Hava sıcaklıklarının iyice arttığı şu günlerde hepimiz için oldukça önemli olan su tüketimine değineceğim bu hafta......

Hava sıcaklıklarının iyice arttığı şu günlerde hepimiz için oldukça önemli olan su tüketimine değineceğim bu hafta... Sağlıklı bir bedene sahip olmanın vazgeçilmezi olan su; hayatın merkezinde olmalı ve asla ihmal edilmemeli. Vücudumuz, yenidoğan döneminde yüzde 80’lere, erişkin dönemde de yüzde 60’lara ulaşan oranda su içerir. Hücrelerimizin içinde, dokularımızda, organlarımızda özellikle de kan dolaşımımızda su bulunur. Su içmenin, özellikle çocuklara da su içirmenin çok önemli olduğunu biliyoruz.. Sağlıklı bir beden ve hatta sağlıklı bir ruh, uzun ve güzel bir ömür ile bol su içilmesi arasında güçlü bir bağ var. Metabolizmamız yoluyla ya da gıdalardan yeterli su elde etmemiz, üretmemiz söz konusu değildir, ek olarak mutlaka su içmek gerekir. Bu nedenle ne kadar su almamız gerektiği konusu oldukça önemli. . Çocuklarda yeterli su alım miktarı kilo başına yapılan hesaplarla belirlenir. Örneğin 20 kg ağırlığında bir çocuğun günlük su ihtiyacı 1500 mililitre iken, 30 kilogram ağırlığında bir çocuk günlük 1700 mililitre su içmelidir. Sadece su içmek değil, yeterli kalori, mineral ve vitamin içeren doğal ve sağlıklı beslenme kaliteli büyüme ve gelişme için gereklidir. Aldığımız suyun yeterli olup olmadığını denetleyen ve bize “susama hissi ile” sinyal veren çeşitli mekanizmalar vardır. Bu sistemlerin merkezinde böbrekler bulunur. Vücutta su azlığı olduğunda idrarımızı maksimum konsantre ederek (Bu da koyu sarı renkli idrar ile fark edilebilir) suyu vücutta tutarken, aşırı su alımı söz konusu olduğunda bol idrar çıkışı ile bunu dengeleyen orkestra şefi böbreklerimizdir. Tüm hücrelerimizde, dokularımızda ve organlarımızda su temel yapı taşlarından biridir. Küçük yaşlarda büyüme hızı yüksek olduğundan su ihtiyacı daha da fazladır. Vücudumuzda gıdalardan elde edilen şeker, aminoasitler gibi moleküllerin çözünmesi ve hücrelerimize taşınması, üretilen toksinlerin temizlenmesi, hücrelerimizin yenilenmesi, dokularımızın gerekli gıda ve oksijen desteğini alabilmesi ve kan basıncının düzenlenmesi gibi pek çok önemli konuda yeterli su içilmesi hayati role sahiptir. Ayrıca vücut ısımızın belli bir aralıkta tutulması ve bağışıklık sistemimizin iyi çalışması da yeterli su içilmesi ile yakından ilişkilidir. Yeteri kadar su içilmemesi çocukluk çağında büyüme ve gelişmeyi, bağışıklık sistemini, böbrek sağlığını, kalp fonksiyonlarını ve daha birçok organ sistemini olumsuz yönde etkileyebilir. Böbreklerimizin sağlıklı olabilmesi ve maksimum verimlilikte çalışabilmesi için yeterli su içmek hayati önem taşır. Kan dolaşımında var olan gereksiz ve zararlı (toksik) maddeler böbreklerimiz tarafından gün içinde defalarca temizlenir. Çocuklarda susuzluğun ya da az su alımının en çok etkilediği organların başında böbrekler gelir. Özellikle bu durum uzun sürerse böbrek fonksiyonları azalarak yetersizlik gelişir. Yakın tarihte yapılan bir araştırmaya göre, ilkokul çağındaki çocukların su sebilleri sayesinde suya daha kolay erişebilmelerini sağlama ve onlara su tüketimine teşvik eden eğitimler vermenin obezite riskini azaltan etkili bir strateji olduğunu gösteriyor. Yeteri kadar sıvı almayan çocuklar, yetişkinlere göre daha fazla egzersiz kaynaklı rahatsızlık riski taşırken çocukların vakitlerinin büyük kısmını geçirdikleri okulda ve okul sonrasında suya kolayca erişebilmelerini sağlamak onların daha fazla su tüketmelerine yardımcı oluyor. Bu sıcak havalarda siz ve çocuğunuz bol bol su tüketin.. Unutmayın su yaşamın kaynağıdır...