İsmim Semra, Esra, Ayşe ya da Pınar olsa ne fark eder… Bazen Münevver’im ben… Bazen ise annesine koşup giden Özgecan… Bazen ismim bile yok, hızlı giden zamanın kavurduğu bir anıyım ben… Yaşım bazen...

İsmim Semra, Esra, Ayşe ya da Pınar olsa ne fark eder… Bazen Münevver’im ben… Bazen ise annesine koşup giden Özgecan… Bazen ismim bile yok, hızlı giden zamanın kavurduğu bir anıyım ben… Yaşım bazen 3, bazen 15 bazen 20… Saç rengimden tanıyın beni, gökkuşağının renklerinden… Evde yoğurt olmayınca bazen söner hayallerim… Sadece sevinince parlar mı sanırsınız gözlerim… İçinde binbir duyguyu barındırır, bilemezsin… ‘Kadın’ denildiğinde utanırsın diye şöyle söyleyeyim: Daha küçük bir kız çocuğuyum ben… Sesimden tanıyın beni, yarım kalmış gülüşlerimden… Elimden kaçmış gazeteden yaptığım uçurtmam… Bayramlık çoraplarımın ucu delik… Hasret kalmışım pamuk şekere, Bu nedenle ki gülüşlerim hep eksik… Annemin kuzusuydum bir zamanlar… Bazen babamın en değerlisi bazen evin sokak kedisi… Daha küçük bir kız çocuğuyum ben… Durdurmak istediğiniz nefesimden tanıyın beni… Salıncakta sallanır dururum… Ellerimi uzatsam göğe dokunurum… Ama özgür müsün diye sorarsan… Sanma ki her zaman susup otururum… Aslında kavgan benimle değil… Sen de biliyorsun, hıncını benden alamazsın… Bana yettiğin gücün birlik olunca yetmez Korkarsın. Beni benden alan, nefesimi kesen, gecelerce uyutmayan, ağlatan, hırpalayan, canımı yakan, kulaklarımı parçalayan, saçlarımın uçlarına kadar lime lime kıran sevgin sana kalsın. Annemi ağlatma artık benim. Canımın acısını bilsen dayanamazsın… Daha küçük bir kız çocuğuyum ben… Ardımdan koşsan bile beni yakalayamazsın… Bir gün büyüyeceğim… Sana inat güleceğim… Bir elimde şeker diğerinde uçurtma, özgürce caddelerde dolanıp duvarları kahkahalarımla süsleyeceğim… Yürüdüğüm yerlerde çiçekler açacak… Alabildiğine her yer deniz… Sardunyalar süsleyecek dört bir yanı… Ben karanlıktan çıktığım an barış saracak dünyayı… Korkma! Asla öcümü almam senden… Senin nefretinden büyüktür benim karbeyazı kalbim… Ben sadece yaşayacağım… Geceleri ölmek istemeyecek yavrumu sokaklarda aramayacağım… Her gülüşümün son harfini yutmayacağım ben… Senin atacağın tokatlarla yılmayacağım… Yalan dolu sevgi sözlerine kanmayıp sadece gerçek sevgiye açılacağım... Bağırışlarım dolduracak semayı, ‘Bugün de ölmedim’ diye şükredip ağlamayacağım. Anlasana! Çok güçlü olacağım ben çok… Ama dedim ya asla kendin gibi benden de korkma! Çünkü korkuyorsun, biliyorum… Bir gün ‘Yeter’ sesimi duymak zorunda kalacaksın… Bir gün sana ‘Asla’ diyeceğim… Bir gün bana dokunamayacaksın… Çünkü bizler artık susmayacağız… Onlar artık susmayacak… Bir gün gelecek, herkes bizi duymuş olacak. İşte o gün o kız çocuğu artık ağlamayacak…