Ege Telgraf Gazetesi Muhabiri Nihat Ak'ın haberine göre; 2023 yılını 5,1 milyar dolar ihracatla kapatan mobilya sektörü, ocak-şubat döneminde geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre ihracatını yüzde 4,8 artırarak 706,2 milyon dolarlık ihracata imza attı. Mobilya sektörü 2024 yılı ihracat hedefini büyüttü. Satışlarının yükselmesiyle yüzü gülmesi gereken sektör temsilcileri, bu günlerde hayli keyifsiz.

SEKTÖRE SERUM ŞART’

Yaptıkları ihracat artarken çektikleri sıkıntıların yükseldiğine dikkati çeken Ege Mobilya Kâğıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ali Fuat Gürle, Türkiye'nin mobilya ihracatı 2001 yılında 192 milyon dolar olarak gerçekleşirken, 2023 yılında önemli oranda artarak 5,1 milyar dolara ulaştı. Birliğimizin mobilya ihracatı ise 224 milyon dolar oldu. Ama mobilya sektöre şu anda sedyede. Acilen serum niteliğinde devlet desteği verilmesi gerekir. Aksi halde sektör yaşayamaz. Kredi kartı taksit sayısı düşürülüyor. Eskisi gibi senetli satışlara dönülüyor. Yüzde 8’lerde olması gereken KDV oranı yüzde 20, daha da yükseltilebileceği iddiaları var. Kredili satışlar düşer, KDV yükselirse kayıt dışı artar. Devletin vergi kaybı olur. Mobilya sektörüne devlet desteği gerekiyor, destek olunmayacaksa da köstek olunmasın” dedi.  

İZAH EDEMİYORUZ’

Fiyatlandırma yapmakta zorlandıklarını söyleyen Ege Mobilya Sanayici ve İşadamları Derneği (EMODER) Başkanı  İmran Yük, “Gerek global piyasada gerekse iç pazarda mobilya talebi var. Ulusal ve uluslararası tüketicinin alım gücü düştü. Bu alım gücüne eşdeğer ürünler tercih ediliyor. Talep ile arzın orta noktada buluşması gerekiyor. Biz o noktaya varmakta zorlanıyoruz. Eskiden bin 100 dolara ihraç ettiğimiz mobilya takımı için bin 400 dolar fiyat vermemiz gerekiyor. Yüzde 30'luk zam talebimizi uluslararası ithalatçıya da tüketiciye de anlatamıyoruz. Dolar olması gereken yerde değil. Diğer taraftan girdi maliyetlerimiz yükseliyor” diye konuştu.

İĞNEYİ KENDİMİZE...’

Sektörün özeleştiri yapmasının kaçınılmaz olduğunu belirten Ofis ve İş Mobilyacıları Sanayici ve İşadamları Derneği (OFİSMOD) Başkanı Gökhan Hepkafadar, “Pandemi ile ertelenen talepleri karşılayan mobilya sektörümüz bir nefes almıştı. Şu anda talep daralması yaşanıyor. Ama sadece talep daralması ve alım gücünün düşmesini mazeret olarak gösteremeyiz. Önce iğneyi kendimize batırmadan, önümüze gelene çuvaldızı batırmanın kimseye bir yararı yok. Mobilya sektörü olarak özeleştiri yapmamız gerekir. Ticaret koşulları dalgalı deniz gibi değişecektir. Önemli olan dalgalı denizde yol alıp kaptan olduğumuzu göstermektir. Çin’deki mobilya fuarında yeni modeller ve fiyatlar ortaya çıktı. Rekabet edebilmemiz imkansız gibi bir şey. Çin bu rekabet şartlarını nasıl yakaladıysa onu en kısa zamanda sağlamamız gerekir. Yüksek teknoloji mutlaka sektörümüzde kullanılmalıdır. Sadece söylemlerle yol almamız mümkün değil eyleme dökmemiz gerekir” ifadeleri kullandı.

CESUR HAMLELER…

'İzmirlinin yüzde 65'i İZBAN güzergahına taşınıyor' 'İzmirlinin yüzde 65'i İZBAN güzergahına taşınıyor'

Yüksek satışlarına rağmen mutlu olmayan işletmelerin durumunu bir gözden geçirmesi gerektiğine işaret eden İzmir Mobilyacılar Odası Başkanı Hasan Özkoparan, “Yüksek büyüme cesur hamleler gerektirir. Yüksek kârlılık ise akıllı olmayı gerektirir. Kârlılık için tüm operasyon buna göre dizayn edilmelidir. Kar odaklı işletmelerin yönetim ve organizasyonu, süreçleri, teknolojiye yaklaşımı, yönetişimi, kültürü ve insan kaynakları buna göre şekillenir ve ciro odaklı şirketlerden farklılaşır. Farklılaşma ve inovasyon üzerine kurulu stratejiler, buna uygun hızlı ve çevik operasyon modelleri, buna uygun insan profilleri ile çalışırlar. Tüketiciyi dinleyerek istek ve arzusuna uygun yeni tasarımlar yapılmalıdır. Tasarım AR-GE’sine yatırım yapılmalıdır. Tasarım sadece satışları artırmakla kalmaz. Aynı zamanda kullanılacak malzemenin de daha iktisatlı ve ekonomik olmasını sağlar. Cirosu yüksek, satışları yüksek ama karları düşük olan meslektaşlarımız durumlarını bir gözden geçirmelidir. Evet ekonomide bir sorun var. Ama bu sorunların arasında ayakta kalabilmenin gerekleri de yerine getirilmelidir” dedi.

NİCELİK DEĞİL NİTELİK

Nitelikli iş gücü eksiğine dikkati çeken İzmir Mobilyacılar Odası eğitim danışmanı Zafer Koç, “Mobilya sektörümüzün satışları karşısında kar edememesinin izahı, katma değeri yüksek ürünlere olan ihtiyacı ortaya çıkarıyor. Bu değere ulaşmanın tek yolu ise nitelikli iş gücüdür. Birbirine yakın hammadde ve ekipmana sahip atölyelerden daha yüksek kar elde edilebilmesi için personelin bilgi ve beceriyle donatılması gerekir. Küresel dünya ortamında problem çözme becerisi ve bilimsel araştırma yeteneği olan, kural tabanlı olmayan, iletişimi iyi, yeteneklerle donanan meslek elemanlarına ihtiyaç vardır. Potansiyel nitelikli iş gücüne kazandırılabilecek öğrenciler eğitim düzeyi yüksek fen ve Anadolu liselerine kaptırılıyor. Başarı sıralaması düşük öğrenciler meslek liseleri ve çıraklık okullarına gönderiliyor. Çıraklık eğitim merkezi, mesleki ve teknik liseler ve üniversitelerin başarılarını daha üst düzeylere çıkarmak için uğraşılmalı ve bu konuda kafa yorulmalıdır. Bu okullardaki ekipmanlar artırılmalı, gençlere deyim yerindeyse yanlış yapmaları için daha çok fırsat verilmeli, bu sayede doğruya tecrübe yoluyla ulaşılması sağlanmalıdır. Gerek farklı tasarımların oluşturulmasına ve üretilmesine gerekse yüksek teknolojiyi kullanabilecek düzeyde nitelikli iş gücüne ihtiyaç var.  Biz Mobilya Akademi olarak bu alanda önemli çalışmalar yapıyoruz” ifadelerini kullandı. 

Kaynak: EGE TELGRAF