Türkiye güçlenip yükseldikçe, birileri paçamızdan aşağı çekmeye çalışıyor. Anlatalım…

Türkiye güçlenip yükseldikçe, birileri paçamızdan aşağı çekmeye çalışıyor. Anlatalım… Dünya savaş tarihinde çığır açan İHA ve SİHA’larımız, önce İdlip’te destan yazmış, Mehmetçiğimizin Suriye’nin bu bölgesinde gerçekleştirdiği Bahar Kalkanı Harekatı’nda, hava sahasını kullanmamıza izin vermeyen Ruslar’a bile parmak ısırtmıştı. Son dönemde, Azerbaycan’ın yine Mehmetçik destekli Dağlık Karabağ’ı geri alma operasyonunda SİHA’lar adeta destan yazdı. Ermeniler ne olduklarını bile anlamadan kaçıp gittiler. ABD ve Rusya burada da yaşananları seyretmekle yetindi. Hakeza Libya’daki operasyonda da Türk İHA ve SİHA’ların imzası vardı. İHA ve SİHA’lar, terörle koparılmak istenen Güneydoğu ve Doğu Anadolu’daki illerimiz başta olmak üzere her iki bölgemizi çevreleyen sınırlarımızda başarıyla görev yapıyor. Hatta, Kuzey Irak ve Kuzey Suriye’de görev yapan Mehmetçiklerimize ve yurtdışı MİT operasyonlarına inanılmaz destekler veriyorlar. Bu başarıların ardından başta dost ülkeler Azerbaycan, Pakistan ve Katar olmak üzere Ukrayna, Kanada ve son olarak Polonya, bizden bu hava araçlarını almak için anlaşma yapma yollarına gittiler. Ayrıca bugün İngiltere ve ABD bile bu araçları almak için yakında kapımızı çalmaya hazırlanıyorlar. Türkiye, yakında TOGG markalı yerli otomobilini de piyasaya sürecek. Kocaeli’nde fabrikasının temelleri hızla yükseliyor. Sessiz ve deriden giden bu önemli yatırımın Türk Otomotiv Sanayii’ne getireceği ivme ve ihracatımıza olacak katkısı en az İHA ve SİHA’lar kadar önemli. Savunma sanayinde kendi helikopterimizi, kendi tankımızı kendi gemilerimizi, artık yapar hale geldik. “Motor yapamıyor” denilen ülkemiz, sonunda bunu da başardı. “Mavi Vatan” olarak hakimiyetimiz altına aldığımız denizlerimizde rahatça gezebileceğimiz Uçak Gemimiz Anadolu’nun yapımı sürüyor. Ülkemiz aynı zamanda Asya ile Avrupa arasında bir köprü vazifesi görürken, Çin’in yer aldığı Uzakdoğu’yu da batıya bağlayan İpek Yolu güzergahında, transit karayolları, köprüler inşa ediliyor. Çanakkale buna en büyük örnektir. Yani anlayacağınız vazgeçilmez bir ülke haline geliyoruz. İşte bu noktada Türkiye’nin havada, karada ve denizde gücüne güç katması, birilerini çok mu çok endişelendiriyor. Hele hele korona virüs salgınının dünyayı kasıp kavurduğu bir dönemde, bazı aksaklıklar da olsa dimdik ayakta durmamız, bizim düşmemizi bekleyenleri adeta çıldırtıyor. Dikkat ederseniz siyasete hiç girmedim. Ama tüm bunlar kendine, ülkesine ve milletine güvenen iktidarlar tarafından gerçekleştirilebilir. Şu anda da öyle oluyor. Türkiye’yi yönetenler, muhalefet aksini düşünüp söylese de, başarılara imza attıkça, adeta hedef haline geliyor. Tabii ki, millet de olan bitenleri ibretle izliyor. Ülkemiz yükselirken, birileri paçamızdan bizi aşağı çekmeye çalışıyor dedik ya, gelelim oraya. Sedat Peker denen şahıs 8.videosunu yayınladı. Tamamen boş ve yine hezeyanlarla dolu bir şarlatanlık vesikası. Yine şovmen edaları. Ama öyle bir iddia var ki, “Turan’ı kuracağız” diyen bir adamın milletin gözünün içine baka baka, Türk Milleti’ne ve bu milletin Türkiye coğrafyası dışında var olma mücadelesi veren bakiyesi olan Türkler’e ihanet edercesine, MİT tırları olayını gündeme getirmesine ne diyeceksiniz? Sedat Peker, bu son videosunda “Türkiye’ye operasyon çekiliyor” diyen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’yu haklı çıkarmıştır. Bununla kalmamış, FETÖ’cülerin aparatı olduğunu kanıtlamıştır. Çünkü, bugüne kadar ortaya attığı iddialar, Türk ve Türkiye düşmanlarının ekmeğine yağ sürmektedir. Oyuna gelmesi de çaresizliğinin göstergesidir. Yazık ki çok yazık…