CHP İzmir Milletvekili Rıfat Nalbantoğlu, İzmir 4. İdare Mahkemesi'nin Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın İnciraltı planlarını iptal etme kararını değerlendirdi. Kararın İzmir halkının çıkarlarını ve İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin haklı gerekçelerini temsil ettiğini vurgulayan Rıfat Nalbantoğlu, mahkeme kararının kamu çıkarları ile doğanın korunmasını önemseyen bir duruşun sonucunu oluşturduğunu ifade etti. Nalbantoğlu, “Genel kamu çıkarlarına, doğanın korunmasına, bilim ve hukuka rağmen iş yapamazsınız” diyerek, İnciraltı planlarının iptalinin İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin kararlılığının bir yansıması olduğunu söyledi.

CHP'li Nalbantoğlu'ndan 10 Aralık mesajı: Hiç yakışmayacak bir durumla karşı karşıyayız CHP'li Nalbantoğlu'ndan 10 Aralık mesajı: Hiç yakışmayacak bir durumla karşı karşıyayız

'UZLAŞI İÇİNDE VE EN HIZLI ŞEKİLDE'

İnciraltı planlarına ilişkin sürecin tek yanlı bir tutumla yürütüldüğünü öne süren Nalbantoğlu, kent planlamalarının ilke ve esaslarının yasal bir zemine oturduğunu hatırlattı, “Yerel idare, kentin ihtiyaçlarını en iyi bilen ve doğru planlamayı yapacak olan yerdir” diye konuştu. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay'ın süreçle ilgili iyi niyetli bir tutum sergilediğini belirten Nalbantoğlu, iktidarın temsilcilerini ortak akılla çalışmaya davet etti. Nalbantoğlu, “Bu süreç uzlaşı içinde ve en hızlı şekilde yürütülmeli” ifadelerini kullandı.

'BURADAN NE ÇIKACAKTI HERKES BİLİYOR'

Nalbantoğlu, İnciraltı'nın İzmir için kritik bir alan olduğunu, önerilen planların yeşil alanları yarı yarıya düşürüp inşaat alanlarını artırdığını vurguladı. “Bu durum, kamusal alanlar için sürdürülebilir olmayan bir planlama anlamına geliyor” diyerek gelecekteki olası sorunlara dikkat çekti. CHP İzmir Milletvekili Nalbantoğlu, “nciraltı, İzmir’in nefes borusu; yaşam koyu. Bakanlık, belediyemizin önerdiği yeşil alanları yarı yarıya düşüren; turizm, ticaret ve konut kullanımındaki inşaat alanları ise iki katına çıkarılmıştı. Bölge ve kent içi ulaşımını yok sayarak kısa vadede kriz yaratacak; kamusal alanlar için sürdürülebilir olmayan bir planlama yapmışlardı.  İzmir Körfez Projesi’nin bir bölümü plana işlenmişti ve ne doğal denge ne yeşil koridorlar dikkate alınmıştı. Buradan ne çıkacaktı, herkes biliyor. Rant çıkacaktı, belli kesimleri mutlu edecek bir tablo çıkacaktı. Bize ‘istemezükçü’ diyorlar ama; asıl onlar ‘biz yaptık olducu’. Bu böyle devam edemez. İzmir’in geleceği ve kamu yararı yok sayılamaz. Bunu önümüzde tüm gerçekliğiyle duran İnciraltı için de söylüyorum; Çeşme projesi için de, Buca Cezaevi için de…” diye konuştu. 

Kaynak: Bülten