Kulüpler Birliği'ndeki değerli büyüklerimiz oturuyor, çaylarını, kahvelerini yudumluyor, masa başında karar veriyorlar, Kararlaştırıyorla...

Kulüpler Birliği'ndeki değerli büyüklerimiz oturuyor, çaylarını, kahvelerini yudumluyor, masa başında karar veriyorlar, Kararlaştırıyorlar, imzayı da basıyorlar. Ve de yeni Merkez Kurulu Başkan ve üyelerini şak diye atıyorlar, göreve getiriyorlar. Ne var bunda mı diyeceksiniz. Aslında farkında olmadan kendilerine zarar verirken, hakemler için iyi oluyor. MHK'yi kendileri getirdiği için mecburen eleştiremeyecekler, topa tutamayacaklar. Basına da yansımayacak, yaygarada kopmayacak. Razı kalacaklar. Buna lafım yok. O zaman şu da olsun. Hakemler Birliği adında bir kurum olsa, olamaz ya. Olsa diyelim hakemler de beğenmedikleri kulüp başkanlarını istifaya davet etse, görevden alsa, göreve getirse olur mu ? Olacak şey mi bu. MHK'ı KB değil, hakemler seçmeli, doğrusu da bu. TEŞEKKÜRLER İZMİR ASKF Bülent Meralbaysal U-18 Ligi, Sami Gider Süper Amatör Ligi, Çetin Zengin 1.Amatör Küme. Ne kadar güzel değil mi ? Göze de kulağa da çok hoş geliyor. Vefa, duygu yüklü lig sezonu isimleri, tanımlamalar. Rahmete kavuşan amatör sporumuza emeği geçen değerlerimiz,  Çetin Zengin, Bülent Meralbaysal ile Sami Gider. Üçü de birbirinden değerli, güzel insanlardı. Mekanları cennetolsun. İsimlerini yaşatmak gerek, boynumuzun borcu. Bunu çok hak eden insanlarımız. Olgunluk ve büyük bir vefa örneği gösteren İzmir ASKF Başkanı Efkan Muhtar'a, Ali Alanç'a ve diğer üyelere şahsım adına çok teşekkür ediyorum. Çok kalabalıklar maşallah, hepsinin adını tek tek yazamıyorum. Aynı çatı altındayız Şakir Kuruş, Avni Yelkenbiçer, Hüsnü Özdemiroğlu, Tahsin Ürkmez, Mustafa Özen, Nedim Ergün isimleri de benden gelsin, fikir üretmek gerekir, teşekkürler. İLGİNÇ KARARLAR Amatör ligler başladı, korona önlemleri dahilinde. Yasaklamalar var haliyle. Çok doğru da değil, çok yanlış da değil. Olması gerek, şart. Bir yerden başlamak gerek, karar karardır. Saygı duymak ve de uymak gerek. Her şey can için, sağlık için. Dolmuşta cümbür cemaat, dip dibe maskesiz sahaya gelen takım, sahada toplu hatıra fotoğrafı çektiremiyor. Garip gelebilir. Hatıra kalsın, özlediler de zaten birbirlerini. Saçma karar değil ama, saygı duyarım. Saha komiserlerimize yetki verildi. 'Fotoğraf çektirmeyin' diye peşlerinde koşuyorlar, başka işleri yokmuş gibi. Kırk yıl düşünmezsem buraya geleceğimiz, böyle olacağı aklıma gelmezdi. Sağlık olsun. Sporcu akıllı olur, saha içinde değil, tel örgülerin ardında, oda çektirin olsun bitsin. AŞIN YOKSA 3-0 YENİK MİSİN ? İkinci doz aşının üzerinden 14 gün geçmesi gerek, bir de PCR testi şart. O da olmazsa maça çıkamıyorlar, oynayamıyorlar. Eğer şartları yerine getirmeyenlerin sayısı en az 8 ise maç oynanmıyor. Sahaya gelmelerine rağmen, müsabaka oynanmıyor. PCR testi tamam olan, aşıları da eksiksiz yapılan günü de tutan boynu bükük sahadan ayrılmak zorunda kalıyor. Maç oynanmıyor. Sağlık görevlisi kontrol ediyor, yetki onlarda. Mesela Bülent Meralbaysal U-18 Ligi'ndeki Gültepegücü - Reo Atillaspor maçı bu yüzden oynanmadı. Sağlık Görevlisi Melisa Demirhan titiz kontrolünü yaptı, karar verdi. Ne olacak şimdi ? Maç ertelenmeyeceğine göre. Olumsuz hava koşulları mı denecek. Gültepegücü 3-0 hükmen galip mi ilan edilecek. Garip, ilginç. İşin burası çok önemli. Önlem güzel şey de ligin sonlarına doğru, istismar edilip başka yerlere gitmezse olay, hiç şaşmam. Peşin hükümlü değiliz ama, yeni dünya düzenin işleri bunlar. HALAMIN BIYIĞI OLSA Göztepe - Trabzonspor maçında Gervinho, Göztepeli futbolcunun ayağına bastı, hakem Atilla Karaoğlan sahadan atamadı. VAR da baktı, kaldı. Oysa atılmalıydı. Bir hafta sonra Çaykur Rizespor maçında Gervinho sakatlandı, ciddi imiş durumu. Ne denir şimdi. Gel de yorum yap. İnsan haklarına, sağduyuya, ahlaka, etiğe uygun olarak. Halamın bıyığı olsa, amcam olurdu misali. 'Oh olsun' mu denir, asla. Göztepe maçında atılsa, Çaykur Rizespor maçında sakatlanmazdı, o da olmaz. Olacaksa eğer, banyoda terliği kayar yine sakatlanır. Konumuz bu değil. Şunu vurgulamak istiyorum. Hakemlerin kararı, çok önemli. Orta sahadaki bir faul ters verebilsin, olabilir ama, böyle bariz pozisyonlaı atlamaya asla hakkınız yok. Sen hakemsin, atılacaksa atacaksın. Gerisini, ötesini berisini, ilerisini düşünmeden. Bak işte böyle neler oluyor. HİTABSPOR - GÜMÜLDÜRSPOR Önceki gün, sabah saat 10'da Bornova Belediyesi Yusuf Tırpancı Futbol Sahası'nda idik. Hitabspor - Gümüldürspor maçında, 2-2'lik skorla sona erdi. Hitabspor 2-0 öne geçti, Gümüldürspor beraberliği getirdi. Çok iyi futbolcular vardı sahada, yeteneğini daha iyi yere taşıyacaklar da. Gümüldürspor'u yılların teknik direktörü Hasan Yüksel çalıştırıyor. Üniversite takımında hocamdı, amatör ve profesyonel lig maçlarında ise sürekli karşılaştık. O bana ben de O'na güvenirim. Sahada adalet dağıtmak hiçbir şeye benzemez. Dostluk başka. Kadir Dursun ağabeyim, Fafa lakaplı Mustafa Yılmaz ağabeyim de çocukluğumu, gençliğimi bilir. Hasret giderdik, iyi de oldu. Sevdiğim, saygı duyduğum spor insanları. Spor zaten dostluk, kardeşlik değil mi ? Yaşasın spor. CERRAH FUTBOLCUDAN NEŞTER Ayşe Bakış Masterler Ligi'nin güçlü takımlarından, Ege Sağlıkgücü'nün Kulüp Müdürü, yöneticisi, her şeyi. Ege Üniversitesi Rektörü Prof.Dr.Necdet Budak da takımda forma giyiyor. Genel Cerrahi Uzmanı, Prof.Op.Dr.Ethem Murat Sözbilen de takımın oyuncusu. Yorucu mesleğine rağmen, yeşil sahalarda yer almayı çok seviyor. İyi de futbolcu, ayaklarına hâkim tıpkı ellerine hâkim olduğu gibi. Sözbilen hocamız, Ayşe hanımın babasına başarılı operasyon yaparak, sağlığı için ilk hamleyi yaptı. Eski(meyen) gazetecilik deyimiyle, şöyle başlık atardık. 'Futbolcudan yöneticiye şifa'. Çok güzel insanlarla dolu, bizim spor alemi. Zaten sporun kendisi çok güzel, selam olsun. Yüreği sporla dolu olanlara.