İzmir Büyükşehir Belediyesi ile Tınaztepe Üniversitesi arasında yaşanan tahsis bilmecesi ve meslek odaları ile sivil toplum örgütlerinin de dahil olduğu tartışmalı süreçte son noktayı Sayıştay koydu. Sayıştay'ın konuyla ilgili hazırladığı detaylı denetim raporuna göre, İzmir Büyükşehir Belediyesi, tahsis işlemleri iptal ederek kamu zararı ve olası yargı sürecinden de kurtulmuş oldu.

ANKARA'DAN DETAYLI RAPOR

Tınaztepe Üniversitesi, 12 Eylül 2018 tarihinde İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne başvurarak Kültürpark’taki eski İZFAŞ hizmet binasının, rektörlük ve akademik birimlerinin eğitim hizmetlerinde kullanılması amacıyla 3 yıl süreliğine kendilerine tahsis edilmesini istemiş, belediyede de bu talebi geri çevirmeyerek Mart 2019'da gereken nihai onayı vermişti. Alınan meclis kararı ile halen Kültürpark Şube Müdürlüğü tarafından kullanılmakta olan fuar alanı içerisinde yer alan idari bina vakıf üniversitesine 3 yıllığına tahsis edilmişti.

SOYER İPTAL ETMİŞTİ

Yerel seçimlerin hemen öncesinde alınan bu karar İzmir'de büyük tartışmalara yol açarken, başta Kültürpark Platformu olmak üzere, çok sayıda sivil toplum örgütü, meslek odaları ile vatandaşlar düzenledikleri eylemler ve imza kampanyalarıyla tahsisin iptalini istemişti. Seçimlerin hemen ardından göreve başlayan Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer bu çağrılara kulak vererek tahsis işlemlerini iptal etti ancak, Sayıştay süreçle ilgili inceleme başlattı.

SAYIŞTAY "JET" ONAYI SORDU

Tahsis için yapılan tüm bürokratik işlemleri mercek altına alan ve detaylı bir rapor hazırlayan Sayıştay, kamu idarelerine örnek olabilecek emsal bir kararın altına da imza attı. Raporda yer alan bulgulara göre, söz konusu vakıf üniversitesinin kamu kurumu olmadığı vurgulanırken, tahsise konu olan bir kamu hizmeti bulunmadığı, ayrıca alanda imar planlarına aykırı biçimde eğitim hizmeti verilemeyeceğinin de altı çizildi. Sayıştay'ın tahsis yönetmeliğine aykırı gördüğü işlemlerde dikkat çeken bir diğer unsur ise, üniversitenin sunduğu resmi talep yazısının aynı gün değerlendirmeye alınarak gün sonunda meclis tarafından onaylanması ve tüm resmi sürecin bir günde tamamlanması oldu. Sayıştay İdaresi, üniversitenin tahsisi aldıktan hemen sonra söz konusu alanda eğitim hizmetlerine başlayamayacağını da belirterek 3 yıllık talebi bu açından mevzuat hükümlerine aykırı buldu. Kurumun raporunda emsal olacak ve Kültürpark'ın geleceğini de yakından ilgilendiren unsur ise park tespiti oldu. Sayıştay, imar planlarında park olarak geçen Kültürpark'ta kesinlikle tahsis yapılamayacağına hükmetti.

TAHSİSİN ÖNÜ KAPANDI

Belediye, konuyla ilgili sunduğu savunmada, ilgili yasa ve yönetmelikler çerçevesinde yapılan tahsis işleminin eğitim amaçlarında kullanmak şartıyla sınırlı olduğunun altını çizerek, kararın belediye yasasına uygun olduğunu belirtti. Sayıştay ise belediyenin sunduğu bu gerekçeleri yetersiz bulurken, sürecin takip edileceğini hatırlattı. Sonucu merakla beklenen inceleme neticesinde, Büyükşehir Belediyesi olası bir dava ya da kamu zararı suçlamasından kurtuldu. Sayıştay'ın geçmişte aldığı benzer kararlara göre, protokolün iptali ve devamında üniversite binasının tahliyesi, ilgililer hakkında kamu zararı soruşturması, ilaveten belediyenin uğradığı gelir kaybından ötürü de bürokratlar ile meclis kararlarına onay veren belediye meclis üyelerinden zarar tutarının tahsil edilmesi istenebilecekti. Gelişmeler sonrasında Büyükşehir Belediyesi rahat bir nefes alırken, Kültürpark'ta yer alan yapılarda ve idari binalarda da yeni bir tahsisin önü kesin olarak kapanmış oldu. Diğer yandan, bir dönem Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'ne de devredilmesi gündeme gelen söz konusu yapının bundan sonraki süreçte belediye hizmetleri haricinde kullanılamayacağı da kesinleşmiş oldu. Erman Şentürk / Özel Haber