Evet Sayın Cumhurbaşkanı az riskli, çok riskli, yüksek riskli, kenarından hafif riskli, Nasrettin Hoca’nın fıkrasındaki gibi ‘Buna değmiş, buna değmemiş’ türünde seçim haritalarını andıran güzellikte...

Evet Sayın Cumhurbaşkanı az riskli, çok riskli, yüksek riskli, kenarından hafif riskli, Nasrettin Hoca’nın fıkrasındaki gibi ‘Buna değmiş, buna değmemiş’ türünde seçim haritalarını andıran güzellikte bir korona virüs tablosu açıkladı sağolsun. Daha açıklamanın yapıldığı saatlerde patlayan havai fişeklerle güzel memleketimin, güzel ve acı çekmiş insanlarının normalleşmeyi ne kadar özlediği de ortaya çıktı. Üzerinden biri iki gün geçmeden saat 21.00’de kısıtlamaya giren ülkemdeki gece kulüplerinde sabah saatlerinde polisin yaptığı baskınlarda eğlencenin dibine vuran vatandaşlarımızda medya organlarına görüntü vermekten çekinmedi. Kısıtlamaların başından bu yana fırsat bu fırsat kumar illetinden kurtulayım bari diye düşünmeyen beyinlerimizde yine kumar masalarında ve kısıtlama saatlerinde yakalanmayı ihmal etmediler. 65 YAŞ VE ÜSTÜ Salgın boyunca en çok acıyı çeken grup 65 yaş ve üstü bireylerimiz ise risksiz ve düşük riskli bölgelerde tamamen diğer bölgelerde ise dışarı çıkış saatleri artırılarak hapis hayatından bir nebze de olsa kurtuldular. 1 yılı aşkın süredir evlerine ekmek götürmekte zorlanan esnaf gruplarının belki de en talihsizi kıraathaneler ise açıldı ama açıldığına sevinemedi. Öyle ki birikmiş kira, sigorta ve stopaj borçlarını ödeyebilmek için aldıkları kredilerin üzerine aldıkları kredileri de ödeme zamanları geldiğinden kıpırdayamaz durumda ne yapacaklarını kara kara düşünüyorlar. Bu esnaf grubunu kurtaracak tek karar kağıt ve okey oyunlarına izin vermek olacak. Ancak bu şartlarda hijyeni sağlamadan nasıl olacak o da ayrı bir tartışma konusu. Bu arada ilçe belediye başkanlarının kahvehane ve oyun salonlarına yönelik hijyen desteği ise takdire şayan. Helal olsun, dayanışmanın zirvesini yaşayan ve yaşatan ince düşünceli belediye başkanlarına ‘Bir helal olsun size’ de benden gelsin. YA EĞİTİM? Esnaf kendini toparlamaya çalışırken, yüz yüze eğitimin başladığı okullarımızdaki duruma da bir göz atalım isterim. Eğitimci, eşi, kardeşi, eniştesi, kuzeni olan bir gazeteci olarak ilk gözlemlerim ‘Erken hareket ettik, umarım acısını yaşamayız’ oldu. Hijyenik malzemeler açısından çoğu okulda sadece bir haftalık bir stok varken, öğretmenlerin büyük kısmı, okul çalışanları hatta öğrencelerin aile büyüklerinin aşıları bile tamamlanmamışken bu neyin acelesi diye sormak geliyor aklıma. Uzaktan eğitimi bile hakkıyla başaramamış, yaklaşık 3 milyon çocuğa bu süreçte hiç ulaşamamış bir ülke olarak, gönlümüzü burkan acı haberlerle karşılaşmayız diye ümit etmekten başka aklıma bir şey gelmiyor. Ezcümle: Bu süreçte yine tedbir, sizlere ve bizlere düşüyor. Yalvarıyorum, kişisel, mesafe, temizlik ve maske kurallarını unutmayın.