Yaz mevsiminin vazgeçilmezi olan su şişeleri, sağlığımız için düşündüğümüzden daha büyük bir tehdit haline gelebiliyor. Uzmanlar, mineral suyun kendisinin bozulmadığını, ancak içindeki plastik şişenin zamanla yapısında değişiklikler meydana getirerek suya zararlı kimyasallar karışabileceğini vurguluyor. Özellikle sıcak havalarda ya da doğrudan güneş ışığı altında bırakılan şişelerde bu tehlike daha da büyüyor.
Araştırmalar, şişelenmiş sularda mikroplastik parçacıkların yaygın olduğunu gösteriyor. Bu minik plastik tanecikleri, vücuda girdiklerinde iltihaplanma, oksidatif stres ve metabolik sorunlara yol açabiliyor. Henüz uzun vadeli etkileri tam olarak bilinmese de, uzmanlar plastik şişelerin kullanımına karşı dikkatli olunması gerektiğini söylüyor.
Mineral su şişelerinin üzerinde genellikle iki yıl gibi bir son kullanma tarihi bulunuyor. Ancak bu tarih, suyun değil, plastik şişenin güvenle kullanılabileceği süreyi işaret ediyor. Eğer şişeler yüksek sıcaklığa maruz kalırsa ya da temizleyici maddelerle temas ederse, bu süre daha da kısalabiliyor. Dolayısıyla, şişelerin serin ve güneş görmeyen yerlerde saklanması büyük önem taşıyor.
Plastik şişelerin tekrar tekrar kullanılması sağlık açısından risk oluşturuyor. Bu nedenle evde sıvı depolama için cam veya paslanmaz çelikten yapılmış kaplar tercih edilmesi öneriliyor. Sağlığınızı korumak için su şişelerinin son kullanma tarihine dikkat etmek ve uygun koşullarda muhafaza etmek, alınabilecek en basit ama etkili önlemler arasında yer alıyor. Yaz aylarında susuz kalmamak için aldığınız suyun kalitesi kadar, onu nasıl ve nerede sakladığınız da sağlığınız için kritik önem taşıyor.
(Sözcü)