Korona virüs salgını başladığı günlerde birçok ülkeler önce hafife aldılar. Tedbir almak isteyen sağlık bakanlarını görevden alan devlet başkanları oldu. Kovid-19 dünya siyasetini, dünya ekonomisini,...

Korona virüs salgını başladığı günlerde birçok ülkeler önce hafife aldılar. Tedbir almak isteyen sağlık bakanlarını görevden alan devlet başkanları oldu. Kovid-19 dünya siyasetini, dünya ekonomisini, devleti yönetenlerin elini kolunu bağladı… Kovid-19 salgınından küresel güçler başta olmak üzere tüm ülkeler kadar, istihbarat servisleri adına da çıkarılacak dersler var. İstihbaratçıların korona virüs ile birlikte çalışma alanları mı değişti? Askeri sır ve istihbaratı bırakıp, virüsü kim icat edip dünyanın başına musallat etti diye istihbarat çalışmalarına mı başladılar? Askeri anlamda güvenlik, manüplasyon, ülkeleri içten ele geçirme ya da kontrol etme faaliyetlerinde son derece aktif olan istihbarat servisleri korona virüs hakkında bilgilendirme ve tehdit değerlendirmesinde ülkeyi yönetenleri durumun ciddiyetiyle uyarmakta sınıfta kaldılar… ABD istihbaratı CIA’nın, Çin'de patlak veren korona virüs salgınıyla ilgili raporla uyardığı ancak Trump'ın bunu ciddiye almadığı gibi haberler çıktı ama sadece o kadar. Bu bilgilere dönük yalanlama da olmadı. Şimdilerde süren ABD istihbaratının Çin'in siber saldırılar düzenleyerek korona virüs aşısı ve tedavisine yönelik çalışmalar yürüten laboratuarlardaki hassas bilgileri çalmaya çalıştığı iddiaları dolaşıyor ortada… Dünyanın “yeni normal düzene” geçmeye başladığı şu günlerde, istihbarat teşkilatlarında da sistem tartışmaları olacak. Bu konuyu MİT eski Müsteşar Yardımcısı Cevat Öneş anlatıyor: “İstihbarat genellikle sadece dar kapsamlı güvenlik yaklaşımları içerisinde değerlendirilir. Casuslar arası savaş, operasyonlar ve terör, yıkıcı faaliyetlere karşı güvenlik eksenli bakışlar içinde bir Hollywood filminin görüntüsü içerisinde meselelere yaklaşılır… Hâlbuki istihbarat, yani devlet istihbaratı esasında o devletin o toplumun temel güvenliğinin korunması ekonomiden sağlığa iç politikadan dış politikaya kadar, ondan sonra sosyal hayattaki ortaya çıkan risklere kadar her alanı ilgilendiren, her alandaki zafiyetleri önceden haber alarak, değerlendirerek politikacıya politika üretiminde yardımcı olan bir meslektir. Öyle olması lazım ama günümüzde bu işlev her ülke için çok farklı ancak büyük devletler, küresel güçler istihbarat teşkilatlarını çok amaçlı şekilde kullanmaya çalışırlar ama bu kullanım da siyasetin niteliğine göre demokratik yapılarına göre değişiyor… Bana göre; “Niteliksiz bir siyasetin yönetiminde nitelikli bir istihbarat üretimi olamaz. Dar kapsamlı güvenlik meseleleri içerisinde tabii ki manipülasyonlar da var. Provokatif hareketler, farklı yönlendirmeler de var. Her şeyi olabilir. O da ancak o ülkelerin imkân ve kabiliyetlerine göre ortaya çıkan sonuçlar oluyor.” Bizi, Covid-19 sonrası ilgilendiriyor. Yeni süreçte, örneğin virüsler konusunda neler olabilir? “Bir defa terör devamlılığını koruyor. Güvenlik meseleleri, yıkıcı faaliyetler devamlılığını koruyor. Çin ile ABD arasındaki soğuk savaşın devam edeceğini anlıyoruz, çok yapılı bir küresel hâkimiyet mücadelesi içine giriyoruz. Bu konuda güvenlik meseleleri, siyasi mücadeleler, askeri çatışmalar devam edecek. Ülkeleri içten ele geçirme ya da kontrol altına alma gayretleri sürecek. Tüm bunlarda istihbarat teşkilatları kullanılmaya devam edecek. Tabii ki virüsler toplumun güvenlik meselesi, yaşamsal bir konu ve istihbarat teşkilatlarının da görevleri arasında olması gerekiyor” diye düşünüyorum… Bilim adamı sıfatıyla ortaya çıkan, “Aşıyı bulalım ve Afrika’da bir kabilede deneyelim” diyende var. Afrikalıyı kobay olarak kullanmak isteyen bilim adamı sıfatına sahip insanlar da var…