Emniyet Genel Müdürlüğü Kriminal Daire Başkanlığı, bünyesindeki nitelikli olay yeri inceleme uzmanı personel sayısını artırmak amacıyla geçen yıl Türkiye genelinde düzenlediği sınav sonrasında, sınavı kazananlara yönelik olarak eğitim kursları vermeye başladı. İzmir Bölge Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğünde süren kursla birlikte, kısa adı 'Kıraç' olan, kriminal inceleme aracının İzmir İl Emniyet Müdürlüğüne teslimi de gerçekleşti. Kıraç'ın yanı sıra İzmir merkez ile Bergama, Çeşme, Kemalpaşa ve Menderes ilçe grup amirliklerine de 13 yeni teknoloji olay yeri inceleme aracının da teslimi gerçekleşti. Yerli ve milli imkanlarla oluşturulan ve mobil bir olay yeri inceleme şube müdürlüğü olarak görev yapabilen 'Kıraç' sayesinde, olay yerindeki birçok bulgunun, kimyasal ve fiziki incelemeden dakikalar içeresinde gerçekleşebilecek. Bu sayede olayın failinin kimliğinin, olay yerinde tespit edilebildiği ve tespit edilen parmak izlerinin, araçtaki son teknoloji cihazlarda hızlıca geliştirilip sistemde taranarak sahibiyle eşleştirebildiği bildirildi. Ayrıca, polis ekiplerinin daha suç mahallinden ayrılmadan suçla ilgili somut bilgiler edinme imkanına sahip olduğu da vurgulandı.

Cinayet senaryosu canlandırıldı

İzmir Bölge Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğünde gerçekleşen kursların ilk gününde, uzman polisler teslim edilen kriminal inceleme aracını kullanarak bir cinayet senaryosunu kursiyerlerin önünde canlandırdı. Uzmanlar, kursa katılan personellere olay yeri şeridinin nasıl çekileceğinden delillerin nasıl numaralandırılacağına kadar pek çok bilgiyi uygulamalı olarak gösterdi. Eğitim kapsamında ayrıca, kriminal inceleme aracı içerisinde bulunan sistem ile elde edilen bulgudan alınan parmak izi, veri sistemindeki kayıtlarla eşleştirilerek senaryo gereği katil zanlısının kimliği ortaya çıkarıldı. Senaryo gereği olayın failinin bıraktığı izler de dron ile tespit edildi.

Felaketlerin arkasındaki suçlular da tespit edilecek

Eğitimler kapsamında başlatılan 'Afet kriminal inceleme' eğitimiyle de personeller, deprem, sel, çığ ve heyelan gibi doğal afetlerle beraber uçak, tren, metro, maden kazaları, yangın ve patlama gibi felaketlerin yaşandığı afet bölgelerinde, hayatını kaybetmiş ancak kimliği tespit edilememiş kişilerin kim olduklarını tespit etmenin kilit noktalarını öğrenecek. Aynı zamanda kursla birlikte, felaketlerin arkasındaki suçluların da tespit edilmeleri de sağlanacak.

Emniyet teşkilatı her anlamda üst seviyede

İzmir Bölge Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğünde gerçekleşen programda konuşan İzmir İl Emniyet Müdürü Mehmet Şahne, emniyet teşkilatının son zamanlarda gerek teknolojik gerekse nitelikli personel anlamında üst seviyelere geldiğini belirterek, "Bunun teknik boyutlarını hepimiz biliyoruz. 15 Temmuz 2016'da maalesef ülkemiz hain bir darbe girişimiyle karşı karşıya kaldı. Bu darbe girişiminde 251 kardeşimiz şehit oldu. Kriminal laboratuvarlar sizlerin de bildiği gibi suç, fail ve mekan arasındaki ilişkiyi ortaya çıkartarak, meydana gelen bir olayın faillerinin tespitinde ve kamu vicdanının aydınlatılmasında büyük önem arz etmektedir. Yaşadığımız darbe girişiminin öncesini incelediğimizde, ülkemizde toplumun ve milletin, devletine ve kurumlarına olan güven duygusunu sarsmak için Ergenekon, Balyoz ve daha diğer farkına varmadığımız operasyonlarda, delil taşımak suretiyle olayların failleri saptırılarak kurumsal kimliğe halel getirecek şekilde delil transferleri yapıldı. Nitelikli personel, yüksek teknoloji, ama olmazsa olmaz adalet, doğruluk, dürüstlük devlete ve millete hizmet etme kurallarından bir an olsun vazgeçmememiz gerekiyor. Bu sapmaların bir devletin hem güvenliğine hem geleceğine nasıl etki ettiğini, devletin milletiyle olan bağını nasıl yok ettiğini hep birlikte gördük. Bundan sonraki süreçte özellikle görevimizi yaparken sadece ve sadece inanç anlamında Allah'ın kulu, hizmet anlamında da devletin memuru olmaktan bir an bile şaşmamak lazım" açıklamasında bulundu.

"Delile olan güven devlete olan güvendir"

Emniyet Genel Müdürlüğü Kriminal Daire Başkanlığı Olay Yeri İnceleme Şube Müdürü İsmail Şahin ise suç ve suçlularla mücadele anlamında teknolojinin her türlü imkanını kullandıklarının altını çizdi. Şahin, "Burada öncelikle olay yeri inceleme eğitim kursu ve bununla birlikte, personelimizin afet durumlarında personelimizin daha etkin müdahale etkisini artırmak amacıyla da afet kriminal inceleme kursu açtık. Yeni gelişen teknolojiyi sahaya aktarma çabasındayız. Personellerimiz burada suç ve suçlularla daha etkin mücadele etmek için, işlenen bir olayın anlık ve yerinde çözümü için geliştirilen araçlarımızı teslim ettik. Emniyet Genel Müdürlüğü Kriminal Daire Başkanlığı olarak da, gerçekleşen olayların hızlı bir şekilde aydınlatılmasında İzmir Emniyetine destek vereceğiz. Bu araçlar, olayların aydınlatılması anlamında çok büyük öneme sahip. Bu araçlar aynı zamanda afetlerde de, kimlik tespit yöntemi konusunda oldukça önemli. Araç içerisinde kimlik tespit edebilen cihazlar var. Bir afet durumunda, olay yeri aracı ile kriminal inceleme aracı, birbirlerine entegre bir şekilde çalışabilecek. İçerisinde bulunan kimlik tespit cihazlarıyla afete maruz kalmış, konuşamayacak durumda, akli dengesi yerinde olmayan ya da konuşma ve işitme engelli bir vatandaşın bile anlık bulunmasını olay yerinde sağlayacak araçlarımızdır" sözlerine yer verdi. (İHA)