Bir yıldır sayısız köşe yazısı yazdım. TV programlarımda konuştum. “Bu bir salgındır. Önce insan sağlığıdır” dedim! Geçmiş dönemlerde de büyük salgınlar yaşanmış. Fakat Covid-19 pandemi salgını, Türk...

Bir yıldır sayısız köşe yazısı yazdım. TV programlarımda konuştum. “Bu bir salgındır. Önce insan sağlığıdır” dedim! Geçmiş dönemlerde de büyük salgınlar yaşanmış. Fakat Covid-19 pandemi salgını, Türkiye’de doğu da birkaç ilin nüfusu, batı da birkaç ilçenin nüfusu kadar insanı öldürmüş bir salgındır. Dünya da ise Vatikan, Lüksemburg, ülkelerinin nüfusunun on katın üzerinde insan hayatını kaybetti… İtalya’dan Almanya’ya, Rusya’dan ABD’ye ekonomisi zarar görmemiş bir ülke yoktur. Sağlığı siyasete ya da ideolojiye kurban edenlerin hali meydanda! İşte İtalya, İtalya Başbakanı istifa etti. İşte İran’ın hali… Pandeminin başladığı bir yıldır her gün lokantaları, restoranları, gece kulüplerini, kahvehaneleri açın diye siyaset yapmaya çalışanlar, insan sağlığını göz ardı ederek siyaset yapan insanlar var aramızda. Siyasi rant elde etmeye çalışıyorlar... Avrupa’da yaşanan olaylarda AB ülkeleri vatandaşları ülke polisinden cop yerler, gaz püskürtülerek polis tomalarıyla su sıkılarak dağıtılırlar. O insanların gururlarına dokunmaz! Söz konusu Türkiye olunca Türk Polisine her fırsatta dil uzatırlar. İnsanlık dersi vermeye çalışırlar. Asıl insanlık dersini AB ve AB ülkeleri polisleri Türk Polisi’nden öğrenmelidir. Türk Polisi her zaman centilmence davranır. Ülkesinin birlik ve beraberliği, insanların sağlık ve huzurlu yaşamaları için terör elamanlarına karşı da acımasızca mücadele eder… İnsanlık ve sağlık üstünden siyaset yapmaya çalışanlar, Covid-19 pandemi döneminde Türkiye’den sağlık yardımları aldıklarını unutmasın. Türkiye sağlıkta çok ön planda olmuştur… Türkiye Sağlık Bakanlığı, Çin ile yaptığı aşı anlaşmasının ilk parti gelen aşıları başta sağlıkçılardan başlayarak aşılır yapıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan açıkladı. “İkinci parti aşı da önümüzdeki günlerde geliyor” dedi ve altı milyon aşı önceki gün Türkiye’ye geldi. Aşılma devam edecek… Mesele Çin aşısı olunca, sadece kötülemek için siyaset yapanlar, bu ayni tipler damarımıza çip koyacaklar diye, mRNA aşısını da kötülemezlerdi! Yani Türkiye Cumhurbaşkanlığı ve Sağlık Bakanlığı vatandaşı için her girişimde bulunuyor ve insanları bu pandemiden korumak için her tedbiri alıyor… Burada mesele Çin aşısı değil. Mesele Cumhurbaşkanı Erdoğan’a karşı çıkmak, Erdoğan’a karşı siyaset yapmak adına ülkedeki insanlara yazık ediyorlar. Milli davalarda ve insan sağlığında, siyaset olmaz. Birlik ve beraberlik içerisinde siyaset yapılmalıdır. Burada amaç Türk insanıdır. Türkiye'dir... Biontech firmasının CEO'su Prof. Dr. Uğur Şahin, TÜBİTAK ile görüştüklerini, Türkiye’de temsilcilik açacaklarmış. Şahin, Türkiye'ye pazartesi gelecek. Sinovac aşısı hakkında da, “Çin aşısı veya BioNTech aşısı veya başka devletin aşısı diye hiç sakınca görülmesin. Çinliler de bu aşıyı uzun bir şekilde deneylerden ve klinik testlerden geçirdi. En önemlisi yeterince sayıda aşının Türkiye’de olmasıdır. Uzmanlar; bütün aşılar iyi etki gösteriyor” diyor… Rusya, “eyi aşısı”nın ülkesine girişini yasakladı! Macaristan da AB'nin verdiği “eyi aşısı” yetmemiş, Çin'e sipariş vermiş... Körün bastona sarıldığı gibi sarılan Brezilya da komplikasyonların, daha çok “eyi aşı” da görüldüğünü açıkladı... Eski Rusçu yeni Alamancılar ne diyecekler? Eski uzmanlar, “eyidir” demiyor… Çin aşısına karşı çıkan siyasetçilere soruyorum; Covid-19’dan kurtulmak için, Çin aşısı mı olalım? Yoksa, Hocalara gidip muska mı yazdıralım? Tavsiyeniz nedir?