Kanunun komisyon görüşmelerine dair eleştirilerini sıralayan <strong>CHP’li Murat Bakan</strong>, “Kaliteli yasama, ‘Ben mutlak iktidarım, seçimle geldim. İstediğim yasayı istediğim gibi çıkarırım’ demek değil. Mutlak iktidar diye de bir şey yok. Muhalefeti dinleyeceksiniz, sivil toplum örgütlerini dinleyeceksiniz, yasa yaparken buna göre yasa yapacaksınız ve bu ihtisas komisyonundan başlayacak. <strong>Millî Savunma Komisyonu</strong>’nda ne oldu? Muhalefet milletvekillerinin verdiği önergeler, söylediği eleştiriler zerre kadar dikkate alınmadı. Orada bir sivil toplum örgütü var kanunla kurulmuş olan <strong>TEMAD</strong>. TEMAD Başkanı’na, söylediğimiz hâlde, söz verilmedi. Ben bunca yıldır milletvekiliyim, bu kadar komisyona katıldım, ilk defa böyle bir komisyona şahit oldum ve üzüldüm. Bu ayıp üç bakanlık yapmış Sayın Komisyon Başkanı’nın ayıbıdır. Bir virgül değişmez mi bir kanunda? En ufak bir eleştiri dikkate alınmaz mı? Yani illa her şeyi soracağınız sarayın onayını almak zorunda mısınız? Sizin kendi iktidarınız yok mu?” dedi. <h2><strong>“Orduyu Hulusi Akar’a göre dizayn ettiniz!”</strong></h2> CHP’li Bakan, “Türk Silahlı Kuvvetleri’nin beyni Genelkurmay Başkanlığı’nı, komuta merkezini, bitirdiniz. Genelkurmay Başkanı’nı basın sözcüsüne dönüştürdünüz. Orduyu Hulusi Akar’a göre dizayn ettiniz. Genelkurmay’ın tabiri caizse kapısına kilit vurup, atanmış Millî Savunma Bakanı’na bağladınız. Türk ordusunun harimi-i ismetini, kozmik odasını <strong>FETÖ</strong>’ye teslim ettiniz. Askerî cerrahide uzmanlaşmış asker hastanelerini kapattınız ya da Sağlık Bakanlığı’na bağladınız. Cephede ateşli yaralanmalarla ilgili uzman personeli devlet hastanelerinde pansuman yapar noktaya getirdiniz. İhtisas gerektiren askerî yargıyı Adalet Bakanlığı’na bağladınız. Jandarma ve Sahil Güvenlik Komutanlığı’nı İçişleri Bakanlığı’na bağladınız. Osmanlı’dan bugüne zabit yetiştiren 1839 yılında kurulan askerî liseleri, 1834 yılında kurulan harp okullarını kapattınız. 2 bin 200 yıllık geleneği olan şanlı ordumuzun komuta bütünlüğünü ortadan kaldırdınız. Yüksek Askerî Şurayı siyasal kararlar alan, Türk ordusunun asıl ve en önemli gücü olan liyakati ortadan kaldırdınız” diye konuştu. <h2><strong>“Bu ordu tarikatların, cemaatlerin ordusu olmayacak. Bu ordu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ordusudur!”</strong></h2> Jandarma Genel Komutanlığı Personel Daire Başkanı Ali Demir, Tuğgeneral Ahmet Hacıoğlu, Kurmay Albay Aziz Yılmaz, Albay Nurettin Alkan ve Albay Güven Şağban’ın 15 Temmuz darbe girişimi gecesi verdiği mücadeleyi anlatarak, “Jandarma Genel Komutanlığını FETÖ’ye teslim etmeyen vatansever subaylarımızı emekli ettiniz, ‘Teğmenlik rütbemi FETÖ taktı, FETÖ’nün elini öptüm’ diyen Serdar Atasoy’u general yaptınız” diyen CHP’li Bakan sözlerini şu şekilde tamamladı: “Bu komutanlar sırtlarındaki üniformanın kıymetini bilen komutanlar. Bu komutanlar, omuzlarına taktıkları rütbeyi onlara bir tarikat şeyhinin değil, Türk milletinin verdiğini bilen ve o sorumlulukla taşıyan komutanlar. Bu komutanlar, giydikleri üniformanın Çanakkale Savaşı’nda 215 kiloluk top mermisini sırtına alan <strong>Seyit Ali Onbaşı</strong>’nın üniformasının olduğunu bilen, Büyük Taarruz’da Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e söz verdiği Çiğiltepe’yi alamayınca canına kıyan Reşat Çiğiltepe’nin üniforması olduğunu bilen komutanlar. Ne oldu bu komutanlara biliyor musunuz? Albay Güven Şağban 2017 YAŞ’ta, Albay Aziz Yılmaz 2018 YAŞ’ta emekli edildi. Kırk beş dakika süren 2020 YAŞ’ta başka kim emekli edildi biliyor musunuz? Ömer Halisdemir’e telefon ederek “Özel Kuvvetleri FETÖ’cülere teslim etmeyeceksin” diyen Özel Kuvvetler Komutanı Zekai Aksakallı emekli edildi. Şunu bilmenizi isterim: ne yaparsanız yapın, bu ordu tarikatların, cemaatlerin ordusu olmayacak. Bu ordu milletin ordusudur, bu ordu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ordusudur.”