Kalp krizi genellikle göğüs ağrısı, sol kola yayılan baskı ve nefes darlığı gibi belirtilerle tanınır. Ancak, bazı hastalar bu klasik belirtileri yaşamazlar. Medical Park Ordu Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Dr. Adnan Köşüş, kalp krizi belirtilerinin her zaman geleneksel şekillerde ortaya çıkmadığını vurgulayarak, özellikle mide ağrısının, kalp krizinin atipik bir belirtisi olabileceğine dikkat çekiyor. Bu durum, özellikle 45 yaş ve üzeri kişiler, diyabet hastaları ya da daha önce kalp-damar hastalıkları öyküsü bulunan bireyler için daha kritik bir öneme sahip.

A W433737 01

Saç fıırçaları, bakteri yuva gibi! Banyonun en kirli eşyası olduğunu biliyor musunuz? Saç fıırçaları, bakteri yuva gibi! Banyonun en kirli eşyası olduğunu biliyor musunuz?

Halk arasında mide ağrısı ya da hazımsızlık olarak tarif edilen rahatsızlıkların, aslında kalp krizinin habercisi olabileceğini belirten Dr. Köşüş, bu semptomların göz ardı edilmemesi gerektiğini ifade ediyor. Mide çevresinde hissedilen baskı, yanma ya da ağrı gibi şikayetler, özellikle risk grubundaki bireylerde kalp-damar sorunlarının işaretçisi olabilir. Dr. Köşüş, bu belirtiler görüldüğünde kardiyak bir değerlendirme yapılması gerektiğini vurguluyor.

Sessiz Kalp Krizleri: Kadınlar ve Diyabet Hastaları Risk Altında

Kalp krizi her zaman klasik belirtilerle kendini göstermeyebilir. Özellikle kadınlar, ileri yaştaki bireyler ve diyabet hastaları, kalp krizini çok daha sessiz bir şekilde geçirebilirler. Bu kişilerde, göğüs ağrısı olmaksızın yalnızca mide bulantısı, kusma, karın üst bölgesinde ağrı, soğuk terleme ya da ani yorgunluk gibi belirtilerle kalp krizi gelişebilir. Dr. Köşüş, bu gruptaki hastaların yalnızca mide rahatsızlıkları ile başvurduğu durumlarda kalp krizinin gözden kaçabileceğini belirtiyor. Bu nedenle mide ağrıları sadece sindirim sistemi problemleri ile ilişkilendirilmemelidir.

Erken Tanı ve Müdahale Hayat Kurtarır

Kalp krizinin erken tanı ve müdahale ile önlenebileceğini söyleyen Dr. Köşüş, bu hastalıkta ilk 90 dakikanın kritik olduğunu ifade ediyor. Ağrının yalnızca mide bölgesinde hissedilmesi durumunda bile, eğer eşlik eden terleme, nefes darlığı, bayılma hissi veya genel bir kötü his varsa, bu durum ciddiye alınmalı ve derhal acil servise başvurulmalıdır. Bu süre içinde yapılan anjiyo ya da balon stent gibi müdahaleler, kalp dokusunun geri döndürülemez şekilde hasar almasını engelleyebilir.

Kalp Krizi Riskini Azaltmak İçin Hayat Tarzı Değişiklikleri

Dr. Köşüş, kalp krizi riskini azaltmak için yaşam tarzı değişikliklerinin önemine de dikkat çekiyor. Sigara içmenin bırakılması, tansiyon ve şeker hastalıklarının kontrol altına alınması, sağlıklı beslenme alışkanlıklarının kazanılması ve düzenli egzersiz yapma gibi alışkanlıklar, kalp-damar sağlığını korumak için temel adımlar arasında yer alıyor. Dr. Köşüş, kalp hastalıklarının önlenebilir bir halk sağlığı sorunu olduğunu unutmamak gerektiğini vurguluyor.

Kaynak: İHA