Türkiye Ümit Milli Takımı, 2023 Avrupa Şampiyonası Elemeleri maçında Kazakistan’la 0-0 berabere kaldı ve şampiyonaya kalma ümidini yitirdi. Altın jenerasyon dedik, gümbür gümbür geliyorlar dedik fakat...

Türkiye Ümit Milli Takımı, 2023 Avrupa Şampiyonası Elemeleri maçında Kazakistan’la 0-0 berabere kaldı ve şampiyonaya kalma ümidini yitirdi. Altın jenerasyon dedik, gümbür gümbür geliyorlar dedik fakat kendi ülkemizde Kazakistan’ı yenemedik. Kadroya baktığımızda, grubun da en iyi kadrolarından birine sahibiz. Ancak her şey kağıt üzerinde... Tolunay Kafkas yönetiminde olan hiçbir takım ciddi anlamda başarı sağlayamadı. Hem kulüp takımları hem milli takımlar. Geçtiğimiz ay Yeni Malatyaspor Teknik Direktörü Cihat Arslan basın toplantısında şu ifadeleri kullanmıştı: “Türkiye’de 6 kere küme düşen adama Milli Takım da veriyorlar” ARTIK YETER DENECEK Mİ? Bir takımın küme düşmesi yalnızca teknik direktöre bağlanacak bir olgu değil tabii ancak genç takımlardan sorumlu teknik direktörün bir de eğitimci yönünün ağır basması gerekir. Ancak basın toplantıalrından gördüğümüz Tolunay Kafkas’ın ne kadar sert bir mizacı olduğu da hepimizin malumu. İşin sonucuna bakacak olursak, başarılı olmasını beklediğimiz Ümit Milli Takımı maalesef Avrupa Şampiyonası’nda olmayacak. Bakalım yeni seçilecek TFF Başkanı bu konuda bir çalışma gerçekleştşrecek mi? TEK DERT YABANCI MI? TFF Başkan adaylarından Mehmet Büyükekşi, seçim çalışmalarına hızla başladı ve İzmir’de kulüp yöneticileriyle buluştu. Bu görüşmede en önemli kısım yabancı oyuncu sınırı ile alakalıydı. 14 yabancı sayısının 12’ye indirilmesi konusunu gündeme getireceklerini belirtti. Ayrıca ilk 11’de en az bir tane altyapıdan yetişmiş futbolcu bulundurma zorunluluğunu tartışacaklarını söyledi. Önemli olan bunu zaruri kılmak değil, gerçekten altyapıdan çıkan futbolcuların ilk 11’de yer alacak kadar gelişmiş olmasını sağlamak. Ancak gördük ki, Ümit Milli Takımı daha gruptan çıkamazken, nasıl kendi takımlarında ilk 11’de oynayacak? Yıllardır altyapı diye herkesin ağzında bir kelime var ancak bu anlamı kavrayarak uygulayan ve yaygınlaştıran maalesef çok olmadı. GERÇEKTEN PİYANGO MU? Göztepe’de devir için mutlu son artık yaklaşırken herkes sarı kırmızılılara piyango vurmuş gözüyle bakıyor. Eğer yabancı yatırımcı sayesinde futbolda başarı gelseydi Kasımpaşa çoktan şampiyon olurdu. Ülkemizde yeterince örnek varken tek bir değişkenle sonucun etkileneceğini düşünen varsa hata yapıyor demektir. Futbolun dinamikleri komplike bir birleşimle sonuca ulaşır. Başarı ya da başarısızlık gelir. Ankersen elbette daha önceki yatırımlarını başarıya çevirmiş olabilir fakat burası Türkiye... Bir asırdan daha fazladır var olan futbol hala bir asır önceki akıllarla yönetiliyor. Umarım Göztepe doğru planlama ile bu sezon tekrar Süper Lig’e yükselme başarısı gösterir. DEĞER DOĞRU AMA ÖDENİR Mİ? Bir sürü borçla cebelleşen Altay’da Kazımcan Karataş’ın satılması an meselesi. Ajanslar tarafından servis edilen haberlere göre en ciddi talip Beşiktaş. Kazımcan’ı canlı izleyen biri olarak, yaşına rağmen temposu üst düzey bir oyuncu olduğu ortada. Biçilen fiyatın 2 milyon dolar olduğunu konuşuluyor. Kaba hesapla 34 milyon TL diyebiliriz. Günümüz şartlarını ele alırsak, maalesef iç piyasada bu kadar yüksek paralara oyuncu transferi ciddi bir şekilde rafa kalktı. Her kulüp borç batağında, aldığı sattığını geçiyor, yabancı yıldız peşinde koşuluyor. Transfer tahtası kapalı olan Altay için öncelik ödenecek fiyatın yüksekliğinden ziyade borçları kapatmak olmalı. Elbette ki Kazımcan çok değerli ve geleceği çok parlak bir futbolcu. Ancak eldeki gerçek, Altay’ın geleceğiyse şartlar değişmeli. Umarım her şey Altay’ın ve Kazımcan’ın menfaatleri doğrultusunda gerçekleşir. Türk futbolu yeni bil yıldız kazanır.