Tam yarım asır önce İzmir’e taşındık. Elazığ’dan ilk geldiğimiz günleri hatırlıyorum da… Bunun için büyüklerime, rahmetli babama ne kadar teşekkür etsem az. Denize, ne çok giderdik. Çünkü deniz bir...

Tam yarım asır önce İzmir’e taşındık. Elazığ’dan ilk geldiğimiz günleri hatırlıyorum da… Bunun için büyüklerime, rahmetli babama ne kadar teşekkür etsem az. Denize, ne çok giderdik. Çünkü deniz bir tatil değil de şifalanma, tedavi demekti bizim için. Annemin belinde kemik kayması olduğu için mutlak “D” vitamini almalıydı. Bir yıl Ankara’da hastanede yatıp tedavi görmüştü. Bundan sonrası için deniz ve güneş ancak çare olabilirdi. Babam bir karar verecekti. Devlet memuru olduğundan ve ailesini oraya taşıyacaktı. İşte babam bir şehirden öte bir şehre geçmemişti yalnızca. Yaşam şekli seçmişti bize. En güzelini hem de. Adeta cennetten bir köşede, bir demokrasi şehri seçmişti… Çünkü, rahmetli babam vizyoner, soran, sorgulayan, analiz eden bir ekolden geliyordu. Araştırmacıydı. O, Köy Enstitüsü mezunu öğretmendi. Babam ve babam gibiler ,bu ülkede tarih yazanlarımızdı. Mekanları cennet olsun, göçmüş olanların hepsinin. İşte Çeşme’yi ilk gördüğüm gün, Ya da şöyle… Ilıca’yı ilk gördüğüm günü hiç unutamam… Genellikle Urla ve Kilizman’a giderdik deniz için. Çünkü yakındı. Bir hafta sonu Ilıca’ya geldik. Aman Allah’ım nasıl bir deniz ve ne kadar kalabalık. Uçsuz bucaksız... Aslında bomboşmuş da haberimiz yokmuş. İşte benim çocuk aklım. O kumların güzelliği, güneş; yani burada bildiğim, bildiğimi sandığım her şey bambaşka idi. O denizin sakinliği, dalgasız ve havuz gibi oluşu. Hiç dalgalarla boğuşmamak ne güzeldi. Tam çocukları en mutlu edenindendi. .

Turizm, sağlık ve Çeşme

Yıllar yılları kovaladı derken annemin beli daha iyiye gidiyordu. Biz de hep Ilıca’ya gitmeye başladık. hafta sonları, yaz tatilleri...

Ben de turizm okumuştum. Otelde resepsiyonda çalışıyordum. Orada da gördüm ki, Çeşme herkesin çok sevdiği hep gittiği, insanların ikinci bir evinin daha olduğu gerçekten çok kıymetli bir yermiş. Yabancılar bile nasıl da karış karış biliyordu Çeşme’yi. Turlar gelir, İzmir’de bir gün kalırken Çeşme’de en az bir hafta. Öyle çok otel de yoktu zaten.

İlk toplantı otelim ALTIN YUNUS

Patronum ile ilk Altın Yunus Tatil Köyü’ne toplantıya gittiğim gün bile çok net aklımda. Ege Bölgesi’nin ilk ve en büyük tatil köyü... Burada insan kaybolur diye düşünmeden edemediğim harika bir tesisti. Sonrasında ne çook kaldık o otelde. Müthiş de bir konumu var. Çocuklarım adeta orada büyüdü. Pek çok ilklerime ev sahipliği yaptı. Eşim de iş hayatına orada başlamıştı. Turizm ile orada tanışmıştı. Çeşme’de yaşayanlar, Çeşmeliler genelde bu otelde çalışmış zaten. Tam birkaç neslin okulu olmuş.

Orada, Ilıca’da unutamadığım bir anı

İlk kez bir sanatçı dinlediğim; önemli bir sanatçı dinlediğim yer. Çeşme Plus Otel. Müthiş bir konum, harika bir gün batımı. Tadı çıkarılmış bir deniz sefası.

Akşam da o zamanlar yeni sahne alan sanatçılarımızdan, şimdinin çok ünlü isimlerinden Ebru Gündeş.

Tabii ki dinlemeye, izlemeye doyamıyoruz. Bir de o kadar mutluyuz ki… Yanılmıyorsam üç ya da dört yaşlarında olan kızım Sezin’le sahnede ilgileniyor, dans ediyorlar. O’nu seviyor. Eeee böyle olunca bu anımda hafızama kazınıyor.

Turizmci olmanın da etkisiyle çok iyi gezdik. Güzel otellerde tesisilerde kaldık. Ondandır iki çocuğum da turizmci.

Turizm, eğlence veee müzik

İşte bu anılarım, bu güzel anılarım tekrar can buldu kafamda. Şöyle… Bizim o Ebru Gündeş’i dinlemek için gittiğimiz yerde çoook sevgili dostlarım Günay markasıyla pek çok kıymetli sanatçımıza ev sahipliği yapacak. Deniz, kum ve güneşten öte müzik ve eğlencenin de olduğu “Ilıca’da yine turizm kazanacak.”

Pek çok kişi benim gibi anılar biriktirecek. Çeşme’nin incisi Ilıca için. Bırakın Türkiye’yi, dünyanın pek çok yeriden insanlar sanatçılarımızı dinlemek için gelecek. Bu nevi şahsına özgün, son derece kaliteli markanın altında hayal bile edemedikleri sanatçıları dinlemek için gelecekler.

Başkan Ekrem Oran (EKO) farkı ile…

Çeşme o günden bu güne pek çok evrim geçirdi elbette. Her başkan, her belediye başkanı katkılar sağladı. Ancak gerçek bir Çeşmeli Ekrem Oran ile Çeşme’de herşey güzelleşti. Herşeye rağmen tüm imkansızlıklarına rağmen Çeşme yenilendi, güncellendi.

Markaların gücü

Bu marka ile Ilıca güçlendi, turizm güçlendi. Pek çok sektör güçlendi. Kişiler ya Bodrum’a ya da İstanbul’a gitmeyecek “GÜNAY” için. Çünkü. “GÜNAY” geldi Ilıca’ya. Marka gücüne güç kattı Çeşme. Alaçatı’sı, Ilıca’sı, Çeşme Marina’sı, Paşa Limanı daha pek çok deniz kasabası ile. Sezonda nüfusu en çok artan turizm cennetlerimizden.

Yepyeni bir Çeşme…

Eşim Çeşme’li ve kayınvalidem de halen orada oturuyor. Biz ilk fırsatta Çeşme’ye koşan bir aileyiz. Her hafta sonumuz da aynı konu. Nereye gitsek. Birbirinden güzel plajlar, deniz. Karar vermekte hep zorlanırız. Ancak bu ara çok daha rahatız.

Boyalık Beach Otel”

Çok özel bir tesis ve özel bir plaj. Eski FRAM Oteli. Hep Fransızları ağırladı yıllarca. Şimdi turizmin usta ellerinde devleşti. Markası, kalitesi, otelcilik ve hizmet anlayışı ile zirvede.

GÜNAY-ÇEŞME

Ve şimdi tek bilinen akşam Günay’da olunacağı. Türkiye’deki en iyi sahnelerinden olan “GÜNAY – ÇEŞME” sahnesi de geçen hafta en çok konuşulan konulardandı.

GÜNAY, Süper Star Ajda Pekkan ve sevgili Cenk Eren ile buluşturdu o gün ILICA’da. Nefis menüler, harika bir Çeşme akşamı, müzik ve eğlence.

Yaşayacaksan böyle yaşayacaksın” dendiği türden. Dolu dolu… Keyif ala ala... Hakkını vere vere. Yaşamak hem de güzel yaşamak bir sanat değil midir ki zaten….

İşte bu güzellik ve yaşam enerjisi, doğanın nimetleri, özgün ve kaliteli bir şekilde bize sunulmuş bir armağan.

GÜNAY’ın programlarına bakın. Hangi sanatçıyı dinlemek istiyorsunuz. Ona göre hemen bir tatil ya da hafta sonu planlayın. ÇEŞME ÇOK DOLU VE ÇOOOK GÜZEL. Sonra yer bulamaz iseniz üzülürsünüz. Benim kardeşim kadar yakın bu girişimci dostlarımın mekanında iken de iyi ki, gelmişim dediğinizi şimdiden duyuyorum. Çünkü onlar çok özel, çok vizyoner. Çünkü onlar fark yaratan, değer katanlar

İyi ki Çeşme’ye geldin GÜNAY

Hoş geldin. Hoş olan her şeyi getirdin. Hayırlı uğurlu olsun. Hep müzikle hep sanatla sanatçıyla hep güzelliklerinle, tarihin ile zenginliklerin ile kal Çeşme…