Ekonomideki Planlı Eskitme, aslında büyük bir teknolojik çöplük oluşturmaktadır. İçinde bulunduğumuz 21.Yüzyıla gelmeden önce eskilere biraz dönerek o yıllarda neler olduğuna bakalım. Bir ara görevli...

Ekonomideki Planlı Eskitme, aslında büyük bir teknolojik çöplük oluşturmaktadır. İçinde bulunduğumuz 21.Yüzyıla gelmeden önce eskilere biraz dönerek o yıllarda neler olduğuna bakalım. Bir ara görevli olarak gittiğim Amerika’da zaman zaman şehirleri de gezmek fırsatı buluyordum. Gittiğim, California eyaletinde bir itfaiye istasyonunda tam tamına 120 yıldır aralıksız yanan bir lambanın olduğunu duyduğumda şaşırmıştım. Görmek istedim ve gidip gördüm. Duyduğumuza ve gördüğümüze inanmakta güçlük çekiyoruz ama zamanında yapılan ilk lambalar gerçekten ömürlük olarak yapılmaktaydı. Düşünsenize 1901 yılından beridir açılmış ve hiç kapatılmamış; dünyanın en uzun süreli yanan lambası sönmeden yanmaya devam ediyor… Ampulü üreten 1895 yılında Shelby Elektrik üretimi yapan fabrika da çoktan kapandı. 1880 yılında Thomas Edison’dan patenti alınarak 15 yıl içerisinde patlamayan ampuller üretilerek piyasaya çıkarılmıştı. 1925 yılında üretilen lambalar bin saat ile sınırlandırılarak üretilmiştir. Teknoloji ilerledikçe planlı eskitme ile ürün yaşam döngüsü ortaya çıkmaya başlamıştır. Ürünlerin geliştirilmesi ile birlikte artık ürünlerin yaşamı ile birlikte ölümü de tasarlanıp planlanmaya başlanmıştır. Kaçınılmaz teknolojik gelişmelerin tabi ki de bir bedeli olacaktı. Devamlı olarak değişim gelişim demekti ama bunun da sürekliliği için yeni ürün modellerinin gelmesi ve kazancın devam etmesi için de mutlaka bir şekilde mevcut ürünün bitmesi gerekmekteydi. Cep telefonları da teknoloji yenilendikçe yavaşlamaya başlamıştır; Yıllar geçtikçe CPU’lar bilinçli bir şekilde yavaşlatılmaktadır. Yeni ürünler çıktıkça bizlere yavaş geliyor hemen yenisini alalım diye düşünüyoruz. Araba üretimlerinde de ayni durumlar geçerlidir. Genel olarak üreticiler her yıl ürünün yenilenmesi hedefindedirler. Binlerce markaların milyonlarca modelleri üretmeleri devamlı olarak piyasaya yenisi girecek olan ürünler için mevcut eski ürünlerin ortadan kalkması ya da bir şekilde piyasadan toplanması gerçeğini ortaya çıkarmaktadır. İlginç bir olay ise büyük icatlardan olmazsa olmazımız naylon dünyanın ilk sentetik tekstil ürünüdür. Naylon çok dayanıklı malzemeydi. Çadır, paraşüt ve kadın çoraplarının üretiminde kullanılmıştı. Bugün için büyük çevre kirliliği yaratacağımızın farkında olmadan her şeyimizi naylondan üretmeye başladık. Zaman geçtikçe kaçınılmaz son pazarlarda doyum noktasına ulaşılınca, ürünü daha zayıf ve dayanıksız yapmak için çalışmalara başlayarak arz ve talepteki dengenin bozulmadan devam edildi. İşte tüm bu çabalar ile ortaya planlı eskitme mantığı çıkıverdi. Çünkü mevcut ürünler için ARGE harcamaları ile ekonomi canlanıyor müşteri talepleri devam ediyor ve üretim arzı artıyor, arz arttıkça fiyatlar düşüyor ki bu da kullanıcılar için iyi bir şey olarak görülüyordu ama diğer bir açıdan bakıldığında, özellikle bir yıl için bir ürün üretmek, bir yıl sonra teknolojik bir çöp üretmek demektir ki bu da sürekli büyüyen teknolojik çöplük üretiminin başlangıcını oluşturuyor. Yapılan üretimlerle büyüme ve gelişmeler sağlanıyor ama genel olarak yeniden düşünerek planlamalar yapılarak bu konular gözden geçirilmelidir. Her ürün temel ihtiyaç olmamakla beraber çok sayıda üretildiğinden dolayı eskiden fiyatları düşüyordu. Böylece ihtiyacımız olmadığı halde lükse kaçarak bu ürünleri almaya başlıyoruz. Ama şimdilerde fiyatlar düşüyor demek hata olur. Fiyat artışlarına kazancımız yetmiyor. Dünyada yapılan kısa vadedeki bu tarz büyümeler ve gelişmeler ile elde edilen kazançlar uzun vadeye bakılarak düşünüldüğü zaman dünyanın aslında teknolojik bir çöplüğe gittiğini görüyoruz.