Güzel bir ten, parlayan bir cilt… Kim istemez ki? İnsanların yirmili yaşlarına kadar devamlı hücrelerinde çoğalma ve yenilenme görülür. Yirmili yaşlardan sonra ise ne yazık ki bir yaşlanma döngüsünün...

Güzel bir ten, parlayan bir cilt… Kim istemez ki? İnsanların yirmili yaşlarına kadar devamlı hücrelerinde çoğalma ve yenilenme görülür. Yirmili yaşlardan sonra ise ne yazık ki bir yaşlanma döngüsünün içine giriyor. Günümüze ise ölümsüzlük henüz keşfedilmese de bir takım ufak dokunuşlarla bu döngüyü geciktirmek mümkün! Bugün sizlere kanlı maske ya da vampir maskesi olarak da adlandırılan GRP (Growth Factor Rich Plasma) tedavisini anlatacağım. Biliyorsunuz ki daha önce PRP işleminden bahsetmiştim. GRP ise, geleneksel PRP işleminin aktivatörler yardımıyla daha etkili hale getirilmesiyle üst düzey bir tedavi sunar. GRP tedavisi, kolunuzdan hekim tarafından alınan 10cc kadar az bir kan kullanılarak yapılır. Alınan bu kan, santrifüj cihazında yüksek devirde (2000rpm) çevrilerek 9 ila10 dakika sonunda platelet dediğimiz kan hücrelerinden ve Growth Factor dediğimiz büyüme faktörlerinden zengin plazma kısmı elde edilir. Sonrasında aktivatör (buffy coat - beyaz kan hücreleri) eklenerek daha yüksek bir devirde (4000rpm) tekrar santrifüj edilir. Bu plazma ihtiyaç duyulan cilt bölümlerine çok ince uçlu iğneler vasıtası ile enjekte diliyor. Böylece cildimizi oluşturan ana yapılardan olan kollajen ve elastin artışı en doğal yolla tetiklenmiş olur. Genellikle GRP uygulamasını lekeli bölgeler, akne skarları, sarkma ve kırışıklık olan bölgeler, çatlak tedavisi, saç dökülmeleri gibi sorunların tedavisinde öneriyoruz. Ayrıca bu uygulamayı, göz altı dahil tüm yüz, boyun ve dekolte bölgesi, saç dipleri, boyun, basen bölgesi, el üzerine uygulatabilirsiniz... Ancak… Her zaman dikkati çekmek istediğim bir husus var. Her uygulama her insana uygun değildir. Bunun için alanında uzman bir ‘doktor’a başvurmanız gerektiğinin şiddetle altını çizmek istiyorum... Her uygulamada olduğu gibi GRP tedavisini de bazı hastalarımıza uygulamaktan kaçınıyoruz… Özellikle Hamileler, Hemofili, antikoagülan gibi pıhtılaşma bozukluğu bulunanlar, Trombosit (platelet) sayı ve fonksiyon bozukluğuna sahip kişiler ve kanser hastalarının bu uygulamadan uzak durmasında yarar var. Tedavi sonrasında hastanın dinlenmesini gerektiren herhangi bir durum bulunmamaktadır. Hasta normal günlük hayatına devam edebilir. GRP tedavisi süresince güneş banyosu ve solaryumdan kaçınılmalıdır. Tedavi kürü sonunda ciltteki hassasiyet ve morluklar iyileştikten sonra hastanın güneşlenmesinde bir sakınca yoktur. Bu uygulama öncesinde danışanlarımdan her zaman şu soruları alıyorum: GRP tedavisi hangi yöntemlerle uygulanır ve ağrılı bir işlem midir? Alerjik bir reaksiyon oluşturabilir mi? GRP işlemi napaj ve mezoterapi olmak üzere iki tür enjeksiyon yöntemi kullanılarak yapılır. Uygulama öncesinde lokal anestezikler kullanılması sebebi ile çok hafif iğnenin girişi sırasındaki acı hissedilir. Ve bu uygulamanın herhangi bir şekilde alerji riski yoktur çünkü enjeksiyon içeriğinde hiçbir katkı maddesi olmadan, doğrudan kendi kanınızdan oluşan serumunuz cildinize uygulanmaktadır. Son olarak… Yaşlanmaktan kokmayın ama isterseniz zamanı biraz ertelemenin mümkün olduğunu söyleyebilirim… Sevgiyle ve sağlıkla kalın…