Menemen Belediyesi’nin Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) yönetiminden AK Parti yönetimine geçmesinin ardından ilk meclis toplantısı yapıldı. Menemen Belediyesi Meclis Salonu’nda gerçekleşen toplantıya, Belediye Başkan Vekili AK Partili Aydın Pehlivan başkanlık yaptı. İlk toplantıya yer yer gerginlik hakim olurken; Menaş ve Meta-Su şirketlerini yönetimi konusunda Cumhur İttifakı ve Millet İttifakı arasında tartışma yaşandı. Oturumda belediye şirketlerine ait yetkilerin Başkan Vekili Pehlivan’a verilmesi gündeme geldi. Madde, 13 kabul oyuna karşılık verilen 18 ret oyu sonucunda kabul edilmedi.

‘BURASI MENEMENLİLERİNDİR!’

Başkan Vekilliği seçimine ilişkin açıklamalarda bulunarak sözlerine başlayan Başkan Vekili Pehlivan, seçimin kaybedeni olmadığına dikkati çekti. “Hepimiz kazandı; Menemenli hemşerilerimiz kazandı” diye konuşan Pehlivan, “Burası ne benim ne bir partinin en de bir arkadaşımızın değil, burası Menemenli hemşerilerimizindir. Bundan sonra Menemen’de ben değil biz dönemi başlıyor. Biz hiçbir zaman yazılı ve sözlü önergelerimize cevap alamadık. Bundan sonra bizatihi benden bilgiler alacaksınız. Geçtiğimiz hafta Ankara ziyaretimiz oldu. Bakanlarımızla görüştük. 10 günlük sürede gerekli görüşmeleri gerçekleştireceğiz. Cumhurbaşkanımızın ve bakanlarımızın bizlere destek vermesi bizleri son derece mutlu etmiştir. Çevre ve Şehircilik Bakanımız Murat Kurum, cuma günü ilçemizi ziyaret edecektir. Bizlerden bilgiler alacaktır” açıklamalarında bulundu.

531 MİLYON 865 BİN LİRA BORÇ

Göreve geldikleri günden itibaren belediyeye tek bir fatura bile kestirmediklerinin altını çizen Başkan Pehlivan, “Her şeyi kendimiz üstlendik. Makam aracı kullanmıyor, kendi aracımı kullanıyorum. Yakıt falan da almadım. Bundan sonraki süreçte de böyle olacak” dedi. Belediyede şeffaf ve hesap verilebilir bir yönetim olacağı vurgusuyla geçmiş döneme ait bilgilendirmelerde de bulunan Pehlivan, belediyenin 2018 yılında 66 milyon, 2019 yılında 93 milyon 338 bin TL, 2020 yılının 122 milyon eksiyle kapatıldığını açıkladı. Pehlivan toplam borcun ise 531 milyon 865 bin TL olduğunu açıkladı.

CHP’DEN ‘GASP ETTİNİZ’ ÇIKIŞI

Pehlivan’ın açıklamalarının ardından konuşan CHP Grup Sözcüsü Ali Yılmaz da, belediye meclisinde yaşanan seçim sürecine ilişkin açıklamalarda bulundu. “Siz bulunduğunuz makamı gasp ettiniz, şu an işgalci konumda bulunuyorsunuz” diyen Yılmaz, “CHP’lilerin oyuyla meclise gelen belediye meclis üyesine de bir çift sözüm var. Sen CHP’nin oyuyla belediye meclis üyesi seçildin. Ne hakla gidip de karşı partiye oy veriyorsunuz? Derhal meclis üyeliğinden istifa etmen gerekir” ifadelerini kullandı. Yılmaz’ın açıklamalarının ardından sözü alan AK Parti Grup Sözcüsü Yusuf Demircioğlu da, “Siz kimin kime oy verdiğini nasıl oluyor anlıyorsunuz? Biz anlayamadık. Kast ettiğiniz belediye meclis üyesinin kim olduğunu anlayamadım. İsim verirseniz o da anlayacaktır. 2 kişi daha var. Onlar da Aydın Bey’e güvendi. Onlar da Aydın Bey’in bu işi yapabileceğini düşünerek oy verdi” dedi.  Bunun üzerine cevap veren Yılmaz, “Benim bahsettiğim meclis üyesi şu anda bağımsız, CHP’de değil” diyerek, şu anda mecliste tek bağımsız meclis üyesi statüsünde olan Noyan Özkan’ı işaret etmiş oldu.

ŞİRKET YETKİLERİ KARAKURT’TA!

Meclis’te gündem maddeleri arasında yer alan belediye şirketleri Menaş ve Meta-Su’nun yetkilerinin bir önceki Başkan Vekili Deniz Karakurt’tan alınarak şimdiki Başkan Vekili Aydın Pehlivan’a verilmesi de oylandı. Açık oylamanın sonucunda yetki Karakurt’ta kaldı.

‘KONUYU YALANLAMADINIZ’

Oylamanın ardından söz isteyen Karakurt, Menemen’in en çok merak ettiği konunun bu olduğunu dile getirdi. Belediye hizmet ve personel alımlarının şirketler üzerinden yapıldığını söyleyen Karakurt, “Ankara, İstanbul gibi büyükşehirlerimizde de şirketler var. 5 büyükşehirde Cumhur İttifakı değil de Millet İttifakı adayları kazanınca büyük bir telaş sardı. Belediyeleri kilitleyelim dediler. Bunun için bir yol buldular. Bu şirketlerin yönetim kurullarını meclisten geçirelim dediler. Dava açıldı ve mahkeme reddetti. Danıştay onayladı. Bu karardan ve genelgeden sonra bütün belediyeler bu yetkileri meclisten geçirdiler. Biz de böyle yaptık. Aralık ayında seçim yapıldıktan sonra ocak ayında yetki tarafıma verildi. Şu anki süreci hepimiz biliyoruz. Bu sürecin hukuksuz olduğunu herkes biliyor. Bu süreci anlatmayacağım. Aldınız, göreve başladınız. Menemen halkı yapılanları görecektir. Görevi aldıktan sonra bankamatikleri tespit ediyoruz dediniz. Çok doğru, biz de görevi alınca bunu yaptık. Fakat mahkeme kararı çıkınca bu çalışmalarımız yarım kaldı. Sizden ‘Deniz Hanım gelin, elimizde bankamatikler var, şirket yetkileri sizde’ demenizi beklerdim. İşçiler beni aramaya, ‘Yetki sizdeymiş ama maaşları ödemiyormuşsunuz’ demeye başladılar. Ben de konuyla ilgili yetkililerin açıklama yapacağını söyledim ve sizin bir açıklama yapmanızı bekledim. Ben sizin samimiyetinize inandım ama siz hala konuyu yalanlamadınız” dedi.

‘YETKİLERİ VERMEYECEĞİZ!’

Konuyla ilgili Mali Hizmetler Müdürlüğü’nü arayarak bilgi aldığını da söyleyen Karakurt, “Müdüre, ‘Maaşları niye ödemiyorsunuz, paranız mı yok?’ dedim. ‘Hayır var ama talimat yok’ dedi. Bankamatikleri ödemek istemezsiniz, bunu anlarım. Sonra ödeyeceğiz dersiniz, bu da bir yöntemdir. Para belediyede, para hazır! İşçimizi çalıştırıyoruz. Sözleşme yok dediniz. 680 işçimiz var. Ekmeğiyle mi oynayacaksınız? Bu bir zulüm ve vicdansızlıktır. İşçimizi, bizi sindirmek ve korkutma için yalan! Sözleşme vardır. Kuraya da yok dediniz, sözleşmeye de yok diyorsunuz. Taraflar kendi iradeleriyle sözleşme yapabilirler, şekil şartına bağlamak zorunda değiller. İş yaptık, hizmet alındı, bitti. İşçilerimizi yalan, yanlış bilgilerle korkutmayın. Onların çocukları, aileleri var, eve ekmek götürmek zorundalar. Yetkiyi vermiyorum dedim, siz de bu hizmeti almıyorum dediniz. 680 kişiyi kapıya koydunuz. Kıdem tazminatı 100 milyonu geçer. Biz belediyeyi bu külfet, borç yükü altına mı sokacağız? Üstelik işçilerimizin ahını alarak! Siz bunu ödemezseniz 3 gün sonra 100 milyon ödersiniz. Tehditle bir yere gelemezsiniz. Bizimle masaya oturun. ‘Bu işçiyle çalışmak istemiyorum, bankamatik’ dersiniz. Oturup inceleriz. Bunu tespit etmek o kadar kolay değil. Ama insanların ekmekleriyle oynamak çok kolay. Bir kod ile girersiniz, işçiyi kapının önüne bırakırsınız. Bunun vicdanı kolay değil. Önce dürüstlük lazım. Önceki dönemde en büyük muhalif bendim. Sesimi çıkarmaz, otururdum. Faaliyet raporuna ben ‘hayır’ dedikten sonra sahte hesaptan tehditler aldım. Onlar bana saldırı yaptılar, sindirmeye çalıştılar. Siz de beni basınla sindirmeye çalışıyorsunuz. Sindiremezsiniz. Bu yetkileri vermeyeceğiz” diye konuştu.

‘İŞÇİLERİ KAPININ ÖNÜNE KOYMAYA…’

Teamüller gereği geçmişte Aksoy ve Karakurt’a yetkilerin oybirliği ile verildiğini hatırlatan Pehlivan da, “Bu şirketleri birbirinden ayırmamız son derece yanlış. Genel siyasete giriyorsunuz” dedi. Pehlivan’ın konuşması sırasında araya giren Karakurt, “Ben bunu vermiyorum. Verdiğim gün 300-400 işçi kapıda olacak. Siz sözünüzü tutmuyorsunuz! Biz bunu Aliağa’da yaşadık. 125 kişiyi kapının önüne koydu. Ben işçiyi kapının önüne koymanıza izin vermeyeceğim” çıkışında bulundu.

‘BUNU MENEMEN HALKI YEMEZ’

“Serdar Bey göreve geldiğinde 300 kişiyi çıkardınız, kapının önüne koydunuz. O gün sesiniz çıkmıyordu” diyen Pehlivan da, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: “AK Parti ve MHP’nin gücünü arkanızda hissettiniz. Tam bir zeytinyağı modeliyle karşı karşıyayız. Hem yetki vermeyeceğim diyorsunuz hem de işçiye bizi hedef gösteriyorsunuz. Menaş’ın maaşlarını ödediniz mi? Bu çalışanlarımız Meta-Su şirketinin çalışanlarıdır. Siz yönetim kuruluna devam edecekseniz, siz bu arkadaşlarla çalışabilirsiniz. Millete hizmet için harcamadığınız enerjiyi buralarda harcamayın. Mahkeme kararı var, siz de buraya tekrar gelebilirsiniz. Geldiğimiz günden itibaren tek bir işçimizi işten çıkarmadık. Birlikte yöneteceğiz diyorsak bankamatikleri söyleyeceğiz. Bizler vicdanlı, ehli namus insanlarız. Liyakat önem vereceğiz. Evlatlarınız, damatlarınız, onlar, bunlar… Onları korumak adına mı yapılıyor? CHP’nin sekreterlerinden, danışmanlarından var. Onları mı korumak adına yapıyorsunuz? Siz de geldiğinizde işçi çıkardınız, Aydın Pehlivan bir işçi çıkarmadı. Hangi dayanakla bunları söylüyorsunuz, hayretler içinde izledim. Koltuğa ben oturacağım mantığıyla bu işleri çözemezsiniz. Davul başkasında tokmak başkasında olmaz. Sizden istirhamım şudur ki; bununla ilgili bankamatikleri birlikte, elimizi vicdanına koyarak yapacağız. Kararını birlikte vereceğiz. Sizlere söz veriyorum. Komisyonla yaklaşım içinde olacağız. Bizler de işvereniz. Çalıştığım arkadaşlarımın maaşını bir gün geç yatırmadım. Emek en yüce değerdir. Alın teri soğumadan emekçi kardeşlerimizin maaşı ödenmeli. Bunun için çalışacağız. 1 ay bile geciktirmeyeceğiz. Bütün gelirleri alın, kiraları toplayın maaşı siz ödeyin. Böyle mantık olmaz. Bunu Menemen halkı yemez.” Nezaketini bozmayacağının da altını çizen Pehlivan, “Ah Menemen’im ah! ‘O gitti, bizler temiziz’ değil. Nezaketimi bozmayacağım ama bu kadar da kolay değil. Burada yapılan işleri görüp ses çıkarmamak ya da başkalarına yakınmak doğru değil. Size oy veren insanlara saygınız olsaydı ve burada ifade etseydiniz” diye konuştu.

‘BAŞKAN YARDIMCILARI’ TARTIŞMASI

Meclis’te Demircioğlu ve Bahadır İnanlı’nın başkan yardımcısını görevlendirerek, belediye başkanına verilen ödeneğin 3’te 2’sini aşmayacak şekilde belediye meclisince belirlenecek aylık ödenek alması da gündeme geldi. Konuyla ilgili CHP’den itiraz gelirken; CHP’li Grup Sözcüsü Yılmaz ise, başkan yardımcısı olarak belirlenen isimlere 3 bin 100 lira ödenmesi önerisinde bulundu. AK Partili üyelerden duruma itiraz gelirken; Yılmaz’ın önerisini doğru bulduğunu belirten Pehlivan, maaşların 3 bin 100 lira olmasının uygun olduğunu dile getirdi. Meclis’te gündeme gelen bir diğer konu ise, Aydın Pehlivan’a 65 milyon liralık kredi çekme yetkisinin verilip verilmemesi oldu. Millet İttifakı’ndan konuyla ilgili itirazlar gelirken, AK Partili Demircioğlu, çekilecek kredi ile personele yapılacak ödemelerin karşılanacağını belirtti. Yapılan karşılıklı atışmaların ardından konu komisyona geri gönderildi. Yağmur Gülü