İlk hatırladığım savaş Körfez Savaşı’ydı. O zamanlarda adına ‘süper’ dediğimiz bakkaldan hallice ticarethaneler vardı ama AVM...

İlk hatırladığım savaş Körfez Savaşı’ydı. O zamanlarda adına ‘süper’ dediğimiz bakkaldan hallice ticarethaneler vardı ama AVM dediğimiz kurumlar yoktu. En bildiklerimiz, “Özlem Süpermarket, Aslı Süper Market ve Cici Market” gibi isimler taşıyordu. Fakat Tansaş diye İzmir’e özgü tanzim satış mağazamız vardı. Bu da zamanın Büyükşehir Belediyesi’nin eseriydi. Yıllarca Tansaş’larda aldık verdik, ekonomiye can verdik… Şimdi o da hayal oldu. Satıldı gitti. Ne diyordum, tamam hatırladım; Körfez Savaşı devrinde öyle büyük AVM’lerimiz yoktu, hele hele o AVM’lerin mahalle aralarına kadar sızmış şubeleri hiç yoktu… Bakkallar ve bakkaldan az daha büyük süper marketler vardı. İşte o dönemde de insanlarımızın “savaş çıkacak” tedirginliği ile o marketlere ve bakkallara koşup çuvallarla un, yağ ve şeker aldığını görmüştük. Hatta az da olsa kapılarında kuyruklar da oluşmuştu. Şimdi ise bir yağ krizi ile karşı karşıyayız… Niye? Rusya’nın topraklarını işgal ettiği Ukrayna bizim ayçiçek yağı ithal ettiğimiz en önemli ülkeymiş, savaş sebebiyle de bu yağ ticareti duracakmış ve Türkiye yağsız kalacakmış da o yüzden… Son üç gündür yağlarını depoya kaldırıp karaborsayı azdıran marketlerin videolarını, ihtiyacından çok çok fazla yağı alan vatandaşlarımızın görüntülerine boğulduk. İkisi de tatsız, ikisi de nahoş! *** Hem biz de yağ da bitmez yağcı da bitmez. Niye bu kadar dertleniyorsunuz ki? Aslından milletimizin genel karakterinde böyle yağcılık yok. Hep lafı diklemesine söyleyen, hep dik duran insanımız çoğunlukta ama nedense yağcılar en başta yer tutuyor. Bu durum her alanda böyledir. İş alanında, siyasette ve toplumsal hizmet yapılarında… En başta yer tutanlar, hep yağcılar yani dalkavuklardır. *** Meseleye bir de şu yönden bakalım. Biz ayçiçeği de, buğday da, kanola da, soya da, mısır da yetiştirebilir hatta bu alanla lider ülke konumunu da gelebiliriz. Toprağımız ve havamız buna çok müsait… Ama yeter ki planlı bir şekilde tarım politikası uygulayalım. Niye olmuyor anlamıyorum! *** Hatta şöyle olmalı… Devletimiz, üniversitelerimiz ve ziraat odalarımız bir araya gelip, ne ekilmesi gerekiyorsa onun ekimini planlı olarak bölgelere dağıtmalı… İç ihtiyaç ve ihracat buna göre planlanmalı ve bölgesel tarımsal ihtisaslaşma sağlanmalı… *** Bugün kadınlar günü… Hele hele; Dünya Emekçi Kadınlar Günü… Emekçi olmayan ve emek vermeyen kadın var mı? Hepinizin, hepimizin kutlu olsun.