Eski Bayındırlık ve İskan Bakanı Zeki Ergezen'in cenaze töreninde, araca kapalı alana girmek isteyen Meclis İdare Amiri ve MHP Milletvekili Erkan Haberal'ın şoförü olduğu belirtilen kişi, Ankara Büyükşehir Belediyesi (ABB) görevlisine çarptı. Sonrasında MHP'li vekil Erkan Haberal, ANFA göevlisini suçlayarak şu açıklamada bulundu: "Bugün Bayındırlık ve İskan Eski Bakanı Merhum Zeki Ergezen’in cenazesine katılmak maksadıyla Kocatepe Camii’ne gittiğim esnada müessif ve münasebetsiz bir olay yaşanmıştır. Resmî otomobilimi kullanan şoför arkadaşımla Camii’ye giriş esnasında Büyükşehir Belediyesi ANFA görevlisinin son derece kaba ve kırıcı muamelesine maruz kaldım. Önce otomobilimin camına ANFA görevlisinin eliyle vurarak hakeratamiz bir davranışıyla karşılaştım. Bir provokasyon ihtimaline karşılık soğukkanlılık ve sağduyuyla hareket ettim ve otomobilden inip yürüyerek Cenaze Namazı’nın kılınacağı alana intikal ulaştım. Arkasında ANFA görevlisinin önyargılı ve tahammülsüz muamelelerinin şöförümü hedef alarak devam ettiğini, hatta fiili müdahelede bulunduğunu namaz sonrası öğrendim. Doğal olarak da şoförüm tepkisini gösterip otomobili sürünce orada görevli bulunan bir şahsa çarpmış, bunun üzerine da şahsıma iftira kampanyası hazırlanarak sosyal medyadan servis edilmiştir. Olay tamamen bundan ibarettir. ANFA görevlisinin yetkisi olmadan otomobille girişime menfi şekilde müdahil olması, sonrasında bilgim ve dahilim olmadan otomobilimin kurulan bariyerlerin açık kısmından girme teşebbüsü istenmeyen görüntülere yol açmıştır... Özellikle gelişmelerden son derece üzgün olduğumu paylaşmak isterim. Maksatlı, kötü niyetli ve provakatif ANFA görevlisi olayın yegane sorumlusudur. Konuyla ilgili gerekli inceleme ve takibat devam etmektedir... Ayrıca bir anlık dikkatsizlikle otomobilin temas ettiği ilgili güvenlik görevlisinin müsebbibi tamamıyla ANFA görevlisidir. Kendisine geçmiş olsun dileklerimi de hasseten iletiyorum...Kamuoyunun takdirlerine konuyu arz ediyorum... Sakince olup biteni anlatıp tasvip etmediğimi beyan ettim;ağza alınmaz hakaretlere maruz kaldım. TBMM’nin resmi aracı sivil insanlarca yumruklandı,devletin memuru tehdit edildi.Hoş olmayan ve yakışmayan bir olay vuku buldu.(ben araçta yok iken). Vandallık meşruiyet kazandı devletin emniyet güçlerinin yerine kendini konumlandıran sivil insanlar ANFA tarafından sokağa sûruldü. Ankaralıyım,iki dönemdir Ankara milletvekiliyim.Sivil hayatta da milletvekili ikende Hacı Bayram Camisine gittiğimde kendisini polis memuru yerine koyan hiçbir görevliyle karşılaşmadım.Belediye yönetimi değişince ANFA güvenlik kimlerle doldurulmuş öğrendik. Dahası şahsım olayın içinde yokken kameraya çekip ismimle servis edenlerin,o görüntülerin başlangıcını yayınlamakta boyunlarının borcudur" Bugün ise Ankara Büyükşehir Belediyesi, yaşanan anların görüntülerini de paylaşarak şu açıklamayı yaptı: " Bayındırlık ve İskan eski Bakanı merhum Zeki Ergezen'in Hacı Bayram-ı Veli Camisi’ndeki cenaze töreninde görevini yapmakta olan ANFA Güvenlik personelimizin üzerine resmi plakalı aracın sürülmesi ile ilgili olarak, 1- Hacı Bayram-ı Veli Camisi’nin güvenliği, Ankara Valiliği tarafından verilen izin gereğince devletin resmi kolluk kuvvetleri ile koordineli olarak 16 yıldır T.C. Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından sağlanmaktadır. Polis kuvvetleri her hafta Hacı Bayram-ı Veli Cami çevresine gelerek özel güvenlik hizmetini denetlemektedir. 2- Tüm özel güvenlik hizmetlerinde olduğu gibi ANFA Güvenlik de, 5188 sayılı “Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun”a tabidir. Kanunda açıkça “(…)özel güvenlik birimi ve özel güvenlik personeli mülkî idare amirinin ve genel kolluk amirinin emirlerini yerine getirmek zorundadır” hükmü yer almaktadır. Dolayısıyla özel güvenlik görevlilerinin olduğu yere polis, jandarma gibi genel kolluk güçleri geldiği takdirde, bu görevliler doğrudan polisin ya da jandarmanın emrine girer. Özel güvenlik görevlisi bu emre göre hareket etmek zorundadır. 3- Hacı Bayram-ı Veli Camisi’nin protokol otopark kapasitesi 10 araçtır. Cenaze töreninde yaklaşık 40 araç önceden alana giriş yapmıştır. Çıkış esnasında trafikte sorun yaşanabileceği sebebiyle, polisin aldığı kararla alana araç girişi durdurulmuştur. Otopark ve çevresinin durumu ekteki fotoğraflarla sabittir. Bundan sonraki tüm süreçler de devletin resmi polisleri ile törene katılanlar arasında yaşanmıştır. 4- Hacı Bayram-ı Veli Cami ve çevresi, güvenliğin sağlanması gerekçesiyle T.C. Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı ANFA Güvenlik tarafından kapalı devre kamera sistemi ile izlenmektedir. Bu sistem tarafından kaydedilen görüntülerde yolun polis araçları tarafından kapatıldığı sabittir. Görüntülerde, aracın durdurulması üzerine Sayın Erkan Haberal’ın polislerle konuştuğu, ardından da cenaze töreni alanına yaya olarak devam ettiği görülmektedir. Hemen ardından alana gelen Sayın Mehmet Haberal da, kendisine durumun açıklanması üzerine yaya olarak yoluna devam etmiştir. Sayın Erkan Haberal’ın bölgeden ayrılmasından bir süre sonra şoförlüğünü yapan şahıs, polisin açıklamalarına rağmen içeriye girmekte ısrar etmiş, araca resmi plaka takmış ve ardından da tehditler savurarak aracını özel güvenlik görevlimizin üzerine sürmüştür. 5- 10 yıl önce Büyükşehir Belediyesi’nde göreve başlayan ve dokuz yıldır aynı bölgede görev yapan özel güvenlik görevlimiz, görüntülerde de görüldüğü üzere sadece kendisine verilen talimatları uygulamış, kimse ile sözlü iletişim kurmamıştır. Güvenlik görevlimiz aracın bilerek çarpması sonucunda yaralanmıştır. Anında müdahale gerçekleştirilen özel güvenlik görevlimizin sağlık durumu iyidir. Kendisi ile yönetimimiz yakinen ilgilenmekte, süreci takip etmektedir. 6- Bir süre sonra şoför, yetkililerimize “Ben Erkan Haberal’ın danışmanıyım. Bir hata yaptım. Makamı içeriden alabilir miyim?” ifadelerini kullanmıştır. Yetkililerimiz ise süreci polisin yönettiğini kendisine bir kez daha vurgulamıştır. Görüntülerde de sabit olduğu üzere, özel güvenlik görevlimizin üzerine göz göre göre, akla ve vicdana sığmayacak şekilde araç sürülmüştür. Gerek özel güvenlik görevlimiz şahsı adına gerekse ANFA Güvenlik kurum adına, aracı süren şahıs hakkında şikâyetçi olmuştur. Konu emniyete intikal etmiş, hukuki süreç başlamıştır. T.C. Ankara Büyükşehir Belediyesi, konunun takipçisi olmaya devam edecektir. Bunun dışındaki tüm siyasi yorumları önce Allah’a, ardından Türk Milletinin yüce feraseti ile maşeri vicdanına havale ediyoruz. T.C. Ankara Büyükşehir Belediyesi bir devlet kurumudur; yönetimi millet iradesi ile belirlenmiş olup 6 milyon Ankaralıya hiç kimseyi ayırt etmeden eşit hizmet götürmektedir ve sadece kanunlara göre hareket etmektedir. Kamuoyuna saygıyla duyurulur."