Geçenlerde ekranda önemli bir ekonomi yazarı gazeteci hanımı görünce dinlemek gerektiğini düşündüm. Mesleki yaşantısı...

Geçenlerde ekranda önemli bir ekonomi yazarı gazeteci hanımı görünce dinlemek gerektiğini düşündüm. Mesleki yaşantısına, ekonomi haberciliği ile başlamış. Para Dergisi’nin içerisinde yer almış, bir çok yayın organında ve Milliyet Gazetesi’nde de köşe yazarlığı yapmış. Halen ekonomi yorumlarına devam ediyor. Kişinin söylediklerinin önemini tartışmak yersiz olur. Üstad özetle diyor ki; ülkemin boşa zaman harcamasını anlamak zor diyor ve soruyor,güçlü bir ağır sanayi üretimi için herşey mevcut olduğu halde, niye orta sınıf aracı, orta sınıf üretici bir ülke olmayı hazmedemiyor. Türkiye ekonomisinin konumunu tesbitte inanılmaz bir isabet. 2021 yılında halen ülke olarak bir ağır sanayi planlaması tercihi yok, tarım stratejisi yok, eğitimi sil baştan alacak proje yok, yasamada istikrar yok uzun vadeli tercihler yok, devlet mekanizmalarında siyasi değişim çok, kurumlar arası uyum yok ve ciddi denetim yok. Hala küçük işler tartışan her zaman yanlış bilgi ile hükümet muhalefet inatlaşması ile zaman dolduran bom boş bir sistem. Hala sorumsuzluğun iliklere kadar işlediğini farketmek istemeyen, devlet hükümet ve halk. Israrla nasıl ve hangi tercihle müreffeh ülke düzeyine ulaşılır, nasıl, güçlü devlet olunur, konusunda bir tercih hiç bir kurumda görevini layıkıyla yapan idari işletme anlayışı yok. Yıllardır ekmek fiyatı tartışılır maliyeti ortada yok hangi ekmek kaç randıman undan yapılır bilen yok. 8 bin doktor istifa eder, 1600-1700 doktor yurt dışına yerleşir bilen yok. ZEYTİNYAĞINA FİYAT Durum nasıl fark edilir, korona virüs aşısını ülkemiz hala beceremezken, Almanya’da aşıyı, iki Türk doktor bulunca farkedilir. Hala Merkez Bankası faizi konuşulur ama çiftçinin yüzde 41-71 faiz ile borçlandırılması konuşulmaz. Mali incelemeyi becerebilen stok ve stokçuluk ayrımını yapabilecek bilanço çıkarabilecek adil olabilecek memurun var mı? Yok. Stoğu gerekli olan tarımsal ürün ve imalat sanayi ürünleri çeşitleri ve miktarları biliniyor mu? Hayır. Normalin üzerindeki suç teşkil edecek stok miktarlarının nasıl tesbit edileceğini bilen var mı? Kimler yapacak bunları hangi ehil yetkililer. Hayali konuşmak yerine hemen denetlenmesi gereken konular kurumlar var. Mesela zeytinyağına fiyat veren kurum, aylardır üç diziyem yağı Kuzey Ege’de 36 liradan, Güney Ege’de 34 liradan alıyordu. Geçen perşembe aniden 3 diziyem zeytinyağı kuzey Ege’de 44 liradan, diğer yörede yani Güney Ege’de 42 liradan almaya başlandı. Bu kurumda Suriye yağı girişi olursa aradaki kazanç farkı fahiş olmazmı.? Ortak üretici çiftçiye yazık olmaz mı? Yapılanlar yasal olur mu? Geçelim siyasete. Partiler yaşlı üye istemiyor genç bulamıyor. Gençler siyasiler tarafından önemsemedikleri bilinci ile siyaseti hiç önemsemiyor. Hiç bir konuda siyasete güvenleri yok. Gençler siyasette ve siyasilerin millete çok çirkin yalan söylediğine inanıyor. Horlandıkları aptal yerine kondukları kanaatindeler. Siyasiler milletin gözüne girmek için bir birlerine hakaret ediyor hakaretlere tahammül ederekte kötü örnek oluyorlar diyorlar. Gençlere göre siyasiler oturdukları sandalyeyi çürüten adam olmayı unuttular. Bu kafalarla ülke nereye gider diyorlar, bu sebepler ile bizde onları unuttuk diyorlar. Bilmekte siyaset için yararlı olur diye düşünüyoruz.