Red Türküleri- 1 Kirpiklerin diken diken Tel örgüler kirpiklerin Yasak sınırlar geçerken Geride...

Red Türküleri- 1

Kirpiklerin diken diken Tel örgüler kirpiklerin Yasak sınırlar geçerken Geride kaybettiklerin (Yağmur Atsız) Taştan evin içten kireçli duvarında Galatasaray’a dair neler yoktu ki! Krallığı henüz kaçakçılığa bulaşmamış Tanju Çolak, sonradan kaptan olacak Erdal, Alman gurbetinden gelen Uğur Tütüneker… Sarı-kırmızı renklerden uzun balonlar. Bütün bunların ortasında uzun bir bağlamayla bıyıklı bir sanatçı. Fotoğrafı siyah-beyazdı; ama GS’nin sarısını da kırmızısını da gölgede bırakıyordu. Duvardaki bu fotoğrafa uzun uzun baktığım bir gün en küçük amcam, öfkesini elindeki makasa teslim ederek duvardaki posterleri, balonları kesip atmaya başladı. Çobanlıktan ve amelelikten nasıl fırsat bulduysa GS fanatizmi hastalığına yakalanan abimin sessiz bakışları arasında sıra bağlamalı adama geldiğinde durdu. Kesip biçmeyi bıraktı. Amcam, duvardaki adamı tanıyor muydu yoksa sırf onunla bıyıkdaş oldukları için mi postere dokunmadı, bunu öğrenmeye imkanım olmadı. Ama benim Arif Kemal’le en uzak hatıram budur. Sene 1989 olmalı. Her tarafından ışık saçan bir teypte dinlediğim kasetin adı da “Red Türküleri 1”di. 30 yılı aşkın bir zamandır o kaset çürümeden korunabildi. Çok diyar dolaştı. Son 16 yılını benle geçirdi. Yazının başında okuduğunuz dörtlük Yağmur Atsız’ın “Konuk” adlı şiirinden. Arif Kemal, hem bu kasette hem Red Türküleri 3’de şarkıyı seslendiriyor. 12 Eylül 1980 Darbesi’nin solda ve sağda neredeyse bütün toplumsal dinamikleri susturduğu bir ortamda kasetleri çıkan ve Anadolu’da konser veren bir sanatçıdır, Arif Kemal. Solda duran bir sestir. Turancı-Türkçü Nihal Atsız’ın oğlu Yağmur Atsız’ın bir şiirini bestelemiş olması ilk bakışta şaşırtıcı gelebilir; ancak oğul Atsız’ın liberal bir çizgide kendini ifade ettiğini belirtirsek belki şaşkınlığınız biraz azalır. Kasette Ataol Behramoğlu’nun “Bu Aşk Burada Biter” şiiri de bestelenenler arasında. Daha sonra Haluk Levent’ten de dinledik; ama Arif Kemal şiirdeki melankoliyi ve ritmi çok daha başarılı bir şekilde bestesinde yaşatmış. “Asma Altı” benim en sevdiğim şarkılardan. Ceyhanlı şair Ahmet Ada’nın şiiri olması beni özellikle ilgilendiriyor. Yine kasette Kıvılcım Vafi’nin şiirinden bestelenen “Dizeler” adlı şarkı kasetin şöyle bir özelliğini öne çıkarıyor: 1980’lerin ortamında çıkan sol kültür sanat dergileri, ki bunlar çok zor koşullarda çıkan dergilerdir, bir çok şairi bir araya getirmiştir. Arif Kemal bu yayınları iyi takip eden veya onlarla bağı olan bir sanatçıdır. Aslında başta Ahmet Kaya olmak üzere, 1980’lerin umutsuz havası içinde kırık ezgilerle ortaya çıkan; ama bir yandan da umut arayan çoğu sanatçı edebiyattan çokça beslenmiştir. Kasetin adı da dikkat çekici. Türkçede itiraz “ret” olarak yazılır. Sanatçı İngilizcede “kırmızı-kızıl” anlamına gelen “Red”i tercih etmiş. Hem solun kızıl rengi hem 1980’li yılların “itirazı” olarak yorumlanabilir. Arif Kemal, 1988’den sonraki birkaç yıl boyunca yaygınlaşan bir ses olarak dikkat çeker. Ama sonrasında ortadan kaybolur. İnternetteki bilgiler daha doğrusu kişisel yorumlar Arabistan’da müzik öğretmenliği yaptığı yönündedir. Ama hiçbir söyleşisine rastlamadığımı da belirtmem gerek. Dilerim bir gün yolumuz kesişir. Zira, çantamda, heybemde ve elbette hafızamda yerini daima koruyacak olan bu sanatçıyı tanımayı çok isterim….