Turizm, turizm diyoruz da, bu konuda ne yapıyoruz? Şimdilik koca bir hiç. Faytonları kaldırdık, Kordonboyu’nu otopark haline getirdik, Kemeraltı’nı bir türlü cazibe merkezi haline getiremedik… K...

Turizm, turizm diyoruz da, bu konuda ne yapıyoruz? Şimdilik koca bir hiç. Faytonları kaldırdık, Kordonboyu’nu otopark haline getirdik, Kemeraltı’nı bir türlü cazibe merkezi haline getiremedik… Körfezimiz’de gereken temizlenmeyi gerçekleştiremediğimiz için de kruvaziyer çekemiyoruz. Dev turist gemileriyle İzmir’e gelen turistlerin “ayakbastı” paralarını ödüyorduk, o da kalktı… Pazarlar kurmamıza rağmen Kadifekale’ye çıkmak hala yürek ister. Yabancıyı bıraktım, yerli turisti çekebileceğimiz, İzmir’i kuşbakışı seyredebileceğiniz bir kafeterya bile yok o mekanda… Agora’daki tarihi kalıntıları gezelim deseniz, beş dakika sürer… Kazı yapılıyor diye birçok noktası hala kapalı… Oradan dönüp, “Haydi Kemeraltı turu yapalım” derseniz belki de bir nebze rahatlayabilirsiniz… Şu sıralar bir kıpırdanma görüyorum… Çünkü, İzmir için artık yolun sonu göründü. Acilen bir “açılım” gerekiyor… Hükümet bir “bomba” patlattı ama sonuç ne zaman alınır meçhul… Çeşme’den Urla’ya kadar uzanan hinterlantta bir “Turizm Bölgesi” oluşturulmaya çalışılıyor. Büyük bir proje. Arkasında Hükümet var. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin de buna ayak uyacağına inanıyorum… Başkanımız Sayın Tunç Soyer’in “turizmci” kimliği ile bu konuda elini taşın altına koyacağına inanıyorum. Ama bir uyarı yapmadan da geçemeyeceğim. Zira bu girişim de siyasi çekişmelere kurban gitmesin… “İstemezükçüler”in pusuda beklediklerini görüyorum. Elleri kulaklarında… Yok efendim “Yarımada elden gidiyormuş”, “AK Parti arazileri parselliyormuş” hezeyanları ile buna da engel olmaya çalışacaklarından korkarım… Lütfen siyasetçiler bu topa girmesin. Belediye başkanlarını da rahat bıraksınlar. Başkanlarımız da, kendilerini gaza getirecek dedikodulara kulak asmasınlar… Aman dikkat… Bakın, kuzeyinde Bergama’sı, Dikili’si, Aliağa’sı, Foça’sı, Çiğli’si ile batısında Çeşme’si, Karaburun’u, Seferihisar’ı, Menderes’i, güneyinde Selçuk’u, Tiresi, Ödemiş’i, Kuşadası ile deniz ve doğa turizminde onlarca zenginliğe sahip İzmir, kent olarak da buna ayak uydurabilecek olursa işte İzmir turizmde gerçek yerini bulur…

Hani siz emekçiydiniz?

Geçtiğimiz haftaki yazımızda “Menemen’e dikkat!” demiştik… İşlerin hiç de iyi gitmediğini söylemiştik. Öyle de oldu… Menemen Belediyesi’nde Başkan Serdar Aksoy tarafından işten çıkartılan bir grup işçi, kentin göbeğinde çadır kurup eylem başlattı… 31 Mart’tan bu yana Menemen Belediyesi’nde işten çıkartılanların sayısının 400 kişiyi bulduğu ifade ediliyor. Bugüne kadar ilçe tarihinde görülmemiş bir olay… “Emek tüccarları”nın yarattığı bir tablo bu! Seçim meydanlarında “Emekçi dostu” kesilenlerin, koltuğa oturduklarında nasıl “Emekçi düşmanı” olduklarının en büyük kanıtı. Genel Başkanlarını dinlemiyorlar, seçim meydanlarında verdikleri sözlerden utanmıyorlar, Menemen halkının yüzüne nasıl bakacakları bile umurlarında değil… Hani siz sosyal demokrattınız? Emekçinin yanındaydınız? Bir tane bile işçinin ekmeği ile oynamayacaktınız? Yoksa Menemen’de bir tiyatro mu oynanıyor?