Seçmenin yüzde 20’si ekonomide daha kötü bir gidişat beklemediğini belirtti. 10 kişiden 6’sı yanlış ekonomi politikalarının ekonomideki kötü gidişatın temel sebebi olduğuna inanırken, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin ekonomideki gidişatı kötüleştirdiğini söyleyenlerin oranı yüzde 45.9, liyakatsiz ekonomi yönetiminin burada sebep olduğunu açıklayanların oranı ise yüzde 45 oldu.

DIŞ GÜÇLERİN ETKİSİ

Araştırmaya göre, ekonomi yönetiminin yinelediği bir argüman olan ‘dış güçler’ konusu ise halkın çok fazla gündeminde değil. Ekonomideki kötüleşmeyi dış güçlere bağlayanların oranı yüzde 22.7’de kaldı. Seçmenin yüzde 54.7’si muhalefet partilerinin mevcut ekonomik durumu düzeltecek kadrolara sahip olmadığına inanırken, muhalefet partilerinin ekonomideki sorunları çözeceğine inanların oranı ise yüzde 36.9’da kaldı. Ekonominin sırtında bir kambur haline gelen ve döviz üzerinden verilen garantilerle, büyük bir kara delik haline gelen KÖİ projeleri de vatandaşı rahatsız ediyor. Özel şirketlere hasta ve yolcu garantisi verilerek yapılan yol, köprü, şehir hastaneleri gibi projelerin kamulaştırılması gerektiğini söyleyenlerin oranı yüzde 64’ü buluyor.

Ekonomi iktidarın oylarını yüzde 30’un altına çekti

Metropoll tarafından gerçekleştirilen Türkiye’nin Nabzı-Ekim 2020 araştırmasına göre, ekonomideki gelişmelerin siyasi açıdan da önemli bir dönemeç yarattığına işaret ediyor. Araştırmaya göre ise ilk kez, Ak Parti oyları yüzde 30’un altına düşerken, özellikle ekonomik zorluklar seçmenlerin yaklaşımını da değiştiriyor. Araştırmaya göre kararsız seçmen oranı, Ekim 2020 itibarıyla, yaklaşık yüzde 25 oranına tırmanırken, tarihin en yüksek oranlarından birine ulaştı.   -paraanaliz.com