* Ben Rafet Ekmekçioğlu'nun oğluyum, namusuma laf ettirtmem * Oyun mu oynuyoruz burada? * Mustafa Denizli Spor Kulübü mü burası, burası Altay Spor Kulübü * İmza atmak için bir yalvarmadığımız kalmı...

* Ben Rafet Ekmekçioğlu'nun oğluyum, namusuma laf ettirtmem * Oyun mu oynuyoruz burada? * Mustafa Denizli Spor Kulübü mü burası, burası Altay Spor Kulübü * İmza atmak için bir yalvarmadığımız kalmıştı * Benim paraya ihtiyacım yok * Bu kadar artistlik yaptın, şov yaptın (Yazar notu: Ben Hasan Tatar’ın oğluyum) Yukarda yer alan sözler, Altay’ın gerçekleşemeyen seçimli kongresinde Özgür Ekmekçioğlu tarafından sarfedildi. Bu cümleleri cımbızla seçerek algı oyunu yapma niyetinde değilim, ne söylendiye hemen yan taraftarki haberin içinde baştan sona mevcut. Demirören Haber Ajansı tarafından geçilen haberde yer alan bu konuşmada yanlışlık varsa, saptırma varsa da her türlü hatayı düzeltirim. Ancak eğer bu sözler gerçekten sarfedildiyse... KARA LEKE İftar saati yaklaştığı için ertelenen seçim sebebiyle Altay bir süre daha başkansız devam edecek. 108 yıllık kulüp tarihine bakıldığında, 28 Nisan 2022’de yaşananlar maalesef kara bir leke olarak görülecek. Yaşananların müsebbibi olanlarsa hayatlarına devam edecek. İBRADAN KORKMAYIN Yaşanan tartışmalara baktığımızda en ateşli anların ‘ibra edilmeme’ konusu geçtiğinde başladığını görüyoruz. Özgür Ekmekçioğlu ve yönetim kurulu üyeleri bu konuda çok sorun yaşayacaklarını düşünüyorlar muhtemelen ama yeni çıkan spor yasasının ardından ibra edilmeme konusu daha da çetrefilli bir hale geldi. Yani spor kulüpleri şirketleştikleri anda ibra edilmeyen yönetimler hakkında ola ki dava açılırsa, bu davanın düşeceği yönde hukuki görüşler mevcut. Ayrıca kabul edelim ki, ibra edilmeyen yönetime açılacak davanın kulüp üyeleri tarafındna düşürülme ihtimali daha ihtimalli... Bugüne gelinen süreçte kulübün yarım milyona yaklaşan borcu bu kadar yükselirken sesini çıkarmayı başaramayanlar, dava konusunda da benzer tavırları gösterecektir. TUTARSIZLIKLAR Mustafa Denizli konusunda Özgür Ekmekçioğlu’nun anlattıkları gerçek olabilir fakat bu gerçeklerin açığa çıkma zamanı bu kadar geç olmamalıydı. Zamanında anlatılsaydı bu yaşananlar, kimse bu denli hasmane tutum sergilemezdi. Ayrıca işler bu kadar büyüdüyse ve Denizli’nin istekleri kulübe zarar verecek hale geldiyse, neden onun ardından Mert Nobre ile devam edildi? BEN DEMİŞTİM... 22 Ocak 2022 tarihinde “Tarih yine tekerrür eder mi?” başlıklı bir yazı kaleme almıştım. 2002-2003 sezonu ile 2021-2022 sezonunu karşılaştırmış ve Altay’ın benzer süreçlerden geçerek küme düşme ihtimali olduğunu dile getirmiştim. Kahin değilim, görünen köy kılavuz istemez... Ocak ayında bu kadar belli olan bir sonun sancılarını Nisan sonu-Mayıs başında yaşıyoruz ancak Altay her daim var olmuştur, olacaktır. Güzel günler gelecektir elbet, ama demeden sevineceğimiz günler.