İzmir'de binlerce üyesi bulunan ve son dönemde yaptıkları eylemlerle sıkça gündeme gelen Tüm Emekliler Sendikası, başkentteki son gelişmeler sonrasında zorlu günler geçiriyor. Sendika genel merkezinin yer aldığı Ankara'da Valilik tarafından açılan kapatma davasının ardından adeta şoka uğrayan emekliler yeni bir hukuk mücadelesi başlattı. Emeklilerin sendika kurma hakkının anayasa ve uluslararası hukuk kuralları ile güvence altına alındığını dile getiren Tüm Emekliler Sendikası Konak Şube Başkanı Ayşe Ekşioğlu, bundan sonraki süreçte mücadeleyi hem sokakta, hem de yargıda sürdüreceklerini duyurdu. Ege Telgraf'a değerlendirmede bulunan Tüm Emekliler Sendikası Konak Şube Başkanı Ayşe Ekşioğlu, “Sendikamız kapatılmadı. Böyle bir algı oluştu ancak bu doğru değil. Şu anda sadece bir kapatma davası açılmış durumda. Ve hukuki süreç devam ediyor. Yargıtay yolu açık olduğundan biz de bir üst mahkemeye itirazlarımızı sunduk ve davayı temyize taşıdık. Genel merkezimizin yer aldığı Ankara'da hukukçularımız konuyu yakından takip ediyorlar. Genel merkezimiz orada olduğu için dava orada açılmış. Ankara Valiliği neye dayanarak böyle bir karar verdi doğrusu biz de anlayamadık. Bizim garibimize giden nokta kuruluş işlemlerimiz aşamasında bize izni veren aynı makamın şimdi kapatma davası açmış olmasıdır. Madem böyle bir şey var neden kuruluşa izin verdiniz? Bu tamamen yıldırma politikası ve baskıdır. Ama buna boyun eğmeyeceğiz” dedi.

‘ÖRGÜTLENMEK HAKKIMIZ’

Devam eden yargı sürecinin detaylarını da paylaşan Ekşioğlu, şunları söyledi: Kapatma davasının gerekçesi ise emekliler sendika kuramaz ve kurucu kadromuzda yer alan isimlerin de emekli olmasıymış. Dava dosyasında yer alan bilgilere göre, 53 kişilik kurucularımızın belli bir iş kolunda çalışıyor olması gerekiyormuş. O zaman çalışıyor olsalar, ilgili bulundukları tekstil, metal, gıda ya da hizmet iş kolu gibi alanlarda bir sendika olurdu. Bu emeklilerin sendikasıdır. Örgütlenmek, hak aramak, itiraz etmek emeklilerin de hakkıdır. Bu engellenemez. Anayasaya aykırı bir durumdur. Gerekirse Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne kadar gideceğiz. Böyle bir dayanak olamaz, bu açıkça emeklileri susturma ve sindirme girişimidir. Tüm Emekliler Sendikası kapatılamaz. Biz emeklilerin hakları için yine alanlarda, sokaklarda olmaya devam edeceğiz. Emeklilerin hakları için mücadelemizi sürdüreceğiz, yargı sürecinin peşini bırakmayacağız. Kaldı ki, şu anda faaliyetlerimize devam ediyoruz. Örgütlenme çalışmalarımız, üye alımlarımız artarak devam ediyor. Bu dava en az on yıl sürer ve bir sonuç çıkmaz. Şunu kesin şekilde söylüyoruz; bundan sonra daha güçlü ve daha kararlı olacağız. Açılan bu dava bizi pes ettirmek yerine aramızdaki birlik ve beraberlik duygusunu artıracaktır. Öldürmeyen darbe güçlendirir. Emeklilere yapılmak istenen bu haksızlığın hesabını sormak bizim boynumuzun borcudur. Emeklilerin birliğinden korkanlara inat bundan sonra sesimizi daha gür, daha güçlü şekilde duyurmak için elimizden ne geliyorsa yapacağız. Emekliler bunun hesabını seçimde sormasını da bilir. Bu korkunun ecele faydası yok. Demek ki, 13 milyon emeklinin örgütlenmesinden, bir araya gelmesinden, ortaklaşa hareket etmesinden, hak aramasından korkuyorlar. Bu bizlere tanınmış bir fırsattır. Artık daha geniş bir aile olarak daha kararlı bir mücadele yürüteceğiz. Erman Şentürk / Özel Haber