İlk kez 2019 yılının aralık ayında ortaya çıkan ve kısa sürede dünyayı etkisi altına Kovid-19 nedeniyle 11 Mart 2020’de pandem...

İlk kez 2019 yılının aralık ayında ortaya çıkan ve kısa sürede dünyayı etkisi altına Kovid-19 nedeniyle 11 Mart 2020’de pandemi ilan edilmişti. Yaklaşık iki yıldır hayatımızı alt üst eden, korona mikrobunun yayılımında ülkemizde en çok vaka sayısı birkaç gün önce görüldü. Ülkemizde bir günde testi pozitif çıkan vatandaş sayısı yüz binli rakamlara, hayatını kaybeden vatandaş sayısı da, 2 yüzlü rakamlara dayandı. Elbette Kovid-19 mikrobu alan, hastalanan sayısı rakamları açıklanan rakamlar değil. Bilindiği gibi hastalanıp test yaptırmayan yüz binlerce vatandaşımız olduğu gibi, kendisini iyi hisseden test yaptırmayan pek çok vatandaşımızın olduğu da gerçek! Korona mikrobunun Omicron varyantıyla kısmen de olsa etkisini yitirmiş olması, hasta sayısına göre ölüm oranlarının düşmesi, yoğun bakımlarımızda hasta sayısının daha az olduğu doğrudur. Kovid-19’un zirve yaptığı ilk dönemlerde normal hasta servislerinin bile yoğun bakımlara dönüştürüldüğünü unutmamak gerek. Sağlık Bakanımız’ın son günlerde yaptığı açıklamalar genel olarak, korona virüsünün her geçen gün etkisini kaybederek, gribe benzemekte olduğunu, vatandaşlarımızın endişe etmemesi gerektiği yönünde. Yaklaşık iki yıldır devam eden korona virüsü hayatımızı zorlaştırdığı gibi pek çok tanıdığımızın da hayatını kaybetmesine sebep olmuştur. Bu arada Sayın Sağlık Bakanımız’ın virüsün bitmekte olduğu yönünde yaptığı açıklama pek çok kesim tarafından eleştirildi. Yarın yeni varyantlar çıkar mı, çıkmaz mı bilemeyiz. Ancak bu gün görünen tablo Sayın Bakanımız’ın söylemleri doğrultusundadır. Gerekli tedbirleri almak kaydıyla, yeni varyantlar da çıkmazsa, önümüzdeki süreçte Kovid-19 ‘un etkisini yitirmesi, beklentimiz hayatımızın normale dönmesi. Bu gün itibarıyla aşıdan başka çözümü görünmeyen korona mikrobunun tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de pek çok vatandaşımızın aşılarını yaptırmış olmasının normalleşmemiz de önemli olduğunu düşünüyoruz. Bu süreçte Sayın Sağlık Bakanımız’ın Kovid-19 vakalarıyla ilgili, hemen her gün açıklamalarda bulundu. Yerine göre eleştirildi. Yerine göre alkışlandı. Sayın Bakan’ın son açıklamasıysa vaka sayılarının zirve yaptığı zamanda ‘Vaka sayılarında görülen Omicron varyantı kaynaklı artış umut kırıcıymış gibi anlaşılmamalı. Virüs eski gücünde değil. Salgının endişe verici dönemi artık geride kaldı. Tedbirlere uyarak, aşılarımızı aksatmadan hayatımıza devam edeceğiz. Dünyanın gündemi normale dönüyor’ şeklinde oldu. Sağlık Bakanı yaptığı açıklamadan dolayı bazı kesimler tarafından sert eleştirilere maruz kaldı ama yapılan açıklama doğru bir açıklamaydı. Günlük yaşantımız dada bunu görüyor ve yaşıyoruz. Yaklaşık 2 yıldır tüm dünyanın en önemli gündemi haline gelen Kovid-19 pandemisinin, her geçen gün etkisini yitirdiği gerçek. Her geçen gün daha çok gribal enfeksiyona dönen Kovid-19 mikrobu için gerekli tedbirleri almaları için, gerekli uyarıları yapmak kaydıyla vatandaşlarımızı paniğe sürüklemenin gereği yok. Kovid-19 pandemisi sürecinde salgın seyrine bağlı olarak pek çok tedbir alınmaya çalışıldı. Hepimizin bildiği gibi en önemli tedbir maske, mesafe, hijyen olarak hayatımıza girdi. Pandemi döneminde, sosyal izolasyonun sağlanması ve bulaş riskinin azaltılması amacıyla pek çok tedbir alındı. Yüz yüze eğitimden uzaktan eğitime geçerek milyonlarca öğrencimizi okula göndermedik, seyahat yasakları, sokağa çıkma yasakları uyguladık. İş yerlerini kapattık. Pandemi döneminde alışveriş alışkanlıklarımız bile değişti. Aşının bulunmasıyla umudumuzu aşıya bağladık. Ve hayatımızın normale dönmesi için umutlandık. Ve genel itibarıyla vatandaşlarımız aşılarını yaptırdı. Yaklaşık 2 yıl önce Kovid-19’un zirve yaptığı dönemlerde koronalı hastalardan hepimiz uzaklaşmaya çalışırken bu gün pek çoğumuz normal karşılıyoruz. Demek ki, toplumun da hastalığa bakış açısı bakanın açıklamasıyla paralel. Temennimiz önümüzdeki süreçte tehlikeli yeni varyantların çıkmaması...