Farkında mısınız? Tam bir panik havası var. Günde 200’den fazla ölüm. 30 binden fazla yeni vaka. Gerçek verilerin bunun en az iki katı olduğunu şimdi artık tüm ülke biliyor. Dünya’da salgını yönet...

Farkında mısınız? Tam bir panik havası var. Günde 200’den fazla ölüm. 30 binden fazla yeni vaka. Gerçek verilerin bunun en az iki katı olduğunu şimdi artık tüm ülke biliyor. Dünya’da salgını yöneten en kötü ülke ünvanını aldık. Düşünsenize; 1 milyon sağlık görevlisinin 120 bini hastalığa yakalanmış. Her 9 çalışandan biri Covid-19 pozitif. 216 görev şehidi var. Sağlık çalışanları görev başında hasta olduğunda, yaşadıkları tabloya “meslek hastalığı” tanımlaması yapılmıyor. Yaşamını kaybedenler şehit kabul edilmiyor. Varın, gerisini siz düşünün. Daha kendi çalışanının hakkını koruyamayan bir yönetim anlayışının salgını yönetebilmesini nasıl beklersiniz? Başta alkışlarla geçen süreç,aylar sonra vaka-hasta tartışmasına döndü. Gerçek hasta sayıları aylarca saklandı. Hastalık basit bir gribal enfeksiyon gibi gösterildi. Hastalığı basite alan Türkiye bugün yoğun bakımlarda, hastane odalarında, acil servislerde boş yatak arar oldu. Panik havası öyle derinleşti ki, Faz 3 çalışma sonuçları henüz açıklanmamış olan aşıyı ithal etme kararı alındı. Oysa, 11 Aralık 2020 tarihinde Türkiye’ye geleceği açıklanan aşının biyo-güvenlik çalışmasının nerede, kimler tarafından yapılacağı henüz belli değil. 2011 yılında kapatılan Refik Saydam Hıfzısıhha Enstitüsü yerine bir başka özerk bilim merkezi açılamadığı için yurtdışından gelecek aşıların biyo-güvenlik çalışmalarını kimin, nasıl yapacağı henüz belli değil. T.C. Sağlık Bakanlığı’na bağlı bir birimin son dakikada vereceği rapor ile aşılama çalışması başlatılacağı şimdiden anlaşılmaktadır. Güvenli olduğu uluslararası bilim kurallarına göre kesinleştirilmeden, Faz 3 çalışmaları açıklanmadan ve bilimsel ortamda tartışılmadan yapılacak aşının ortaya çıkarabileceği olumsuz sonuçların sorumluluğunu kim alacak? Panik ile halka yaygın aşı uygulaması yapmak büyük risktir. Üstelik insanlık suçudur. Ne yapılmalı? Aşı ile ilgili Faz 3 raporları tarafsız bilim kurulu tarafından incelenmelidir. Deney hayvanlarında aşı uygulandıktan sonra geçecek olan 14 günlük kuluçka süresi hesaba katılarak beklenmeli, otopsi, patoloji, boyama, vs gibi en az bir hafta alacak çalışmalar tamamlanmalıdır. Dolayısıyla, aşı ülkemize geldikten sonra en az üç haftalık bir sürece ihtiyaç vardır. SON SÖZ: Dikkat! Salgın yangına döndü. Söndürmek için 14 günlük tam kapanmadan başka çare yoktur.