekonomik büyüme, sadece bir ülkenin veya bir sektörün hedefi değil, tüm toplumun hedefidir. Bu nedenle, ekonomik büyüme stratejilerinin, sürdürülebilirlik, toplumsal sorunların ele alınması ve küresel iş birliği gibi faktörleri göz önünde bulundurarak planlanması gerekiyor. Bakalım, neler görecek nelere şahit olacağız. Yoksa her zamanki gibi oturup tencerede taş mı kaynatacağız. En iyisi mi izleyip de göreceğiz. Ne olursa olsun bizim için hayırlısı olsun… Haftaya görüşmek dileğiyle!