14 ve 28 Mayıs seçimleri bir defa göstermiştir ki kazanma hırsı olan kimseler bir işte kaybettikçe "bu kez başarılı olacağım" düşüncesiyle aynı yeniden denemek isterler.
Yani “Yenilen pehlivan güreşe...
14 ve 28 Mayıs seçimleri bir defa göstermiştir ki kazanma hırsı olan kimseler bir işte kaybettikçe "bu kez başarılı olacağım" düşüncesiyle aynı yeniden denemek isterler.
Yani “Yenilen pehlivan güreşe doymaz” tabirini anlatan bu söz sanki Kemal Kılıçdaroğlu için söylenmiş. Yine bir seçim oldu “Yedi düveli” arkasına alan Kemal Kılıçdaroğlu yine kaybetti.
Şimdi bu seçimin sonucu şöyledir:
Recep Tayyip Erdoğan 2 buçuk milyon fazla oy aldı, doğru mu?
Dünyaya demokrasi ve milli irade bayrağını ve hukukun üstünlüğü bayrağını sallandı mı?
Avrupa'dan ve Amerika'dan, Türkiye'de demokrasi ve hukukun üstünlüğüne yönelik gelen itirazların tamamına, hem de mesneti olmayan, dayanağı olmayan itirazların tamamına milletimiz, 2 buçuk milyon fark atarak cevap verdi mi?
Başta Kemal Kılıçdaroğlu olmak üzere liderlerin tek derdi, tek kaygısı kendi koltuklarını, kendi makamlarını, kendi ikballerini düşünmektir. Bunun dışında millete ne olursa olsun, ülkeye ne olursa olsun... Anlayış bu.
Türk siyaseti bu anlayıştan vazgeçmeli zamanı gelince o koltukları terk etmeyi bilmeli.
TİTRE VE KENDİNE GEL CHP
Bir seçimi daha kaybeden CHP’nin titreyip kendine gelmesi gerekir.
Yani öz benliğine dönmeli. Bu seçimler bir defa daha gösterdik taşıma suyla değirmek dönmüyor. Oradan buradan o gelecek iktidar olacağız CHP kardeşlerimiz bir defa daha hayal kırıklığına uğradı. Kendi değirmenlerine değil başkasının değirmenine su taşıdılar.
CHP, üretmeden bir fikir sahibi olmadan algı ve sosyal ağ üzerinden iz bırakmaya çalıştığı gibi her seçimde toplam 24 veya 25 il dışında dolaşmaz gittiği yerler hakkında bir bilgi birikimi yoktur.
Tabanın sesine kulak vermez değişimi liderin ve avenesini istediği gibi seçer. Çamur at izi kalsın. Doğrular bile hatalıdır. Yapılanları kötülemek. takdir manevrasını yitirmiş olması meclisteki tutumu halkın gözünde itici kışkırtıcı ve iğreti verici olarak algılanır. CHP’nin Atatürkçü olmaktan uzak olması. Yurdun örf anane ve değerlerinden uzak olması tarih bilgisinin sıfıra yakın olması artık biliniyor.
Bu seçim bir kez daha gösterdi ki Türkiye’de sosyo-politik olarak yaklaşık yüzde 35 sol, yüzde 65 sağ seçmen var. Böylesi bir sosyo-politik tablo içinde muhalefetin seçim kazanabilmesi için, milli meselelerde tavrı net, sağ-muhafazakâr kesimden de oy alabilecek, özellikle de AK Parti’ye kızan kararsız seçmeni cezbedecek bir ismi aday göstermesi gerekiyordu.
En önemli noktalardan biri muhalefet halkla inatlaşıp halkın istediği değil kendi dayattığı lideri aday gösterdi. Çünkü halkın istediği lider parti içindeki bir kesimin ve masadakilerin işine gelmiyordu. Bu arada bir takım muhalefet seçmeni tarafından sürekli aşağılanmak da iktidar seçmenini tahrik etti.
Yani CHP çözümü HDP ve benzeri partiler çizgisinde değil Atatürk ve 6 ok çizgisinde araması gerekir.
ADRESE TESLİM SÖZ
Dünya çok acı çekiyor, kötü insanların şiddetinden değil, iyi insanların sessizliğinden.
