Köyün delisi bugün yaptığımız işleri ve kazançlarımızı sorgulamaya geldi. Son zamanlarda ülke gündeminde ve çok farklı yerlerde karşıma çıkıyor bu durum. Üniversite sınavına giren ve mesleklerini seç...

Köyün delisi bugün yaptığımız işleri ve kazançlarımızı sorgulamaya geldi. Son zamanlarda ülke gündeminde ve çok farklı yerlerde karşıma çıkıyor bu durum. Üniversite sınavına giren ve mesleklerini seçenlerden tutun da yaptığı işlerden ve kazançlarından memnun olmayan birçok insana kadar akıl kurcalayan bir soru. Hayatımızı geçindirmek için belirli şeylere ihtiyacımız var ve para bunların ilk başlarında yer alıyor. Ancak mesleğini yaparak dilediği parayı kazanamayan ve okuduğu, üzerine kendini yetiştirmeye çalıştığı alanın içinde çalışırken çok-çok mutsuz olan birçok kişi tanıyorum. Mesleki yönelimler ve bizi ne kadar tatmin ettiği belki başka bir yazının konusu olabilir. Bugünün konusu daha çok kazancımız yani paranın üzerine. Şe-ma-lar Büyürken, hayata dair bir şeyler öğrenirken, çocukluğumuz ve o rahatlık dolu günler geride kalmaya, hayat bizi sağımızdan solumuzdan çekiştirmeye başladığında öğrendiğimiz her şeyi farkında bile olmadan düşünür ve uygular hale geliyoruz. Neyi işlediysek beynimizdeki şemalarımıza hep onunla doğru orantılı olacak şeyleri çekmeye başlıyoruz kendimize. İlişkilerimiz, mutluluklarımız, kazançlarımız hep aynı şemaların süzgecinden süzülüp karşımıza çıkıyor. Şans diyoruz adına, ne bileyim, kader diye adlandırıyoruz. Kendimizden başka herkes suçlu oluyor, biz bir bebek gibi suçsuz ve naif şekilde yolumuza devam ediyoruz. Burada öğrenilenlerden ve şemalardan bahsederken aslında bir ‘kurban’ durumu söz konusu oluyor, sanki şemalar değiştirilemez, sabit varlıklarmış gibi… Peki durum ya böyle değilse? Blokaj Farkında olamadığımız ve şemalarımızda yer alan birçok kilit cümle-kelime-inanç aslında kendilerine yönelik durumları görme eğiliminde. Sanki gözlerinizle görmüyorsunuz, beyninizin bir küçük parçasından süzülebilen yerleri görüyormuşsunuz gibi düşünün. Bir duruma dair blokajlar işte bunu yapıyor, size bir süzgeç veriyor ve siz onu fark etmeden hayatınız boyunca kullanıyorsunuz. Para konusundaki blokajlarımız toplumun dilinden süzülüp geliyor. Şimdi beraber bazı kilitleyici, blokaj cümlelerine bakalım; Para çok zor kazanılır Para parayı çeker Ben o kadar parayı hayatta kazanamam Para bana gelmez Ben çok paraya layık biri değilim Bu iş bana ancak bu kadar para kazandırabilir Bu işten hiç para kazanamam Para sadece belirli insanların elinde bulunur Birileriyle konuşurken ya da sadece iç sesiniz olarak bu cümleleri sıklıkla duyduğunuzu düşünüyorum. Herhangi bir duruma karşı, ki bu örneklerdeki gibi paraya karşı kendimize koyduğumuz süzgeçler, blokajlar bunlar. Bu tarz cümlelerle ve kilitlenmelerle severek yapılan işlerden bile güzel kazançlar gelemiyor ki! Bu sebeple öncelikle blokajların gitmesi ve yerine yenilerinin gelmesi gerek, düşüncelerin, süzgeçlerin yenilenmesi ve farklılaşması gerek. İlk adım olarak paraya dair blokajlarınızı ve iç seslerinizi fark etmeye çalışarak ve bunları değiştirmeyi deneyerek yola başlayabilirsiniz. Paraya layık olduğunuzu ve kolaylıklar içinde, bollukla size geldiğini kendinize söylerseniz ve bunu deneyimlersiniz acaba neler neler olurdu? Bugünlük yerim bu kadar! Deneyimlerinizi ‘ www.köyündelisi.com ‘ adresinden benimle paylaşmayı unutmayın!